New York’ta havalar nasıl olacak?

BM Genel Kurulunun açılışı nedeni ile, New York, bir hayli siyasiye tanık olacak ve onları ağırlayacak .

BM Genel Kurulunun açılışı nedeni ile, New York, bir hayli siyasiye tanık olacak ve onları ağırlayacak .
Sn. Akıncı’nın , bu yıl içinde ortaya attığı Guterres Belgesi ile müzakerelere hazırım yollu açıklaması, adada hareketlilik başlattı .
Güneyden de, bir vakitten sonra , söz konusu belge çerçevesinde.
Onların da, müzakerelere hazır oldukları yollu açıklamaları karşısında. BM GS’ özel temsilci atayarak, adaya yolladı .
Hem adada, hem de Garantör ülkelerin Başkentlerinde, temaslarda bulundu .
Şimdilerde, bu temasların sonucunda hazırladığı bir raporu, GS ‘ vermek üzere .
Guterres Belgesinin, her iki taraf için geçerli olması . Her iki kesimde de, umutların yükselmesine neden olmuştu .
Fakat zaman içerisinde, söz konusu Guterres Belgesini, tarafların değişik şekilde algıladıkları, ortaya çıktı .
Bunun üzerine, karşılıklı salvo atışları devam etti .
Özel temsilci Lut’un hazırladığı rapor . Muhtemel müzakereler için,
kapıyı açacak veya kapalı kapıya kilit vuracak .
Sakın, umutsuzluk pompaladığım sanılmasın .
Guterres Belgesinin, yanlış algılanması şöyle dursun .
Karşı tarafın, Enosis idealinden vaz geçtiğini, ortaya koyacak hiçbir adımın atıldığını. 2004 Annan Planından günümüze dek, gören birisi varsa, haber versin . Aksine, adamlar ideallerine daha da sımsıkı sarılarak, müzakere masasına gitmektedirler .
2004 yılından, günümüze kadar. Güneyde, Türklere saldıranların hiçbirinin . Doğru dürüst, yakalanıp yargılandığı, görülmüş mü ?
Rum Başsavcısı, onların üzerine gidemiyor. Onlar, Enosis için uğraş veren kahramanlardır .
Tabii, bir de, Kilisenin başını çektiği Baş Piskoposun. Adada tek bir Türk görmek istemediği politikaları da, eklenince . New York‘ ta, oluşacak havayı, daha da olumsuzlaştıracaktır .
Karşı taraf , Cenevre’deki önerilerini geri çektikten sonra .
Sn. Akıncı da, sunduğu haritayı geri çekti .
Anastasiadis Efendi . Müzakerelerin kaldığı yerden başlamasını ve haritanın, tekrardan masaya konmasını .
Bir de, Ada Türklüğünün % 90 ‘nın kabul etmeyeceği, mevcut garanti sisteminin kalkmasını istiyor .
Bu iki şart . Müzakerelere açılacak kapının anahtarını teşkil etmektedir .
Kaldığı yerden devam demek . Bila müddet, görüşmelere devam etmektir.
Onlar, tanınmış Devlet .
Biz ise, fakto durumdaki topluluk .
Denizlerdeki zenginlikleri çıkararak . Ekonomik olarak güçlenip . Bizi de güçsüzleştirip . İstedikleri çözüm şekline çekmek .
Bu, Güneydeki durum .
Bize gelince .
Sn. Akıncı, heyeti ile dün New York’a gitti .
Giderken de, basına açıklama yaptı .
Açıklamasında, New York’a yapıcı bir ruh ve karşılıklı kabul edilebilir bir çözüm için gittiğini, söyledi .
Sn. Akıncı, olası görüşmeler için, ilkesini de ortaya koydu .
Bu ilkesi de şudur :
Takvimli ve sonuç alıcı görüşme süreci olacaksa, müzakerelere
başlanacağının, altını çizdi .
Yani, ucu açık bir müzakere sürecinin kapandığını, açık açık dile getirdi .
Rum tarafı, öyle bir anlaşma istiyor ki, Türklere, 1960 ‘ ın daha da gerisinde, sözde haklar verilmeli .
Siyasi eşit olarak kabul etmedikleri, Kıbrıs Türklerinin temsilcisi olan Sn. Akıncı . Ne kadar yapıcı ve iyi niyetli bir ruhla, New York’a
gide dursun . Karşı tarafın ruhunda, Sn. Akıncı’nın taşıdığı iyi niyet ve yapıcı unsurlar olmadıktan sonra . Tek taraflı yapıcılık ve iyi niyet, Kıbrıs sorununa, deva olabilir mi ?
Bu haber 3600 defa okunmuştur

:

:

:

: