Sendikalar dün Asgari Ücret Saptama Komisyonu’nun toplanması yönündeki çağrılarına yanıt gelmediği gerekçesiyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na siyah çelenk bıraktı. Ardından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Zeki Çeler’le bir araya geldiler.
Çeler, sendika temsilcileriyle gerçekleştirdiği toplantı öncesinde basına yaptığı açıklamada asgari ücretin artırabilmesi yönündeki çalışmaların sürdüğünü, önlerine çıkan pürüzleri aşmak için farklı yöntemler denediklerini söyledi.
Asgari ücrette yeni bir sistem üzerinde çalıştıklarını hatırlatan Çeler, teşvik prim sistemi denilen bu yeni öneriyi Başsavcılığa gönderdiklerini açıkladı.
Asgari ücretin yükseltilmesi konusunda maliyede bazı sıkıntılar olduğunu belirten Çeler, bu nedenle “Bunu yapamıyorsak o zaman biz de özel sektör çalışanına ek maaş desteği verelim” düşüncesi içerisine girdiklerini söyledi.
Yeni uygulamayla asgari ücretle çalışan KKTC vatandaşlarının ücretlerinin 3 bin 487, yeni işe başlayacak asgari ücretli KKTC vatandaşlarının ücretlerinin ise 3 bin 145 TL olacağını kaydetti.

Akıl alır gibi değil.
Sayın Çalışma Bakanı’nın bu yaptığına başkasının kesesinden kabadayılık denir. Başkaca bir açıklaması yoktur. Bu popülist açıklamanın, neresinden bakarsanız bakın elle tutulur bir yanı da yoktur.
Önce şunu belirtmek lazım. Sayın Çeler gibi sol dünya görüşüne sahip bir politikacının, emeğin haklarını savunurken durduğu nokta, böyle bir bir ayrımcılığı içeremez.
3 bin 487 TL’lik asgari ücret “KKTC vatandaşları” için uygulanırken, burada çalışma izniyle bulunan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları ve üçüncü dünya ülkelerine mensup emekçilerin durumu ne olacak. Onlar insanlık dışı bir ücretle çalışmaya devam mı edecek?
Sayın Çeler’in eşitlik ve adalet anlayışı bu mu?
Sayın Çalışma Bakanı, öneriyi Başsavcılığa gönderdiklerini söylüyor. Ben bu önerinin Başsavcılık’tan kesinlikle vize alacağını düşünmüyorum. Hakkaniyet, adalet ve eşitlik ilkelerine tamamen aykırı olan, çalışma barışını bozacak böyle bir asgari ücret uygulaması asla geçerli olamaz.
Üstelik bu uygulama kaş yapayım derken göz çıkaracak. Siz sanıyor musunuz ki, işadamları 3 bin 487 TL’yi verip KKTC vatandaşlarını çalıştıracak?
Olacak olan şudur.
Bütün KKTC vatandaşları işten çıkarılacak. İş dünyası onların yerine tamamıyla TC vatandaşları ve üçüncü dünya ülkesi işçilerine kapılarını açacak.
Kısaca, KKTC vatandaşları için asgari ücrette bir iyileşme şöyle dursun, çoğu işsiz kalacak.
Bu öneri kimin aklına, nasıl geldi, bilmiyorum. Ama bildiğim tek şey yanlıştan dönmek de erdemdir. Asgari ücret, insanların kimliğine, milliyetine, cinsiyetine bakılmadan, adı üstünde sadece asgari geçinme koşulları göz önünde bulundurularak belirlenmesi gereken bir ücrettir.
Siz, “KKTC vatandaşları şu kadar asgari ücret alacak, diğerleri bu kadar…” diye bir açıklama yaparsanız işyerinde çalışma huzuru bırakmazsınız. Bizden söylemesi…
Sayın Çalışma Bakanı Zeki Çeler, asgari ücrette girdiği bu çıkmaz sokaktan bir an önce dönmeli…