UBP Lefke Milletvekili Aytaç Çaluda’nın dokunulmazlığı Meclis Genel Kurulu’nda oy çokluğuyla kabul edildi.
Oylama sırasında daha önce açıkladığı gibi Aytaç Çaluda da dokunulmazlığının kaldırılması oylamasında “kabul” oyu kullandı.
Karar oy çokluğuyla alındı. 34 milletvekili evet, 6 milletvekili ret oyu verirken, 10 milletvekili de toplantıya katılmadı.
Meclis’te söz alan milletvekillerinden Hasan Taçoy, Sayın Özersay’ı eleştirirken, “Bu Sayın Bakan’ın kara kutusundan çıkan tombaladan başka şey değil” dedi.
Gerçekten 7 Ocak seçimleri öncesinde en önemli seçim vaatleri arasında yer alan yolsuzluk dosyalarına ilişkin dokunulmazlıklarının kaldırılması sözü bu icraatla yerine getirildi mi?
Kamuoyunda buna ‘evet’ diyebilecek sağduyulu bir tek kişi olduğuna inanmıyorum.
Meclis’te dün “günün adamı” olan Aytaç Çaluda kendisini savunurken, kamu bankalarından siyasilerin yandaşlarına verilen kredilerin geriye dönmediğini, milyon dolarlar ve sterlinlerin battığını hatırlattı.
Çaluda, hükümetin en azından kamu bankalarından alınan ve geriye dönmeyen bu krediler ve banka yöneticileri hakkında yargı yolunu açmasını istedi.
Kendisine siyasi haksızlık yapıldığını söyleyen Çaluda, 2014 yılında ifadesi alındıktan sonra neden yargılama yapılmayarak 4 yıl beklendiğini, itirazının buna olduğunu kaydetti.
“Devler dururken pireciklerle” uğraşıldığını belirten Çaluda, hakkındaki iddialar ve iddialara söz konusu rakamlar, bu söyleme hak vermemiz gerektiğini ortaya koyuyor.
Aslında tüm milletvekilleri için dokunulmazlığın kaldırılması, bu hakkın sadece kürsü dokunulmazlığı için geçerli olması, KKTC için uzun bir zamandan bu yana bir zaruret haline gelmiştir.
Sayın Özersay’ın kamuoyunun merakla beklediği yolsuzluk dosyaları için öne sürdüğü “Engelleniyor” iddiasının da geçerliliği yoktur.
Eğer bürokraside herhangi bir noktada yolsuzluk dosyaları engelleniyor ve hükümet bunu engelleyenleri ortaya çıkaramıyorsa zaten hükümet değildir.
Sayın Özersay, Çaluda’nın dokunulmazlık dosyasının Meclis’e gelişiyle ilgili daha önce sosyal medyadan yaptığı açıklamada “bu daha başlangıç” demişti.
Kamuoyu merakla bu başlangıçtan sonra daha nelerin geleceğini bekliyor. Eğer bu boş bir söylem değilse, yani dağ fare doğuracaksa hükümet bundan ciddi zarar görür.
Sayın Özersay’ın “Bu daha başlangıç” açıklamalarından, “Dosyalar engelleniyor” açıklamalarına geçişi, ne yazık ki umudumuzu kırıyor.
Siyaset kurumuna olan güvenin yeniden sağlanması için siyasetçilere ama hepsinden önemlisi büyük sözler ve vaatlerle halkın karşısına çıkan liderlere büyük görev düşüyor.
Aksi halde bir dönemde yitirdikleri güvenilirlikleri onları daha ileri mevzilere taşıyamaz. Bizden söylemesi…