Rumlar'a karşı birlik olmazsak kaybederiz

Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun Güney Kıbrıs'ta yayımlanan Politis Gazetesi'nde yayımlanan röportajı, Cumhurbaşkanı Akıncı ile görüş ayrılığını ilk kez net biçimde ortaya koydu.

Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun Güney Kıbrıs'ta yayımlanan Politis Gazetesi'nde yayımlanan röportajı, Cumhurbaşkanı Akıncı ile görüş ayrılığını ilk kez net biçimde ortaya koydu.
Rum gazetecinin 'Mustafa Akıncı İki bölgeli federasyon dışında, diğer çözümler üzerinde hem fikir değil' demesi üzerine Çavuşoğlu 'Bu onun şahsi görüşü olabilir' yanıtı verdi...
Akıncı'nın Kıbrıslı Türklerin seçilmiş lideri olduğunun belirtilmesi üzerine de Çavuşoğlu şu yanıtı verdi:
'Olabilir; ancak hem Kıbrıs Türk hükümetinin hem Kıbrıslı Türklerin de söz hakkı vardır. Ancak Crans Montana'da, Cenevre'de, Annan planı ile, federasyona yönelik çabalar başarısız oldu. Federal Çözüm başarısızlığa uğradı. Türkiye olarak bu çözümü ihtimaller dışında tutmuyoruz. Federasyon da olabilir. Ancak şahsi görüşüm, yıllardır yaşadığımız tecrübeler nedeniyle, hep birlikte diğer seçenekleri de ele almamız gerektiği yönündedir...'
Bu sözlerden de anlaşılacağı üzere Ankara, Kıbrıs müzakerelerinde Akıncı ile görüş ayrılığını ilk kez gizlemeye gerek duymadan doğrudan dile getiriyor. Bu konuda hükümetin düşüncesinin de önemli olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, hiç şüphesiz daha çok Dışişleri Bakanı Kudret Özersay'ı işaret ediyor.
Zira Kıbrıs sorunu konusunda bu hükümeti oluşturan partilerin ortak bir görüşü olmadığını biliyoruz.
Dolayısıyla bu kadar kritik bir dönemde bu mutabakat eksikliğinin Ankara'yı rahatsız ettiği aşikar. Başbakan Erhürman'ın da her ne kadar Ankara tarafından beğenilse de CTP'nin iç hiyerarşik yapısı nedeniyle eli kolu bağlı olduğu görülüyor.
O yüzden bütçe görüşmelerinin hemen ardından dış politika ve Kıbrıs meselesinde Ankara ile aynı istikamette yürüyen UBP-HP hükümetin kurulması kaçınılmaz gibi görünüyor.
Her ne kadar anayasamıza göre müzakereleri Cumhurbaşkanı Akıncı yönetse de karar mekanizmalarındaki ağırlığın hükümete kayacağı bir dönemi yaşayabiliriz.
Çavuşoğlu, Rum liderle görüşmesiyle ilgili Akıncı'nın kendisine yönelik sitemine de
'Bunların müzakere değil, görüş alışverişi'?diye yanıt verdi.
Çavuşoğlu 'Kıbrıs Türk tarafına, KKTC'ye gittiğimde bütün konuları muhalefet de dahil bütün liderliğe açtım ve hep Anastasiadis'le de, Kiprianu'yla da gayrı resmi görüşmeler yapabileceğim, yapmam gerektiği konusunda uzlaştık. Kıbrıs Türk liderliğiyle uzlaştığımız bu noktada bir çelişki yok. Aynı zamanda, tıpkı benim Kıbrıslı Rumlarla görüşmede hiçbir sorun görmediğim gibi Yunan tarafının da Kıbrıs Türk tarafıyla görüşmesi gerekir' şeklinde konuştu.
Yani Akıncı'nın 'Ben de Yunanistan'la görüşürsem...' diye yaptığı göndermeye Rum basını üzerinden açıkça yanıt verdi.
Tabi aslında üzücü olan Kıbrıs meselesi gibi milli bir konuda KKTC Cumhurbaşkanı ile Ankara'nın ayrı düşmesidir. Üstelik bu fikir ayrılığının Rumlar tarafından el ovuşturularak izlendiğini de üzülerek görüyoruz.
Aslında gerçek şu: Rumlar'a karşı Türkiye ile birlik olmazsak kaybederiz. Umarım Kıbrıs Türk'ü de Kıbrıs' Türk'ünü yönetenler de bu gerçeği çok geç olmadan anlar. Ve yeni dönemin politikasını öyle oluşturur.
Aksi halde kaybeden yine Kıbrıs Türk'ü olur. Bİzden söylemesi...

Bu haber 413 defa okunmuştur

:

:

:

: