Yunanistan başbakanı Çipras geçtiğimiz haftalarda doğu Akdeniz de suların ısınmasına mütakip fırsattan istifade karasularının 12 mil e çıkarma konusunu meclis e getireceğini açıklamıştı. Bu yazımızda bu konuya değineceğiz . Karasuları nedir 12 mil e çıkarsa durum ne olur gibi konuları ele alacağız .
Yunanistan başbakanı Çipras geçtiğimiz haftalarda doğu Akdeniz de suların ısınmasına mütakip fırsattan istifade karasularının 12 mil e çıkarma konusunu meclis e getireceğini açıklamıştı. Bu yazımızda bu konuya değineceğiz . Karasuları nedir 12 mil e çıkarsa durum ne olur gibi konuları ele alacağız .
Karasuları bir devletin kara ülkesi üzerinde ki sahip olduğu egemenlik Yetkisinin karaya bitişik ve belirli genişlikte deniz alanlarında ki devamına denilmektedir. Bu konu özellikle 18 ve 19 yy da ortaya çıkmıştır. Devletlerin egemenlik haklarına karşı gelecek tehditlere karşı ortaya atılmıştır. GünümüDe karasuları uluslararası hukuk da da temel bulmuştur. 1982 de imzalanan ve daha sonrasında 1994 de Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku sözleşmesi olarak yürürlüğe girmiştir.
Yunanistan ve Türkiye arasında ki sorun olan bu konuya gelirsek, lozan antlaşması ile açıkça her hangi bir düzenleme yapılmadığından halen büyük bir sorun olarak devam etmektedir. 1936 yılında Yunanistan ın tek taraflı olarak 6 mil e karasularını çıkarma girişimi olmuştu. Bu mütakip 1964 yılında Kıbrıs da ki sorunlara mütakip Türkiye de tek taraflı adım bu konuda atmıştır. Esasen büyük sorun 1982 de imzalanan BMDHS den sonra ortaya çıkmıştır. Sözleşme den doğan haklarını dayatmaya çalışan Yunanistan karasularını 12 mil e çıkarmak istemesinden sonra bugüne değin sorunlar devam ederek artmıştır.
Türkiye nin bu konuda ki bakışına gelirsek, adil ve kalıcı bir anlaşma ve oldu bittilere müsade etmemek üzerinedir. Türkiye bu konu da her daim statükoyu korumaya çalışmıştır. Tansiyonu yükseltecek adımlarlar atan taraf olmamaya özen göstermiştir. 12 mil e çıkarma durumundan dolayı Türkiye BMDHS e taraf olmamıştır. Aksine 1995 Türkiye büyük millet meclisinde aldığı karar ile Yunanistan ın karasularını 12 mil e çıkarmasını savaş sebebi yani casus belli ilan etmiştir.
BMHDS nin bir kere bağlayıcı olabilmesi için tarafların sözleşmeye dahil olması taraf olması gerekmektedir. Türkiye bu sözleşmeye taraf olmayıp ısrarlı itiraz hakkını kullanarak bu konunun uluslararası teamül olmasının önüne geçmiştir. Dolayısı ile 12 mil konusunda Türkiye ye karşın bir dayatma söz konusu olmamıştır. 1951 yılında İngiltere ve Norveç arasında olan balıkçılık davasında (case) Türkiye nin kullandığı ısrarcı itiraz argümanı bizleri destekler niteliktedir. BMHDS esas itibari ile okyanusları temel alan anlaşmadır. Açık denizleri muhteviyatında temel alır. Ege ise adalardan oluşan bir denizdir.
BMHDS 122. Md göre Ege yarı kapalı deniz olarak kabul edilmiştir. Ayrıca 123. Maddeye baktığımızda bu deniz ile alınacak kararları tek taraflı olunmaması, alınacak kararların karşılıklı işbirlikleri ile alınması gerekip öyle hareket edilmesi gerektiği vurgulanmaktadır. Bu konu ile ilgili olarak Fransa ve İngiltere arasında ki uluslararası manş Deniz'i davası örnektir.
Ege denizinde 6 mil den 12 mil e çıkarma söz konusu olursa Yunanistan karasuları toplamını %40 dan %70 yükseltecektir. Halen sorun olan FIR Hattı problemi daha da büyük sorun haline gelecektir. Hatırlarsak her seferinde ortaya çıkan 'it dalaşı 'denilen f16 ların hava da kapışması bundan dolayıdır. Yunanistan 1947 de imzalanan Paris anlaşmasına taraf olduğundan dolayı da Ege de bulunan adalarını silahlandırmamalıdır. Lakin anlaşma şartlarının değiştiğini söyleyen yani uluslararası hukukta rebus sic stantibus diye adlandırılan ilkeden faydalanarak adaları silahlandırmış buralarda üsler kurmuştur.fakat ortaya köklü bir değişim yoktur. Adalarda ki bu durum da uluslararası hukuk da meşru zemin yer etmemiştir. Bu 1962 de imzalanmış olan Viyana sözleşmesinin şartlarına uymamaktadır.
Yunanistan ın Türkiye ye 12 mil konusunda güven vermeye çalışmaktadır. Sözüm ona biz NATO da müttefikiz. Gemilerinizin geçişlerine helal getirmeyeceğiz vs vs bu boş vaatlere göz yumulmamalıdır . Ege de 12 e mil konusu Türkiye açısından hayati önem taşımaktadır. 18 ve 19 yy da devletlerin egemenliği konusunda tehditlere karşı gelişen bu kavramın Türkiye nin de egemenliğine helal getirmemesi İçin Ege de hakkaniyetli bir adım gereklidir . Zaten Yunanistan ın bu konuda atacağı adımı savaş sebebi gören Türkiye nin her türlü adımı atacağını her seferinde Türk yetkililer beyan etmektedir. (Casus belli)