ABD'nin Suriye’den çekilmesi ve olası etkileri

ABD başkanı trump geçtiğimiz günlerde Suriye den askerlerini çekeceğini söylemesi koalisyon güçleri arasında ve uluslar arası basında büyük etki yarattı.

ABD başkanı trump geçtiğimiz günlerde Suriye den askerlerini çekeceğini söylemesi koalisyon güçleri arasında ve uluslar arası basında büyük etki yarattı. Suriye tahmini olarak 2000 civarında abd askeri bulunmakta. Bu çekilme ile beraber bölgede oluşacak yeni dengeler her gün basında tartışılmaktadır.Aslında Trump geçtiğimiz yıl çekilme olayını gündeme almıştı. Fakat bu çekilme olayı üzerinde istediği siyasi rantı elde edemediğinden dolayı kanaatimce yeni manevra olarak kendine bu hareketi yapma gereksinimi duydu. Geçtiğimiz yıl Trump ın hesabına Fırat'ın doğusu koz olarak kullanılacaktı. Fakat bu manevra aslında Rusya ve Türkiye'yi birbirine yaklaştırdı ve Suriye konusunda 3 'lü görüşmeleri beraberinde getirdi.(İran-Rusya- Türkiye) ABD bu görüşmelerin dışına itilmiş oldu kısacası ''kapı dışında kaldı''Trump bugün aldığı karar ile aslında kendi seçmenine verdiği sözü de bir yandan tutmuş oldu. Trump seçilmeden önce Suriye den askerini çekeceklerini söylemişti. Ayrıca alınan karar aslında Suriye stratejisinin fiyasko ile sonuçlandığının da ilanı oluyor. Trump'ın İŞİD ile biz çok uğraştık biraz da diğerleri uğraşşın derken bile başarısızlığın altını bu sözleri ile kanaatimce çizmiş oldu. Lakin Trump bu kararıyla hemen akla şu soruyu getirmiyor değil... Milyarca dolar ile Suriye politikasını oluşturan ABD neden bir çırpıda askerlerini geri çekiyor? İşte bu soruların yanıtları aslında ortada. ABD olayın askeri boyutu ile kar lı çıkmayacağını gördü olayı siyasi boyuta taşıyarak bölgede söz sahibi olmaya çalışacak. Nitekim öyle olmasa ABD, Suriye de kalarak İran 'ı önleme hareketi karşılık bulurdu. Ayrıca bu politika yüzünden Astana Süreci ile başlayan İRAN RUSYA ve TÜRKİYE 3'lü süreci ele almış oldu. ABD bu sürecin dışında kaldı. Sürece Avrupa üzerinden dahil olmak istese de Avrupa olan iç siyaset sorunlarından dolayı etkisiz kalındı. Cenevre süreci ile anayasal bir süreç için girişimler bu 3'lü tarafından başlatılmış oldu. Bu konuya binaen anayasal komisyon oluşturuldu. Bu süreçlerin hepsinde ABD dışarıda kaldı. Kısacası Ruslar yazdığı oyunda başrolü almış görülüyor. Ayrıca İŞİD ile mücadele konusunda Trump koalisyon güçlerinden beklediği maddi beklentinin karşılığını alamadı. Fırat'ın doğu kozu aslında en önemlisi Türkiye – ABD ilişkilerinde derin yaralar oluşturacak yola soktu. S-400 füzeleri konusu bu gelişmeye binaen başladı. Bu gelişme de uçak düşürme olayı ile araları açılan Rus- Türk ilişkilerinin gerilen ilişkilerin gevşemesine hatta bugün vizelerin kaldırılması konusunun bile konuşulduğu noktalara geldi. Bu doğrultu da devam eden Türkiye ABD ilişkileri kopma noktasına gelerek, ABD'nin terör örgütlerine silah yardımı yapması ve NATO müttefiki olan Türkiye 'nin terör örgütü olarak gördüğü bir terörist grupla ABD'nin işbirliği yapması ilişkileri dönülmez noktaya getirdi. İşte tüm bu gelişmeler aslında Trump'ın bu açıklamayı yapmasına sebep oldu.2014 yılından bu yana YPG ye destek veren ABD bu çekilme kararı ile aslında YPG güçlerini ortada bıraktığı anlamına geliyor . Rakka ve çevresinde operasyon yapan ABD güçerli buraların kontrolünü de YPG ye vermişti. Bu anlamda Arapları da YPG ye destek verir duruma getirmek arzusunda idi. Bu hareketi Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri de destekledi. Öyle ki YPG içinde Arapların oranı%41 civarındadır. ABD nin çekilmesi aslında bu noktada örgütte kırılmaları da beraberinde getirecektir. Zaten YPG içinde sorunlar vardı bu konuda ama buzdolabında bekletiliyordu. İşte bu çözülme ile beraber demografik yapı üzerinde ki değişimi de beraberinde getirerek 2014 öncesi duruma dönülür.İŞİD ile mücadeleyi bırakacağını açıklayan ABD bu görevi müttefiklerine başta Türkiye bıraktığını deklare etti.Bu bölgede 1000 civarında Fransız askeri var. Bunlar bölgede kalmaya devam edecek mi? YPG ye destek vermeye devam edecek mi? İŞİD ile mücadele de kimler rol alacak bunlar önemli konular... Bölgede İŞİD ile mücadele edecek güçlerin geç kalması durumunda hayalet durumda duran işid militanlarının tekrardan ortaya çıkacağı fikri de doğabilir. 3000 civarında deyrizor civarında İŞİD li militan bulunmakta . Fakat yerin altına saklanmış bunun kat ve kat militanın olduğu da konusu var.Bunların hepsinin etraflıca düşünülüp tartışılması gerekmektedir. Aslında ABD-Türkiye 2014 öncesine dönmüş durumda . Türkiye ye o gün biçilen kaftan Suriye de İŞİD ile mücadele idi Türkiye bunu kabul etmedi. Tekrar aynı günleri yaşıyoruz. Bugün İŞİD haricinde YPG güçleri ABD teçhizatları ile donatılmış durumda. O gün böyle durum yoktu. Düşman tekti. Şimdi iki düşman var ve neyin nereden nasıl geleceği belli değil. Daha önce Fırat ın doğusunda ABD nin komutasında sadece İŞİD ile mücadele konusunda baskı gören YPG güçleri bu sefer komutan çıkıp Türkiye ile karşı karşıya gelebilir. Bunların hepsi iyi hesaplanıp ona göre müdahalenin yapılması önemlidir.Bundan önceki yazılarımda da dediğim gibi Türkiye sınırlarından 30 km içeri kadar girilmesi gerektiğinin altını çizmiştim.Bu Türkiye nin güvenliği için gereklidir. İşte bu 30 km içerisinde Fırat ın doğusunda neler ile karşılacağının hesapları iyi yapılmalıdır.Diğer konuda ABD'nin buradan çekilmesinden sonra Rusya ' nın Türkiye karşısında takınacağı tavırdır. YPG güçlerine destek verecek mi? Türkiye 'yi bölgede minimize edecek mi gibi sorular iyi cevap bulmalıdır. Diğer bir faktör ESAD... Esad Kürtleri yanına alarak Türkiye karşısında farklı strateji izleyebilir. Suriye geleceği konusunda Rusya 'nın Kürtler hakkında fikirleri ortada bunların hepsi iyi değerlendirilmelidir.

Bu haber 1065 defa okunmuştur

:

:

:

: