Turizmciler uyarıyor...

Milyonlarca lira harcanıyor tanıtım adı altında.

Milyonlarca lira harcanıyor tanıtım adı altında.
Niçin?
Turizmi ileriye taşımak adına.
Gidilen fuarlar, yapılan hazırlıklar. Kurulan standlar oralara götürülen insanlar.
Sonuçta hepsi birer maliyet ve tabi ki emek.
Peki bütün bunları doğru yapılabiliyor muyuz?
Milyonlarca harcama, onca çaba maksatına ulaşıyor mu?
İşte burası tartışılır.
Neden?
Çünkü bütün bu işleri turizmi bilen, turizmi anlayan ehli insanlar eliyle yapmıyoruz.
Bu ülkeye turizm sektörü için yatırım yapan yerli ve yabancı yatırımcılar var.
Ve bu yatırımcıların her biri bu anlamda ayrı değerler katıyor ülkeye.
Turizmi bilen, anlayan ve dünyada bu sektörün bir ülke ekonomisine nasıl katkı sağladığının farkında olan yatırımcılar.
Yoğun bir mesai harcıyor bu insanlar ülkeye nitelikli turist getirebilmek için.
Fakat takdir edersiniz ki bu tek başına bir çalışma ile olmuyor.
Bunun illa ki devlet destekli olması gerekir.
Kısacası devlet politikasının mevcut olmadığı bir turizm sektörünün bireysel çabalarla sürdürülebilir kılınması mümkün değildir.
Peki ne yapılabilir?
Öncelikle devletin bu anlamda ilgili meslek örgütleri ile istişare içinde bir politika belirlemesi gerekir.
Turizmi sürekli kılacak ve iki dudak arasından kurtaracak, bir iktidarın gidişi, diğer iktidarın gelişi ile uygulanan stratejilerin sekteye uğramayacağı ve süreklilik arz edecek bir devlet politikasının oluşturulması gerekir.
Bunun için elzem olan ise turizmin ehli elleridir.
Bakın turizmin ehli insanları ne diyorlar:
“Kıbrıs Türk Otelciler Birliği (KITOB) ve Kıbrıs Türk Turizm ve Seyahat Acenteleri Birliği (KITSAB), ülke ekonomisine yıllık 1 milyar dolar gelir getiren turizm sektörüne gereken önemin verilmesi ve herkesin bu sektöre sahip çıkması gerektiğine vurgu yapıyorlar.
KITSAB ve KITOB, kamuoyunda eleştiri konusu olan teşvik sisteminde 25 dolar teşvik verildiğinde ülke ekonomisine kişi başı 800 dolar gelir elde edildiğini belirterek, turizm devamlılığı açısından bu teşviklerin gerekliliğine dikkat çekiyorlar..
İki birlik, hükümetten hak edişlerin zamanında ödenmesini isteyerek, 'Turizm sektörü çökerse, bunun domino etkisi yaratacağını ve, tüm sektörlere yansıyacağını söylüyorlar..
Örgüt temsilcileri bu sistemin çökmesi halinde turizm sektörünü bir daha ayağa kaldırmanın çok çok zor olacağını belirtiyorlar.
KITOB Başkanı Dimağ Çağıner, turizm sektöründeki sıkıntıları anlatarak, turizm sektöründeki sorunları tek başlarında çözemeyeceklerini vurguladı, halktan ve hükümetten destek istedi.
Çağıner, turizm sektöründeki sıkıntıları gündeme taşırken ülke için konuştuklarını belirtti..Sıkıntıların ve kötü gidişin sorumlusunun sadece kendileri olmadığını, bu yüzden sorunları hep birlikte çözmeleri gerektiğinin önemine vurgu yaptı.
Başkan Dimağ Çağıner, otellerin bugün maliyetine çalıştığını ve 2019 verilerinin turizm için çok kötü olduğunu vurguladı.Bunun yanında İsrail pazarının siyasi nedenlerden dolayı kapandığını, Avrupa pazarında sıkıntılar yaşandığını ve Düşüşün 2020'yi de tetikleyeceğini belirtti.
Dolayısıyla şu çok net ki, bu konuda turizm örgütleri ile bir rota belirlemek durumundadır devlet. Zira turizmin ehli insanları sektörün zor durumda olduğunu açık açık belirtiyorlar. Ve bu sektörün yalnız düşünülmemesi gerektiğine vurgu yapıyorlar. Zira turizmin katkı sağladığı 50’ye yakın yan sektörün de bulunduğuna dikkat çekiyorlar..




Bu haber 111 defa okunmuştur

:

:

:

: