Gün geçmiyor ki, içimizi karartan haberleri duymayalım .
Her türlü medyadan , nerede ise her gün . İçimizi karartan haberleri duyuyor . Görüyoruz .
Halkımız , iç açıcı haberlere . Çölde kalmış insanların, suya susadıkları gibi, susamış . İç acıcı haberleri duymanın ve görmenin özlemini çekmekte .
Trafik kazaları ve iş kazalarının ölümcül sonuçları. Nerede ise halkın bir yaşam biçimi haline getirilmiştir .
Hafta geçmiyor ki . Trafik kazası sonucu, bir insanımızı kaybetmeyelim .
Yıllardır, bu yaşam biçimini almış ölümcül kazaların. Üzerinde ciddi şekilde duracak bir merciinin olmaması da, ayrıca düşündürücü olsa gerek .
Trafik kazalarının önünün alınması, bu kadar zor mu ?
21. yy’ın , ilk yıllarına rastladığımız bu çağda . Bunun önüne geçilecek önlemlerin alınmasından. Bu kadar aciz miyiz ?
Dünya elektronik çağında. Her geçen gün, bir o kadar daha ilerlemekte .
Bundan yararlanarak . Trafik akışını, ciddi bir denetim mekanizmasının içine alamaz mıyız ?
Bu ölümcül kazaların önüne geçmek için. İlk yapılması gereken iş . Ciddi şekilde tarafsız ve yansız . Denetimlerin yapılması olmalı .
Dünyadaki teknolojilerden yararlanılarak. Bu sağlanamaz mı ?
Etimiz budumuz ne ?
Kuzeyin yüzölçümü ne kadar ki ?
Sadece denetim yeterli değil .
Caydırıcı cezalara haiz , yasalar uygulama alanına girmelidir .
Mevcut yasalarımız . Kifayet etmiyorsa . Kifayetli hale getirilir .
Kanun hakimiyeti uygulanarak . Trafiğe kurban verilen bu olayların önüne geçilebilir .
Hemen hemen . Güneyin de, toprak olarak yüz ölçümü ayni .
Bu kadar sıklıkla, ölümcül trafik kazalarının olduğunu. Duyuyor muyuz ?
Mümkün değil .
Çünkü adamlar . Güneyde . Kanun hakimiyetini uygulamaktadırlar .
Güneye geçen Türkler . Sınırı geçer geçmez . O kurallara sıkı sıkıya uyarlar . Uymazlarsa, kanunun kılıcını enselerinde bulurlar .
Ayni durumda . Güneyden Kuzeye geçen Rumların, tavırlarına bir bakalım .
Adamları da bize benzetmişiz .
Ne trafik kurallarına uyuyor .
Ne de çevre yasasına .
Çünkü biliyorlar ki , bizdeki hukukun kılıcı . Güneydeki gibi kesmiyor .
Ayni şekilde . Ölümcül iş kazalarının da . Trafik kazalarında belirttiğim düşüncelerle . Bu kazaların önüne geçilebilir .
Burada da , başta. Denetim ve ilgili mevzuatın uygulanması gerek.
Tabii , mevcut sistemin de, burada ele alınmasında büyük fayda mülahaza atfetmekteyim .
İnşaat sektörü, Kuzeyde . 2004 yılı ile birlikte patlama göstermiş . Fakat mevzuat yerinde saymış .
Halkın içini karartan haber türlerinden biri ise .
“Devlet malı deniz . Yemeyen domuz” misali . Devlet kasasının soyulmasıdır .
Bu tür olaylar da , ülkemizde bir yaşam biçimi haline getirilmiş .
Son, Eğitim Bakanlığında tespit edilen yolsuzluk olayı karşısında. Hayret etmemek olası mı ?
Öğrenci taşımacılığında yapılan vurgun iddiası .
Sahte resmi evrak düzenlemek ve resmi evrakı, tedavüle sürmek suçlamaları ile tutuklanan iki zanlı . Lefkoşa Kaza Mahkemesine çıkarıldılar .
Sahte resmi evrakta . Hayali öğrenciler yaratarak . 600 bin 929.024 TL almaları gerekirken . 1.019.954.051 TL ödemeyi sağlayarak 419.025.027 TL haksız kazanç sağladığı için . Y.Ö ve H.E.U tutuklanıp mahkemeye sevk edilmişlerdir .
Halkımız bu tür içimizi karatan haberleri dinleyip . Seyretmekten usanıp bıkmıştır .
İç açıcı haberlere susamıştır .
Bu susuzluğunu giderecek haberler beklemektedir .