Tehlikeli deneyimler ve zor kararlar

Hipokrat'ın ilk kuralı, hekimin hem düşünceleri hem de seçtiği tedavi yöntemiyle hastaya en ufak bir zararın dokunmamasının sağlanması gerekliliği idi!

Hipokrat'ın ilk kuralı, hekimin hem düşünceleri hem de seçtiği tedavi yöntemiyle hastaya en ufak bir zararın dokunmamasının sağlanması gerekliliği idi! Hekimlik tarihi ve yasaları açısından değerlendirildiğinde kural, büyük önem taşımaktadır. Her yıl yazılarımda 14 Mart Tıp Bayramında Hipokrat Yeminini tekrarlıyorum. Bu gün için de Türkiye’de Tıp Fakültelerinin mezuniyet törenlerinde kullanılan en yaygın yemin metinini yeniden yazacağım. ”Tıp fakültesinden aldığım bu diplomanın bana kazandırdığı hak ve yetkileri kötüye kullanmayacağıma, hayatımı insanlık hizmetlerine adayacağıma, insan hayatına mutlak surette saygı göstereceğime ve bilgilerimi insanlık aleyhinde kullanmayacağıma, mesleğim dolayısıyla öğrendiğim sırları saklayacağıma, hocalarıma ve meslektaşlarıma saygı göstereceğime din, milliyet, cinsiyet, ırk ve parti farklarının görevimle vicdanım arasına girmesine izin vermeyeceğime, mesleğimi dürüstlük ve onurla yapacağıma, namusum ve şerefim üzerine yemin ederim.” Bu yıl Tıp Bayramının 100. yılı ve ülkemizde etkinlikler daha bir özenle yapılacağı haberlerini okuyoruz. Ülkemiz nüfusu içinde nerdeyse her evde tıp tahsili yapmış doktor veya akrabalar arasında doktor olanlar çoğunluktadır. KKTC Meclisinde de doktor milletvekilleri vardır. Doktor deyince bizim ailede de iki kardeşim, iki oğlum ve bir gelinimin doktor olduğunu gururla söyleyebilirim. Bu yıl Lefkoşa Türk Maarif Koleji son sınıf öğrencisi ve ilk torunum rahmetli eşimin adını taşıyan Özel Berova mezun olacak, inşallah talihi yaver gider ve tıp tahsili yapar diyenim. Aile geleneği bazen baskın oluyorsa da, nasip kısmet diyelim,torunumu yazıma konu etmem bile tarafıma sonsuz bir duygusallık veriyor. Her aile büyüğünün yaşadığı heyecanı şimdiden yaşıyoruz. Tıp oldukça uzun süreli bir eğitim. Altı yıl tıp fakültesi, artı ihtisas süresi derken, geçen uzun yıllar. Ancak mesleğe gönül verenler için, sürenin önemini yitirdiği bir meslek. Ülkemizde doktorlarımız vardır. Ancak bazı ihtisas dallarında doktor sayısı az hasta sayısı çoktur. Bu gün ayrıca Dünya böbrek günü ve biz 12 yıl diyaliz hastası olan ve vefat eden eşimin, hastahane diyaliz merkezleri ve yaşanmış sorunları bire bir yaşamış bir aile olarak bu günde diyaliz hastalarına ayrıca şifalar diliyoruz. Devlet Planlama Örgütü 2016 istatistiki rakamlarına göre ülkemizde 116 Emekli doktor Kamuda 271 doktor ve Özelde 430 doktor bulunmaktadır. Yine ayni istatistiki veriler bize branşlardaki doktor sayılarındaki eksiklikleri de göstermektedir örneğin Nefrolog gibi Çocuk Onkoloji ve Anestezi ve Reanimminasyon uzman hekimliği gibi. Ülkemizde doktorların bu zor şartlarda çalışmaları büyük özveri gerektiriyor. Bu aşamada onlar da sağlıkta tasarruf olmaz sloganını her arenada dile getirenler olmaktadırlar. Bilhassa Kamu reformunun gündemde olduğu bu günlerde konunun önemi büyüktür.Tıp camiasında olduğu gibi her konuda çalışan emekçilerin kazanılmış hakları ile oynanmaması gerekir. Çocukları Tıp Fakültesine girebilen aileler, çocuklarının o beyaz tertemiz önlüğü giydiği anı, mezuniyet törenlerini, ihtisas için evlatlarının jüri önündeki son sınav odasından çıkış sevincini uzman doktor olarak ihtisas sahibi oldukları anı hiç unutmazlar, unutamazlar. Bugün günlerden 14 Mart Tıp Bayramında tüm doktorları, onları yetiştiren ailelerini ve aile yakınlarının, bugününü Tıp Bayramlarını kutluyorum. Ayrıca Hipokrat’ın bir deyişinin ne kadar anlamlı bir öğüt niteliğinde olduğunu günün önemine binayen sizlerle paylaşıyorum. “Yaşam kısa, bilim uzundur; kriz kısacık, deneyim tehlikeli ve karar zordur.”


Bu haber 2384 defa okunmuştur

:

:

:

: