Sevgili FÜGEN ERKORU'yu evinde ziyaret ediyorum. Kapı açılınca kendimi bir GALERİ'de buluyorum. Beni çok şaşırtan bir görüntü bu...
Sadece salonda değil, mutfakta, girişte, duvarlarda, her yerde heykel var. Mutfak tezgahının bir bölümü bile onlara ayrılmış.
Kahvemi yaparken siz ' Kalabalık bir evde yaşıyorsunuz ' diyorum, gülüşüyoruz.
Kahvemizi içerken sorularıma geçiyorum.
• Fügen, öncelikle teklifimi kabul ettiğin için çok teşekkür ederim. İstersen sorulara geçelim. Nerede doğdun?
Kıbrıs'ta doğup büyüdüm. Çocukluğum güzel geçti.
Daha sonrası, ilk gençlik filan?
Evlendikten sonra, bir yil Kalifornia'da, bir süre Ankara'da ve uzun yıllar Sidney'de yaşadık.
• Kıbrıs'a dönüş ne zaman oldu?
2015 yılında Kıbrıs'a dönüş yaptık.
• Biraz kişiliğini alabilir miyiz? Bu elbette sanatını ve hayatını çok etkiler.
Yapı olarak zamanı çok iyi değerlendiren bir insanım. Gerçek anlamda üretmekten haz ve mutluluk duyan birisiyim.
Boşa geçen her an benim için kayıp bir zamandir.Benim bu kişiliğimdeki üretme arzum çocukluğuma dayanır.
Hem resim çizmeyi, hem bebekler yapıp onlara elbiseler dikmeyi çok seviyordum.
Bir de el işleriyle uğraşmayı çok seviyordum. Bu bana rahmetli annemden mirastır diye düşünüyorum.
• Bunları yaparken aslında başka şeylere adım attığının farkında mıydın?
Evet... Bütün bunları yaparken içimdeki yaratıcılığı ve el becerilerimi geliştirme şansı buluyordum.
Mesela Sidney'e yerleştiğimizde bir yıllık bir seramik kursuna katılmıştım. O bana çok iyi geldi. Kendimi keşfettim. Yeni bir şeyler yapmanın hazzını tattım. Çamuru sevdim. Onunla bir bakıma dünyayı keşfetmiş gibi oldum.
• Bu adım sana başka kapılar açtı mı?Farklı neler yapıyordun?
Her fırsatta galerileri gezip görmeyi hiç ihmal etmedim. Resim, heykel müzelerine gittim. Bundan da çok büyük keyif aldim..
• Mesela nerelerdeki müze ve galerileri gezdin?
Paris, Londra,Los Angeles, Sidney, Mebourne,Brisbane,Kanbera,Yeni Zelanda, Viyana aklıma gelenler...
Hep kalbimin bir köşesinde, ' Bu sanatçılar ne şanslı insanlar ki sanat aşklarını dışa vurup bu değerli eserlerini sanatseverlerle paylaşma şansı bulmuş ' diye aklımdan geçirirdim hep...
• Peki sonra ne oldu?
Eşimin arzusu üzerine 2015 yılında Kıbrıs'a dönüş yapınca, uzun bir aradan sonra tekrardan camura dokunma şansı yakaladım.
Buradaki sanat ve özellikle heykel çalışmaları beni çok etkiledi ve heykele yöneldim.
Çok yoğun saatler ayırıp çalıştım. Çamur tutku oldu benim için. Dünyaca ünlü heykeltraşların youtube üzerinden videolarını izledim ve uygulamaya çalıştım.
Bu paylaşımcı sanatçılara da hayranlığımı vurgulamadan geçemeyeceğim.
Bilgilerini gönül rahatlığıyla yardımcı olmak amaçlı paylaşıyorlar. Güven duyguları çok yüksek.
• Çalışırken aklından neler geçiyor?Hangi duyguları yaşıyorsun?
Çalışmalarıma duygu aktarabilmeyi önemsiyorum. Özgür ruhla çalışmayı çok seviyorum. Böylelikle de izleyenler arasında duygusal etki bırakabilmesi benim icin çok önemli elbette.
• Peki, ilk kişisel sergin ne zamandı?
İlk kişisel sergim ' BAŞLANGIÇ 2018' i açtığımda beni çok mutlu eden şey; aldığım yorumların, yüzdeki ifadelerin çok etkileyici ve şaşırtıcı olmasıydı.
Aynı kişilerden sergiyi ikinci kez görmeye gelenler oldu. Bu da benim için çok mutluluk vericiydi.
• Bu izlenim, duygu ve duyumlar seni nasıl etkiledi?
Seramiğe olan büyük aşkımın her geçen gün büyüdüğünü anladım. Çalıştıkça geliştirdiğim ifade yeteneklerini keşfettikçe kendimin de şaşırdığım zamanlarım oluyor.
• Şimdi özellikle dikkat ettiğin noktalar var mı? Bunlar neler?
Çalışmalarımda özgünlüğe ve sadeliğe kaçıyorum. Duygularımın seramik üzerinde iz bırakmasına da özen gösteriyorum. Pek yeni de olsa kara kalem çalışmalarıyla da meşgul oluyorum.
• Gördüm ve çok beğendim. Gerçekten kalemin de parmakların kadar maharetli. Beni çok şaşırttığını itiraf etmeliyim. Sana SANAT YOLCULUĞUNDA ÜRETKENLİK diliyorum.
Ben, size bana ayırdığınız zaman İçin, evime geldiğiniz eserlerimi incelediğiniz için çok teşekkür ediyorum.
Ben de SANAT AŞKIMIN hiç bitmemesini diliyorum.
Ayşe TURAL