Emekli Yüksek Mahkeme Başkanı Taner Erginel ile icra sorunları ile ilgili söyleşi

Emekli Yüksek Mahkeme Başkanı Taner Erginel ile icra sorunları ile ilgili söyleşi

Emekli Yüksek Mahkeme Başkanı Taner Erginel ile icra sorunları ile ilgili söyleşi

Hazırlayanlar : Av. Orhan Arsal ve Av. Şengül Göksu



Soru: Borçlunun kabul etmesine rağmen taksit emri verilmemesi gerektiğini mi söylüyorsunuz?

Cevap: Aynen bunu söylüyorum. Taksit emri verilmesine ilişkin prosedüre bir göz atalım: Fasıl 6, 82-85 inci maddelerine göre borçlunun icraya tabi taşınmaz ve taşınır malları olmadığı saptandıktan sonra, borçlunun gelirine yönelik icra başlatılır.

Bunun için Mahkemeye bir dilekçe dosyalanıp borçlunun borcunu aylık taksitlerle ödemesi talep edilir. Yasaya göre Mahkemenin görevi borçluyu sorgulayıp aylık gelirini ortaya çıkarmak ve ailesi ile insanca yaşayabilmesi için gerekli miktarı ayırıp bunun üstünde olanı taksite bağlamaktır. Bu işlem yapılırken Mahkemenin iki konuda karar vermesi gerekir. A)Borçlunun aylık gelirinin ne kadar olduğu, B) Borçlunun insanca yaşamak için ne kadar paraya ihtiyaç duyduğu. Bu bulguların yapılması için borçlunun kabulü yeterli olmayıp yargıcın doğrudan borçluyu sorgulaması gerekmektedir.

Soru: Geçmişte borcun taksitlerle ödenmesi için nasıl emir veriliyordu?

Cevap: Avukatlık mesleğine başladığım 1969 yılında kıdemli yargıçlar borçluyu sorgulayıp aylık geliri ile insanca yaşaması için ihtiyaç duyduğu asgari miktarı ayrı ayrı ve net bir şekilde belirttikten sonra taksit emri veriyorlardı. Mahkemenin borçluyu sorgulayıp bu iki bulguyu yapmadan taksit emri vermesi söz konusu değildi.

Genelde tarafların iradesine büyük önem veren yargılama sistemimiz, taksit dilekçelerinde bunu değiştirmiş ve tarafların anlaşması ile taksit emri verilmesini kabul etmeyen bir uygulama başlatmıştı. Kıdemli yargıçlar buna uygun hareket ediyorlardı.

Soru: Mazbata sorununu anlatıyorsunuz ve geçmişte böyle bir sorun olmadığını söylüyorsunuz . Zamanla hükümlü borcun taksitlerle ödenmesi için emir verme konusundaki uygulama mı değişti?

Cevap: Evet öyle oldu. Bu nedenle mazbata sorunu ortaya çıktı. Bir çok insan borcunu ödeyemediği için hapse atıldı. Onlar arasında yurt dışına kaçanlar ve intihar edenler oldu.

KKTC de uygulanan Anglosakson hukuk sisteminde taraflar yasalara aykırı olmama koşuluyla her konuda anlaşabilirler ve bu anlaşmayı Mahkeme kararına dönüştürebilirler.

Diyelim ki davacı bir dava açarak taleplerde bulundu. Bu davanın karşı tarafa tebliğ edilmesi gerekir. Davalı Mahkemeye gelmez ve meydanı boş bırakırsa davacı kendisi veya tanıkları şahadet vererek davayı ispat edebilir ve hüküm alabilir. Davalı Mahkemeye gelip talebi kabul ederse yine anlaşma gereğince karar verilir.

Adversarial yargılama yönteminin bu temel çalışma şeklinin genelde adil olmakla birlikte bazı konularda adil sonuç vermediği anlaşıldı. Bu nedenle borçlunun gelirine yönelik icrada ve taksit dilekçelerinde tamamen farklı bir prosedür kabul edilmiştir. Sistemde bir istisna yapılarak yargıç pasif konumdan çıkarılıp aktif konuma getirilmiştir.

Bu haber 784 defa okunmuştur

:

:

:

: