UBP-HP koalisyon hükümetinin tarım bakanı Dursun Oğuz, görevi devraldığı zaman beni ümitlendirdi. Eski sivil savunma bölge müdürü olmasından dolayı köyleri ve köylüyü çok iyi tanıyor. Dursun bey ile çok eskiye dayanan bir dostluğumuz var, ancak tarım da ki çalışmalarını yine dikkatle takip ettim ve zaman geçmesini bekledim.
Görevi devraldığı gün, çok uzatmadan da gerekli atmaları gerçekleştirerek işe koyuldu. Ekibi de iyi onlarda üreticiyi tanıyorlar. Dursun bey bakanlığa hapis olmadı, bu küçük ülkemizi bir baştan bir başa gezmeye devam ediyor, sorunları yerinde tespit edip çözüm üretmeye çalışıyor. Önce insan sevgisi, bu sevgiyi hissettiriyor, hayvancı, çiftçi, balıkçı, narenciye üreticisi, çiçekçi, arıcı ve daha bir çok üretici kesimin sorunlarına kıt imkanlar çerçevesinde çözüm üretiyor. Kendine bağlı kurumları daha aktif hale getirip üreticinin ayağına hizmeti ve ürünleri götürdü. TÜK, artık Karpaz bölgesine hayvan yemi götürüyor.
Süt üreticileri, son dönemde fiyat ayarlamaları ile rahat bir nefes alabildi. Eski bakan Erkut Şahali’nin döneminde ki fiyatlar “kazığından” anca da kurtulduk diyor süt üreticileri. Erkut beyin diktatör tavrından dolayı geçtiğimiz yıl üreticiler parti farkı gözetmeden sokağa eyleme inme zorunda kaldık. Sonuç Şahali’nin, copları ve biber gazlarının müdahalesi ile karşılaştık. O gün üretici faşizm ile karşı karşıya kaldık dedi.
Bu gün oldu hala daha konuşuluyor geçmişin acıları, isim yazmayacağım ancak birlikte de görev yapan bazı CTP’Lİ üreticiler şunu söylemişti” Erkut beyin inatçı ve diktatör tavrı ile hayvancılık sektörünü kurtaracak” demişlerdi. Sonuç hayal kırıklığı.
Dursun bey, bir çöküşün üzerine bakan oldu. Yıllık bütçe çok yetersiz kaldı bu yetersiz bütçe ile yüzdürmeye çalışıyorlar. Yaklaşık 170 milyon tarım bütçesi, halbuki yalınızca fiyat artışları yansıtılmış olsaydı en az 230 milyon bir bütçe oluşurdu, üretici kesimleri de bu kadar sıkıntıya girmezdi. Demek oluyor ki başta tarım bütçesi artırılmalı, ancak harcanacak her kuruş ise amaca uygun olmalı.
Dursun bey bir farkındalık yarattı ve üretim, üretim ve yine üretim diyor, ne kadar çok üretebilirsek, o kadar kalkınmada hamle yaparız. Köyler yanlış politikalar sonucunda boşaldı, gençler göç etti. bu göçü geri çevirmeli ve ithal edilen ürünler yerine üretime destek verilmeli.
Her gün köylünün yanında bulunan KKTC tarım bakanı DURSUN OĞUZ, bu şekilde devam ettikçe kesinlikle başaracaktır. Bizlerde başarılı olması için hep yanın da olacağız, bakanlık görevleri gelip geçicidir, esas olan üretici kesimlerin ve halkımızın sizleri doğru hatırlayacağı eserleri yaratmanızıdır.