Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı, Anamuhalefet Lideri Tufan Erhürman, CTP’nin yeni dönemde izleyeceği üç bacaklı yol haritasının; Kıbrıs sorununa bir an önce kapsamlı çözüm bulunması, proaktif bir dış politika ve kendi ayakları üzerinde duran bir ekonomi yaratmak” olacağını kaydetti.
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı, Anamuhalefet Lideri Tufan Erhürman, CTP’nin yeni dönemde izleyeceği üç bacaklı yol haritasının; Kıbrıs sorununa bir an önce kapsamlı çözüm bulunması, proaktif bir dış politika ve kendi ayakları üzerinde duran bir ekonomi yaratmak” olacağını kaydetti.
Erhürman, ülkede ciddi bir siyasi istikrar sorunu olduğuna da işaret ederek, ülkede sağlık eğitim ve diğer alanlarda reformdan bahsedildiğini ancak siyasi istikrar olmadıkça bunların zor olduğunu belirterek, siyasi istikrar sorununun ülkede ciddi bir sorun olduğunu ve mutlaka tartışılmaya açılması gerektiğini söyledi.
Tufan Erhürman, “siyasi istikrar” dendiğinde hemen Başkanlık sisteminin akla geldiğini ancak siyasi istikrarı sağlayacak tek sistemin Başkanlık sistemi olmadığını, belirterek, alternatifleri tartışmaya açık olduklarını ifade etti.
CTP’nin 27. Olağan Kurultayı’nda tek aday olan ve Genel Başkanlık görevini sürdüren Erhürman Türk Ajansı Kıbrıs’a (TAK) konuştu.
Kurultayda birden çok başkan adayı olmadığı için esas itibariyle parti meclisi seçimi yapıldığını aktaran Erhürman, CTP açısından önemli bir dönemde olduklarını işaret etti.
Erhürman, şöyle devam etti:
“Biz bu dönemin önemini önümüzde bulunan seçimler yada seçim ihtimalleri üzerinden değil, ülkenin içinde bulunduğu durum ve ülkenin başlıca sorunları konusunda bir dönüm noktası olmamız hasebiyle değerlendiriyoruz.
Yani önemli bulduğumuz nokta ‘x seçim olacak y seçim olacak da bunlara hazırlıklı olmaktan’ ziyade ülkenin içinde bulunduğu durumda CTP hangi politikalarla ülkenin ve halkın beklentilerine çare üretecek meselesidir.”
ÜÇLÜ YOL HARİTASI
“SONUÇ ODAKLI MÜZAKERE İLE BİR AN ÖNCE KAPSAMLI ÇÖZÜM”
Erhürman, CTP’nin bu dönemde önüne koyduğu “3’lü yol haritası” veya “3’lü vizyonunu” şöyle açıkladı:
“Bu yol haritası temelde 3 ayak üzerinde yükselen bir yol haritasıdır; bunlar Kıbrıs sorununa bir an önce kapsamlı çözüm bulma hedefidir.
CTP 1970’ten beridir Kıbrıs’ta federal temelde bir kapsamlı çözüm üzerinde politika yürüttü. Bu da aslında içinde bulunduğumuz koşullarda gerçekleşebilir politikanın bu olduğu tespitiyle belirlenen bir yaklaşımdı. Çünkü Birleşmiş Milletler’in bugüne kadar yürüttüğü bütün müzakerelerde her zaman federal temelde bir kapsamlı çözüm arayışı oldu ve bu aslında 10 yıllar içinde oluşan bir birikimi de hem BM parametreleri açısından bir birikim hem de liderler tarafından yürütülen müzakerelerde varılan mutabakatlar açısından bir birikim oluşturdu. Müktesebat ortaya çıktı.
Kıbrıs sorununun bugüne kadar görüşülmeyen herhangi bir tarafı kalmadı. Nerelerde mutabakata varılabileceği nerelerde mutabakat sağlanamayacağı da açık bir şekilde açıkça görülüyor. Bu 80’lerden günümüze hep görüldü. Son olarak da Crans Montana’da görüldü. Dolayısıyla iki tarafın nerelerde mutabakata vardığı veya varabileceği artık herkesin malumudur. Buna BM de dahildir.
O yüzden CTP olarak Crans Montana’dan sonra istikrarlı bir şekilde; ‘Biz artık bundan öncekilere benzeyen yeni bir müzakere sürecini başlamasını doğru bulmayız, bundan öncekilerden farklı bir müzakere sürecinin yaşanması gerekiyor, bu da sonuç odaklı ucu açık olmayan bir müzakere sürecidir. Çünkü müzakereler tarihi bize gösterdi ki; her defasında müzakereler kesintiye bir şekilde uğradığında tekrardan herşeye sıfırdan başlamak bu ülkeye zaman kaybettirmekten başka bir sonuç doğurmuyor.
Biz bir an önce çözüm isteyen bir partiyiz, dolayısıyla sırf müzakere olsun, müzakerelerde görünelim diye müzakere etmeyi doğru bulmuyoruz. Biz bizi çözüme ulaştıracak bir müzakere istiyoruz.”