Tam 56 yıl.
Yarım asırdan fazla.
Benim çağdaşlarım ” Kanlı Noel’in “ne olduğunu biliyorlar.
Çünkü hepsi de bunu yaşadı ve gördü.
Kıbrıs Türk Tarihine soy kırım olarak da geçen “Kanlı Noel. “ Adanın Yunanistan’a bağlanması. Yani diğer tabirle ENOSİS için Kıbrıs Türklerine karşı yapılmış, bir katliam hareketidir.
Rumların bu gerçekleşmeyecek hayal ve rüyası. Ta Osmanlı İmparatorluğunun, Kıbrıs Adasına hakim olduğu yıllara dayanır.
Enosis hareketinin, Rum toplumundaki mucidi ve bunun gerçekleşmesi için, her zaman eyleme dönüştüren. Hep adadaki Ortodoks Kilisesi olmuştur.
İmparatorluk döneminde başlatılan bu hareketi. İmparatorluk. Küçük Mehmet Paşa’nın başkanlığında gönderilen görevlilerle. Bunun başını çeken Ortodoks Kilisesinin papazlarını. İdam ederek sorunu çözmüştü.
Ada İngiliz İmparatorluğunun hakimiyeti altına girdikten sonra. Ayni kilise, İngiliz İmparatorluğuna karşı, Enosis için harekete geçerek. Oluşturduğu silahlı terör örgütü EOKA ile eylemlere başlamıştı.
Bu amaca varmak için, hedefinde İngiltere ve ondan daha tehlikeli olanı Kıbrıs Türk Halkı vardı.
İkisi de etkisizleştirilmeden, buna ulaşmak mümkün değildi.
Bu nedenle, mücadeleleri çıkmaz sokağa girmişti.
Yola devam etmek için, bu unsurlardan birini pasifize ederek, işi kolaylaştırmanın yolu. İngiltere’yi bir engel olarak yoldan çıkarmak gerekliydi.
Bu yol da, NATO tarafından bulunarak. Adada iki halkın fonksiyonel bir yapıda, Adanın idaresini ortaklaşa yönetmek için” Kıbrıs Cumhuriyeti “adı altında, ortaklık cumhuriyeti oluşturuldu.
Rum tarafının görüşmecisi ve temsilcisi Makarios’un. Yapılan anlaşmaya imza koymasına. Rum halkından büyük tepki geldi.
Çünkü Makarios, onlara hep ENOSİS’i vaat etmişti.
Nasıl olur da Kıbrıs Türk Halkı. Bu Cumhuriyete ortak olabiliyordu ?
Londra’da atılan imzalarla. Kıbrıs Ortaklık Cumhuriyeti oluşturuldu.
Halkından, Adayı ENOSİS yapmadığı için büyük tepki alan Makarios. Lefkoşa uluslararası hava alanında. Bu konuda yapılan eleştirilere şunları söyleyerek yanıt vermişti.
“ Merak etmeyin. Kıbrıs Cumhuriyeti ENOSİS’e giden yolda bir köprü olacaktır .”
Tarihe geçen bu açıklaması ile Kıbrıs Türk Halkı ve yöneticileri. Rum liderliğinin Enosis mücadelesinden vaz geçmediği kanısına vararak. Oluşturduğu savunma teşkilatı olan TMT’nin mevcudiyetinin devamına karar verdi. İstim üzerinde olayları izlemeye başladı.
İçişlerinin Rum tarafında olması nedeni ile, İçişleri Bakanı olan Yorgacis. Rumlardan oluşturduğu polis timleri ile Kıbrıs Türk Halkı üzerinde terör estiriyordu.
Anlaşmalarda olmasına rağmen. Savunma Bakanlığı Türk tarafında olduğu için. Türklerin eline silah geçmesin diye. Kıbrıs Ordusu oluşturulmadı.
Zaman süreci içerisinde. Sivil yönetimde de anayasa ve yasalara aykırı tutum sergilenmeye başlandı.
Cumhuriyetin kurulması ile Enosis yolundaki engellerden biri olan İngiltere. Devreden çıkmış olup. Tek engel olarak Kıbrıs Türk Halkı kalmıştı.
Bunun da ortadan kaldırılması zor olmasa gerek hayali ile Girit’te Türklere yapıldığı gibi. Bir gecede adadaki tüm Türkler katledilip, amaca vasıl olunacaktı.
Bunun için ” Akritas Planı “ adı altında bir plan hazırlanarak uygulamaya konuldu.
Uygulamanın tarihi de 21 Aralık 1963’tü .
Kıbrıs Türk Halkını bir gecede katledeceklerinin hareketini başlatan Rum ve Yunan ikilisi. Karşılarında İstim üzerinde bekleyen ve Kıbrıs Türk Halkının öz benliğinden çıkan TMT’yi buldular.
Bunda başarısız olduklarını anlayınca. Saldırılarını, topladıkları çapulcuları ile Türk yerleşim yörelerine yapmaya başladılar.
Kıbrıs Türk Halkı, var olabilmek için. Dişinden tırnağına kadar, tüm olanakları ile var olma savaşımı verdiler.
Kıbrıs Türk Halkı. Adanın yüz ölçümünün % 3‘ündeki gettolarda yaşamaya mahkum edildi.
103 Türk köyünde yaşayan Kıbrıs Türkleri. Yaşam güvenceleri olmadığı için, köylerini terk ederek. Bu gettolara sığındılar.
103 köy. Yakılıp yıkıldı.
Kıbrıs Türkleri 1974, 20 Temmuz’una kadar, dünyada emsali görülmemiş bir yaşam tarzına itilerek. Bu şekilde etkisizleşmeleri beklendi.
Kıbrıs Türk Halkı tüm olumsuzluk ve baskılara karşın. 11 yıl direndi.
1974, 15 Temmuz’unda tekrar bir Enosis girişimi karşısında. 20 Temmuz Barış Harekatı ile, direnmesinin semeresi olan Özgürlük Bağımsızlık ve Egemenliğine kavuştu.
Bu yol kat edilene kadar. Kıbrıs Türk Halkı, binlerce şehit. Bir o kadar da Gazi ve kayıp verdi.
Kıbrıs Türk Halkının. Bağımsızlığının, Egemenliğinin ve Özgürlüğünün tapusu. Kıbrıs coğrafyasını sulayan şehitlerimizin, kanları ile belirlenip ortaya çıkmıştır.
O da KKTC’dir.
Bu tapu kutsaldır ve delinmezdir.
56 ‘cı yıl dönümünde. Tüm Şehitlerimizi. Rahmetle, saygıyla, minnetle anıyor. Gazilerimize, mutlu ve sağlıklı yaşam diliyorum.