Adaletsiz ve haksız plan “EMİR” olarak uygulamada

Devlette devamlılık esasdır, devletin ileriye yönelik planları, siyasilerin günlük ve kişisel egoları ve istekleriyle şekillenmemeli.

Devlette devamlılık esasdır, devletin ileriye yönelik planları, siyasilerin günlük ve kişisel egoları ve istekleriyle şekillenmemeli.
Bir yönetimin aldığı kararı, diğer bir yönetim değiştirerek uygulamamalı ki, o devlet her anlamda ve alanda ileriye yönelik adımlar atabilsin.
Örneğin, İskele bölgesini ele alacak olursak, bu bölgenin turizmde ilerleme kaydetmesini sağlamak adına, birçok kararlar alındı ve vizyonu turizme endekslendi. Hatta daha da ileriye gidilerek 2015 yılında çıkarılan “Ülkesel Fizik Planı’nda” turizme hizmet edebilecek alanlara öncelik tanındı.
Ancak ne var ki, İçişleri Ayşegül Baybars Kadri’nin, adaletsiz ve haksız uygulamalarla bölgeye dayatmaya çalıştığı yeni İmar Planı, turizmi ve kalkınmayı değil adeta rantı destekler nitelikte.
Bir bakıyorsunuz bu adaletsiz plan İskele-Kalecik bölgesinde turizmi baltalayıp, yap-satçı rantına destek veriyor. Longbeach bölgesinde de birinci sınıf tarım arazilerini imara açarak tarımı baltalıyor ve yine fırsatçı yap-sat firmalarına kol-kanat geriyor.
Oysa bundanbeş sene evvel yapılan ve kentsel planlara rehber olması beklenen Ülkesel Fizik Planı’nda hiçte böyle düşünülmemişti. Bu planı da yine Ayşegül Baybars’ın uhdesindeki Şehir Planlama Dairesi üstlenmişti. Değişen ne oldu da bu Ülkesel Fizik Planı kayda değer alınmadı!
Yazının başında da bu sebepten dedik ki, devlette devamlılık esastır, birinin yaptığını diğeri bozmasın.
Devlete inanan vatandaşlar, hayatlarını planlarken veya yatırımlarını yaparlarken bu güven esasına dayanan yapıya göre hesabını, kitabını yaparlar.
Yerli yatırımcı, turizm vizyonu ile kalkınma bölgesi ilan edilen İskele-Kalecik’te milyonlarca dolarlık bir turizm yatırımı planlarken ve bu yatırımlarını gerçekleştirirken in-cin top oynuyor, Kalecik bölgesinde.
Bu devirde yatırım yapmak, biriktirdiği parayı, ambargolar altındaki bir ülkenin turizmine yatırmak adeta “ateşten gömlek” giymeye benzer.
İskele-Kalecik bölgesinde 17 katlı, 1500 yatak kapasiteli ve 5 yıldızlı devasa bir otel yapımına başlayan yerli yatırımcı, ülkenin kanayan bir yarası olan bürokratik zorluklarla uğraşırken, bir de bakıyor yönetimdeki hükümetin bir bakanı, İçişleri Bakanı çıkardığı yeni imar planıyla yatırımcının önünü kesiyor. Kesmekle kalmayıp bir de balta vuruyor yatırımlarına.
Ne mi yapıyor, açıkça engelliyor, İskele-Kalecik’teki turizm vizyonunu ama yap-satçı firmaların da önünü açıyor, doğruyu söylemek gerekirse.
Hangi mantık kaldırır Sayın Bakanın yeni İmar Planı kurallarını?
Sen tut, yap-satçı firmalara rant sağlayan sınırsız kat yüksekliği ver ve adeta aya merdiven dayasınlar ama turizm yatırımının personel istihdamı için otel çevresine yapılacak personel lojmanlarına kat sınırlamasıyla sadece iki kat vererek, yatırımcıyı zora sok.
Personelin kalacağı lojmanların toplu ve tek bir blokta yer almasını sağlamak yerine imar sınırlaması koyarak sadece iki katlı konutlardan oluşan onlarca binanın otel alanında yer almasına imkan vermek. Bu da yatırımcının tüm planlarını altüst ederek projesini engelleme düşüncesinin ta kendisi olduğunu söylemek en doğru tespit.
İskele’nin yıllar önce belirlenen vizyonu turizm, bunu o zamanın hükümetlerin aldıkları kararlarda da görmek mümkün. E hal böyleyse bugün yapılmak istenen ne o zaman?
Dedik ya, devlette devamlılık esastır.
Birinin yaptığını diğeri bozmamalı!
İşte Sayın Baybars’ın bu bozma planına Sayın Tatar resmen el koydu ve onu bypass ederek planı düzeltme görevini genel Sekreteri Ersan Saner’e verdi bu sebepten.
Bugün önemli bir gün.
Bugün, geçen yıl 10 Aralık’ta ilan edilen İskele-Yeniboğaziçi-Mağusa Emirnamesi’nin son günü.
Eğer Sayın Baybars’ın planı bölge halkı tarafından reddedilmeseydi, bugün o plan yürürlüğe girerek Emirname tarihe karışacaktı.
Plan imzalanmadı ama bugün emirname otomatik olarak yürürlükten kalkıyor kalkmasına da, herhangi bir plan da yürürlüğe girmiyor, girmesine de 55/89 sayılı İmar Yasası bu planı Başbakan imzalayıp Resmi Gazete’de yayınlamamasına rağmen bu plan “EMİR” olarak uygulanmaya başlıyor bugün.
Peki ne olacak bu durumda?
Onu da Sayın Başbakanın açıklaması gerekmiyor mu?
Bu haber 9308 defa okunmuştur

:

:

:

: