Şip şak çözüm üretmişler?

Peki nasıl?

Peki nasıl?
Trafik altyapısı için yol vergisi (Seyrüsefer) yerine ‘Yerli İstihdam Teşvik Fonu’ndaki kaynağa göz dikerek.
Yenidüzen Gazetesinden Fehime Alasya’nın haberine göre;
“Yeni istihdamları ve asgari ücretliyi destek amacıyla oluşturulan “Yerli İstihdam Teşvik Fonu”na yönelik müdahale özellikle işçi temsilcilerini ayağa kaldırdı.
Asgari ücretliler, genç işsizler, kadın istihdamı, üniversite mezunların desteklenmesi, engelli istihdamının teşviki, meslek lisesi mezunlarının iş hayatına kazandırılması gibi alanalarda kullanılmak hedefiyle ayrılan fondan “trafik altyapısına kaynak aktarılması” yönünde çalışma başlatıldı.
Trafik altyapısı için seyrüsefer ruhsatlarından toplanan 200 milyon TL’yi aşkın yol vergisi yerine, yeni istihdamları ve asgari ücretliyi desteklemek amacıyla oluşturulan fona el atılmak istenmesi tepki topladı.”
Peki sabit radarlar ve yol ruhsatılarından (Seyrüsefer) elde edilen paralar nereye gidiyor?
Orasını bilen yok.
Bilinen gerçek buralardan gelen paralar maksadı dışında kullanılıyor. Oysa bugün sabit radarlar ve yol ruhsatları için alınan ceza/harçlar yollardaki alt yapı noksanlıkları için kullanılmış olsa bugün
emniyetten yoksun olan bütün yollarımızın altyapı çalışmaları tamamlanır, güvenli hale gelirdi. Bozuk olan yollarımız elden geçirilir emniyetli hale getirilirdi..
Fakat ne yazık ki böyle yapılmıyor.
Yapılan icraatlarda insan faktörü yok sayılıyor.
Merkezine insanı koyan bir anlayışa zaten sahip değiliz. Dolayısıyla bütün bunların işaret ettiği şey aslında şudur; Bizim ülkemizde insanın zerre kadar değeri yoktur.
Zaten bu bilmediğimiz bir şey değil.
Yaşayarak bunu tecrübe ediyoruz hepimiz.
Dolayısıyla merkezine insanı koymayan bir anlayışın siyasete hükmettiği bir ülkede insan odaklı icraatlar beklemek ölünün gözünden yaş beklemek gibi bir şeydir..
Bizim ülkemizde tuz kokalı çok oldu değerli dostlar. Siyaset üretmiyor, siyasetçi kendi çıkarlarını toplumsal kazanımların üzerinde tutuyor.. Hal böyle olunca da bir arpa boyu yol almamız mümkün olmuyor..
Çünkü siyasi ikballerini sürdürebilmenin derdindedir çoğunlukla politikacılarımız.
Şimdi de Yerli İstihdam Teşvik Fonuna gözü diktiler. Orada biriken parayı güya sağlık,eğitim ve yolların altyapıları için kullanacaklar mış .
Bu ülkede eğitimin ve sağlığın neden tıkandığını, okulların ihtiyaca neden cevap vermediğini bilmeyen yok…Ama bir kez daha yazalım, kontrolsüz nüfus değerli dostlar. Bugün 15/20 çocuğumuzun eğitim alması gereken sınıflarda 40 kişiye varan öğrenci kalabalığı yaşanıyor. Ve böyle olduğu halde yetmiyor okullar.
Hastaneler ha keza..
Sabahın kör karanlığında dolup taşıyor hastane koridorları.
Mevcut yolların altyapıları bu kadar çok taşıtı çekemiyor artık.
Bunlar bilinmeyen, görünmeyen şeyler değil..
Hade şimdi yine kuyruk oluşturun verin vatandaşlıkları, siyasi kazanç sağlayın kendinize.
Yetmezse daha çok daha çok vatandaş yapın.
Geçen hafta bir alışveriş yerinde Ahmet Tolgay bey ile karşılaştım, merhaba muhabbetinden sonra Ahmet Bey otomobilimi park edecek yer bulamadım dedi. Ve arka taraflarda uzak bir yere park ettiğini söyleyerek, nüfus diyoruz, nüfus olsun diyoruz ama bu kontrolsüz artış hiç iyi olmuyor dedi..
Doğru mu?
Doğru..
O halde planlama şart.
Ve bu planlama bilinmeyen kalabalıklar üzerinden yapılamaz.
Artık bunu anlayın.



Bu haber 767 defa okunmuştur

:

:

:

: