Mutlaka birçoğunuz tanıyorsunuzdur, ama tanımayanlar için kısa bir giriş yapayım.
Prof.Dr. Mete Feridun.
DAÜ Öğretim Üyesi.
Yaşamını İngiltere’de sürdüren Kıbrıslı bir bilim insanımız.
İngiltere Merkez Bankasında uzman olarak görev yapmış. Birçok önemli kuruluşa danışmanlık hizmeti de vermiş ülkemizin yetiştirdiği değerlerden birisi.
Aşağıda az sonra okuyacağınız paylaşım da Mete Feridun Hocama ait.
Sosyal medya hesabından önceki gün paylaştığı bu satırları bugün sizlerle paylaşıyorum..
Zira Sayın Hocamın kaleme aldığı bu satırların her kelimesi beni çok etkiledi.
Mete Hocamla bir kez daha gurur duydum..
İşte o ibret dolu paylaşım..
“Ben yıllardır İngiltere’de yaşarım, KKTC devletine vergi vermem etmem kimseye bir kuruşluk faydam yok. Canım çekip uçağa atlayıp KKTC’ye gelsem, maddi olarak ihtiyacım olmamasına rağmen devlet bana 14 gün beleş oda verecek, internet verecek, yemek verecek, moral için yoga falan yaptıracak. Sırf Kıbrıs’a geleyim diye herkesi gece gündüz uğraştırmama rağmen nerdeysa halk kahramanı muamelesi görecem triplere girecem, devlet o kadar parasızlığın içinde vergisini verenin parasını bana bakmak için harcamak zorunda kalacak. Üstünden belki odamı beğenmeyip şikayet da edecem. Belki yolda kaptığım ve tespit edilememiş olan virüsü karantinadan çıktıktan bir saat sonra başkasına bulaştıracam, başkasının sağlığını tehlikeye atacam. Ama KKTC’de yaşayan, vergisini veren, işini kaybedip maddi sıkıntı yaşayan dar gelirli bir vatandaş olsam değil 14 gün full pansiyon beleşe otel odasında yaşamayı, şanslıysam bir torba erzak yardımı ya alacam, ya da facebooktan yalvarmazsam onu bile alamaycam. Hatta belki facebooka girip yardım isteyecek internet bağlantım bile olmayacak. Hade öğrenciler falan tamam ama İngiltere’de evi barkı olanın bu durumda Kıbrıs’ta acil işi nedir? Böyle ülke sevgisi, aile özlemi falan olmaz. Bu düpedüz bencillik.”