Tutturmuşlar bir aynı gemideyiz aynı gemideyiz diye.. Peki gerçekten öyle mi?
Tabi ki değil..
Hiçbir zaman da aynı gemide olmadık bu ülkede.
Normal hayatın akışının olduğu günlerde benimki bana seninki sana diyenler gelen bu zor günlerde hepimiz kardeşiz, hepimiz eşitiz,hepimiz aynı gemideyiz diyorlar..
Şimdi deyin bana mevcut durumdan mütevellit işini gücünü kaybeden dar gelirli bir insan bugün evine ekmek dahi götüremezken, eczaneye koşup fontoden,makyaj vs malzemesi alanlarla, marketlerde pahalı alkollü içecekleri çantalarına dolduranlarla, nasıl aynı gemide olunabilir?.
Bu mümkün mü?
Tabi ki değil.
Dolayısıyla aynı gemide olduğumuz, eşit bireyler olduğumuz ölüm korkusunu ensenizde hissedince mi aklınıza geldi!
Hoş gerek ülkemizde gerekse Dünyada binlerce, milyonlarca insan zaten ölümle her gün dans ediyordu. Savaşlar, ağır iş koşulları hayatın kaderi olarak görülür iken eşitlik,kardeşlik,empati anlayışınız neredeydi?
Ya da o aynı gemi diye bahsettiğiniz gemi neredeydi ki biz göremiyorduk?
Şimdi de birileri pahalı giyisiler giyerken, pahalı parfümleri havaya fas fos sıkarken, pahalı içkilerini yudumlarken, aç yatan, veyahut yeterince karnını doyuramayan, işinden gücünden olan geçim kaynakları tükenen onlarca insan var bu ülkede.
Ama biz aynı gemideyiz öyle mi?
Değiliz dostlar.
Aynı gemide falan değiliz.
Herkesin gemisi farklı.
Herkesin yaşam mücadelesi farklı.
Ve herkes kendi gemisini kurtarmanın peşinde.
Ülkemizin sosyal devlet anlayışı bu.
Daha fazlası değil.
Bu nedenle kimse bana aynı gemideyiz, şöyleyiz böyleyiz demesin.
Maalesef COVİD 19’da bizi aynı gemiye bindirmeyi başaramadı.