Bu karga ne bu dal(a)da

Mağusa KKTC’inin en önemli ilçelerinden birisi ve neden orda “Karga Heykeli” dikildi?

Mağusa KKTC’inin en önemli ilçelerinden birisi ve neden orda “Karga Heykeli” dikildi? Eleştirileri halen yapılmakta, efsanesine gelince “İkinci Dünya Savaşı” kıtlık dönemine kadar uzanan bu hikayede var olan ve doğruluk payı nedir diye hala daha tartışılır olandır. Bu gün böyle bir konuyu değindiğimi ve yazdığımın nedeni etrafımızda uçan, yanıbaşımıza kadar gelebilen kargaların efsunlu yaşam tarzlarıdır. Girne’de çevreme ,baktığım zaman gerek Zeytinlik deresi içinde gerekse bahçede yaz kış her mevsim; uzunca gagaları ile kargaları, kışın yaprak döken ağaçların dallarına konup uzaklara doğru hareketsiz ve sabit bakışlarından tutun, çağla badem zamanı açlıklarını giderdikleri badem ağacının dallarına,kara dut ağacına konduklarını, nar mevsiminde narların çatlayan meyvesinin içini oyarak yediklerini ve bu ekmek kavgasından haz duyduklarını çok yakınen görenlerdenim. Yaz günlerinde kuru bir ekmek parçasını, su gördükleri her yerde olduğu gibi havuzun klorlu suyu dahil, ıslatıp sonra yiyecek kadar zeki olduklarını uzun yıllardır, izlemekteyim. Kimsenin seslerini sevmediğini söylemelerine rağmen benim bu sesleri duymaktan hoşlandığım doğrudur. Çünkü bu seslerin tınısını bir haber işareti olarak hissetmekteyim. Kargalar ile sanki çok uzak olmayan sosyal mesafeden iletişim kurmanın ve böylesine korkusuzca, neden insanlara , yaklaşım yaptıklarını merak ettim, bazı araştırmaları okudum. Hiç mi işin yok ? demeyin! 40 güne yakındır salgın hastalıktan korunmak amaçlı korona virüsünden kaçar haldeyiz. Evimizdeyiz ve çevreyi , tabiatı ,bahçeyi daha yakın mesafeden denetlemenin bazı haberlere yakın olmaktan daha iyi olacağı kanaatindeyim. Örneğin yıllardır bir karga var ki karşı evin damındaki Wifi anteninin direğindeki ufak yuvarlak yapı üzerinde günün belirli saatlerinde, yalnız tek başına veya eşi ile tüneyip devamlı baktıkları yerin Kuzey Batı olduğunu her gün görmekteyim. Neden hep ayni yön diye de meraktayım. Corona Virüs salgını öncesi de Türkiye’de yaşanan depremler öncesinde de evden bakışta salondan, mutfaktan ve bahçeden devamlı kargaların sürü halinde yönlerini sanki bilmez halde uçuşlarını, hatta gökyüzünün kara bulutları arasında toplu halde,nereye gittikleri bilinmezliği sonrasında ürkütücü ve değişik çığlıklarının hangi olumsuzluğa neden olabileceği hususuda çoğu kez çektiğim görseller ile sosyal medyadan bilhassa twiter hesabımdan bu görüntüleri paylaşmışlığım vardır ki! Kargalar adeta fırtına öncesinin habercileri olmuşlardır. Biliyorsunuz karga gibi başımıza üşüşme diyen eski yılların söylemleri bu güne kadar ulaşmıştır . İşte bu konuyu ciddiyetle araştıran uzmanlar Kargaların neden ölen kuş kardeşlerinin etrafında toplandıklarına cevap aramışlardır. Geniş çaplı bir araştırmadan sonra kargalar, ölü bir karganın etrafında toplandığında, bu ölümün çevrelerindeki bir tehditten dolayı olup olmadığını anlamaya çalışırlar deniyor. Demek ki kargaların bir nevi soruşturma yapıp, ölümün neden olduğu olayı çözme kabiliyetleri vardır. Tehditleri anlamak için ölü karganın bir nevi otopsisini yapıp gerçekleri ortaya çıkarma uğraşları olduğu gibi kargaların mükemmel problem çözücü oldukları ve kendi aletlerini yapabildikleri kullandıkları ifade edilenler arasındadır. Bunun yanında karmaşık bir sosyal yapıları olduğu, 2013 yılında yapılan bir araştırmada kargaların beynindeki bir bölümün insanların ( prefrontal korteksle) beyinde düşünmenin büyük oranda gerçekleştiği ve yüksek zeka seviyesinin kaynaklandığı yerle kıyaslanabileceğini ortaya koymuş oldukları yazılı kaynakçalar arasındadır. Kargalar tehditleri unutmazlar konusu, deneylerle tesbit edilmiş ise varılan sonuçta önemlidir. Demek ki tehdit unutulamıyorsa hürriyete’lerine karşı işlenen bir suçu kargalar asla kabul etmeyenlerdir. Acımasız ama anlamı derin sözlerde canlıların tarifine gelince “Kedi nankör, tilki kurnaz, karga kindar, yılan sinsi, insan hepsi.” deniyor! Acaba doğru mu? Yorum okuyanlara ait ...

Bu haber 5284 defa okunmuştur

:

:

:

: