Verilen ceza adil miydi ?

Aradan 48 yıl geçti .

Aradan 48 yıl geçti .
Sanki ilk yıl gibi .
Deniz Gezmiş ve iki arkadaşının idam edilmelerini sağlayanlar. Tarih sayfalarından silinip gittiler.
Fakat Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Arslan. Tarih sayfalarında tüm canlılığı ile o sayfaları tüm ihtişamları ile doldurmaktadırlar.
Her yıl dönümlerinde, kendi kuşaklarının yanında. Sonra gelen kuşakların takviyesi ile hep anılacaklar.
Ben o yıllar Ankara Hukuk Fakültesinde idim.
O yıllar çok zor yıllardı.
DP iktidarının bağımlılaştırdığı Türkiye.
Eli kolu bağlı Türkiye.
Kıbrıs’taki soydaşlarının katline, yok oluşuna, seyirci bırakılmak istenen bir Türkiye.
Sevr’in hortlatılmağa ve Mondros mütarekesinin belirlediği coğrafyada bırakılmak istenen Türk Ulusu.
Atatürk’ten sonra, Türkiye’de tam bağımsızlık ülküsünü ele alıp yola çıkan, 68 kuşağı gençlik hareketi olmuştu.
Tam bağımsızlık ülküsünün esas kaynağı. 1963 Kıbrıs’ta Türklerin katledilmesi karşısında. Başbakan İnönü’nün, Uluslararası anlaşmadan doğan hakları kullanmak için, Adaya askeri harekat yapma kararı almasıydı. 1964 ‘te zamanın ABD Başkanı Jhonson’dan İnönü’ye gelen ve Türkiye’nin egemen ve bağımsızlığını ayaklar altına almaya çalışan meşhur küstah mektubu oldu.
68 kuşağını, bağımsızlık yolunda kamçılayan. Jhonson’un meşhur mektubu olmuştu.
Aslında bu mektup, Atatürk’ün bağımsızlık yolunda yaktığı meşalenin. Daha sonra işbirlikçi iktidarlar tarafından söndürülmeye yüz tutmasından dolayı, yeniden yakılmasına itici bir güç oluşturmuştu.
68 kuşağı, bu meşaleden güç alarak “Tam Bağımsız Türkiye’yi “ yeniden oluşturmak için yollara düştü.
İlk hareket. Kıbrıs’taki soydaşlarının katliam ve soy kırımdan kurtulmaları için. Türk Silahlı Kuvvetlerinin, Kıbrıs’a müdahale etmesi gerektiği nedeni ile. Büyük mitinglerin yapılması oldu.
Bu mitinglerde ana slogan” Bağımsız Türkiye. Ordu Kıbrıs’a” olmuştu.
Bu emperyalizm ve onun güçlerinin işine hiç iyi gelmedi.
Bu hareketin bastırılması için. Türkiye’nin de üyesi olduğu NATO askeri gücü hep kullanıldı.
Hareketin duyarlılığı açısından. Siyasi rejime karşı baş kaldırış niteliğinde davranışlar olmuştu.
Fakat bunların içinde, insan canına kıyım olmamıştı.
Askeri mahkeme tarafından verilen idam kararı. TBMM’de onandıktan sonra yürürlüğe girecekti.
CHP bu konuda grup olarak ikiye bölündü.
Merkez, idamlara karşı tavır koydu.
Fiiller rejime karşı olduğu için. Siyasi nitelik taşıyordu. Suç siyasidir ve ona göre ceza almalıydı.
Genel merkezin karşı çıkması. Genel sekreter Ecevit’in, canlara bir kıyımın olmadığını. Fiiller için verilen idam kararının çok ağır bir ceza olduğunu. Başka olaylarda bu fiiller için verilen cezaların çok düşük kaldığını. Bunun büyük bir adaletsizlik doğuracağını ve bunun ilerde, kan davasına dönüşebileceği endişesini açıklamıştı.
Tüm uyarılara karşın. Meclis çoğunluğu kararı onadı.
CHP Genel Başkanı İnönü ve Genel Sekreter Ecevit ile 45 CHP milletvekili karara ret oyu verdiler.
Bu karar, CHP içinde kaynayan kazanın ateşini daha da artırdı.
İdam kararından sonra oluşan CHP Kurultayında, aday olan Ecevit. TBMM ‘de hayır oyu kullanan vekillerle yola çıktı. Ortanın solu hareketi ile Türkiye’yi örgütlendirdi.
73 seçimlerinde. % 33 oy alarak CHP’yi birinci parti yaptı.
1974 yılında, adada Yunan Cunta idaresi tarafından yapılan Enosis amaçlı darbe sonucunda.
ABD’nin tüm baskılarına. Adaya müdahale etmeme girişim ve telkinlerine, tehditlerine karşın.
Jhonson mektubu ile Adaya Türk ordusunun girmesini engelleyen ve 68 kuşak gençliğinin. “Ordu Kıbrıs’a. Bağımsız Türkiye “ ilkesini gerçekleştirecekti.
Ve .
“ Ordu Kıbrıs’a “ gelecekti.
Deniz Gezmiş. Arkadaşları ve 68 kuşak gençlik hareketinin ideali. On yıl sonra Kıbrıs’ta gerçekleşti.
Sırada. Tam bağımsızlık ilkesi var.
Bu biraz zaman alacağa benziyor.
Deniz Gezmiş ve Arkadaşları. Bağımsızlık yolunda idam edildiler.
Allah rahmet eylesin. Mekanları cennet olsun.
İlkeleri olan tam bağımsızlık. Türk gençliğinin genindedir.
Elbet bir gün, bu da gerçekleşecektir.
Buna hiç kuşkum yok.
Bu haber 5502 defa okunmuştur

:

:

:

: