‘Tekrar etmek iyidir, yüz seksen kere de olsa‘ derler… Dünya Covit-19 salgınına karşı savaşıyor. Dünyada virüsün bulaştığı kişi sayısı dün itibariyle 4 milyonu çoktan aştı. Hayatını kaybedenlerin sayısı 287 bini geride bıraktı. İyileşenlerin sayısının da hızla artması tek teselli… Sorun küresel ama mücadele ulusal düzeyde… Salgın ABD, İtalya, İspanya, İngiltere gibi ülkeleri derinden sarstı… Türkiye ise salgına karşı dünyada başarılı savaşan ülkeler arasında…
* * * *
Virüse karşı şimdilik ne aşı ne de yüzde yüz etkin bir ilaç… Bilim insanları harıl harıl çalışıyor aşı ve ilaç için… Bu zaman aralığında salgının daha fazla yayılmaması gerek… Çarenin sosyal mesafe, maske, hijyen kuralları olduğunu biteviyen tekrar etmekte büyük yarar var… Aksi takdirde bu virüs maalesef sağlık ordusunun canı pahasına çabasına rağmen daha fazla insana bulaşıyor veya insanları sevdiklerinden koparıyor… İkinci bir salgın riskini de hatırdan çıkarmamak gerek…
* * * *
Virüse karşı pek çok cephede savaş veriliyor… Tıbbi, ekonomik, sosyolojik, psikolojik… Ekonomik yönden, son yüzyılın en ağır krizi yaşanıyor… Ülkeleri yönetenlerin iki hedefinden biri halkının sağlığı, canı… Diğer hedefi ise salgının darmadağın ettiği ekonomilerini ayakta tutabilmek, şirketlerin iflaslarını önlemek, hızla artan işsizliğe set çekebilmek…
* * * *
Yaşadığım Almanya’da bilginiz için durum şöyle… Salgının bugüne kadar Almanya‘ya maliyetinin 453 milyar Euro olduğu söyleniyor… Devlet 195 milyar Euro borçlandı, Lufthansa gibi dev şirketlere kurtarıcı sermayedar olarak katılım için 200 milyar Euroluk bir fon kuruldu. 34 bin işletme devlet kalkınma bankasına düşük faizli kredi için başvurdu. Esnafa ve küçük işletmelerin sabit giderlerini karşılaması için bir defaya mahsus toplam 40 milyar Euro destek verildi. Kısa süreli çalışma ödeneğine başvuranların sayı 10 milyonu aştı… Vergi kaybı 100 milyar Euro’yu aştı… Alman Maliye Bakanı Olaf Scholz ‘Bu maliyetin etkisini en az 20 yıl hissedeceğiz‘ diyor…
* * * *
Uluslararası Para Fonu (IMF) salgının dünya ekonomisine maliyetinin yaklaşık 3 trilyon dolar olacağını söylüyor… Amerika’nın finansal paketi GSYH’nin yüzde 10’una tekabül eden 2 trilyon dolar … İngiltere’de ise 330 milyar Sterlinlik bir finansal yardım paketi yürürlükte… Türkiye’de de çarpan etkisiyle birlikte 525 milyar liralık ekonomik istikrar paketi yürürlükte… Bu da milli gelirin yüzde 11’i… Salgının yol açtığı bu kriz 2008’deki gibi bankalarla sınırlı değil… Virüs tarımdan, makina üretimine, turizme yüzlerce sektörü, lokantacıdan, kuaföre yüzbinlerce esnafı yani reel sektörü vuruyor… İşini kaybedenler, yevmiye ile çalışanlar gelecek kaygısı içinde yaşıyor…
* * * *
Bir dönüm noktasındayız… Türkiye Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Öğretim üyesi Prof. Dr. Ateş Kara hemen her akşam ‘iyi gidiyoruz ama finale gelmedik daha, tedbiri elden bırakmayalım‘ diyor… Unutmayalım, sabırlı, disiplinli ve dayanışma içinde olmakla, sosyal mesafeye dikkat etmekle, maske takmakla, hijyen kurallarına dikkat etmekle salgın gelecek haftalarda iyice kontrol altına alınacak… Böylece yaşanan ekonomik krizin etkilerini uzun süre kalıcı olmadan atlatmak daha kolay olacak… Sanırım bu en başta işini kaybedenler olmak üzere herkesin yararına…