Maskeli paketin sosyal mesafesi

Ekim ayında “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti “‘nin yeni Cumhurbaşkanını seçeceğiz.

Ekim ayında “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti “‘nin yeni Cumhurbaşkanını seçeceğiz. Şu anda seçimlerde uzatmaları oynuyoruz. Korona Virüs esbab-ı mücbire gösterilerek ülkemizde seçimlerin seyri değişmiştir. Cumhurbaşkanı makamı Anayasa hükmünde belirtilenin Cumhurbaşkanı beş yıl için seçilir maddesi hilafına 5 yıl artı 6 ay oldu. 11 Ekim’e kadar Haziran günlerini de ilave edecek olursak seçim için 4 aylık bir müddet daha önümüzde duruyor. Zor bir süreç olacak çünkü ”sıfır vaka” böylesine çabuk bir açılımda nereye kadar sürer diye düşünmeden edemiyor insan. Seçim tarihi yine etkilenir mi bilinmez! Türkiye sivil havacılığın tüm havaalanlarına notam diye gönderdiği kuralların bir maddesi çok önemli “ Test sonucu pozitif çıkan yolcular deport edilmeyecek ve tedavi edilecektir” diye yolculara seyahat etmeleri açısından bir nevi güven vermektedir. Bu güçlü güven ise sağlıkta tedbir derken, acil durum hastanelerinin Türkiye ‘de yapılmış olması, şehir hastanelerinin varlığı ve diğer bütün tam teçhisatlı hastanelerin hazır olda olmasından kaynaklanmaktadır. KKTC ‘de çok şükür zamanında alınan tedbirlerle ikili rakamı geçmeyen Korona Virüs vakasına rastlanmış, hastanelerimizin salgınla ilgili yoğunluğu olmamış, yoğun bakım servisleri dolup taşmamıştır. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde muhtemel ithal bir virüs salgını olması halinde hastanelerinin kendi halkımıza yeterli olmadığını pek tabii ki hepimiz biliyoruz, bunun farkındayız. 2. Dalga olmaz dersiniz, ya olursa! gibi strateji belirlemek gerektiğini de hükümetin bilmesi gerekir. O halde bu rehavet niye diye sorululacak sorulara cevab icraat olmalıdır. Şimdiye kadar geçen sürede yapılması gereken herhangi yeni bir hastanemiz olmamıştır. O hastane, bu hastane, derken zaman akıp geçmiştir. Erken tanı,tedbir, tedavi ve tecrit ile hani derler ya bu dönem vartayı atlattık ya sonrası? Şimdilerde sokaklar, tedbirsiz kişilerin yolu oldu. Cafeler,lokantalar, plajlar derken ne maske var ne mesafe, ellerde hijyen kuralına bu ortamlarda özen göstermek durumu ise şaibelidir. Siyasilerin de bu kurallara ve özellikle mesafeye dikkat etmedikleri bariz bir şekilde sosyal medya paylaşımlarından belli olandır. Türkiye’de Koronavirüs Bilim Kurulu üyesi Tevfik Özlü, kalabalık alanlarda maske kullanımının mutlaka denetlenmesi gerektiğini ifadelendirken “Maske takmayan ya da yanlış takan kişilere cezai müeyyide uygulanmalı” diyorsa ülkemizde de bu ikazın mutlaka kaale alınması gerekir. Türkiye Sağlık Bakanı Sayın Fahrettin Koca ise sosyal medya hesabından tehlikeli sosyal mesafeleri 149 cm başlayarak 122 cm aralığına kadar akıllarda bulunsun diye rakamsal olarak tek tek belirtmiş ve mesafe azaldıkça riskin arttığını tweetinde paylaşmıştır. Ülkemizdeki siyasilere gelince daha çok Facebook üzerinden sosyal medyayı kullandıkları görülürken sağlık için tedbir için kendi paylaşım uyarı ve önerilerinin olmadığı ayrı bir gerçektir. Televizyon programlarında korona virüs salgını için hazırlanan özel programlarda konuk olan doktor milletvekillerinin ve tıp camiasından gelen siyasilerin ekrandan yaptıkları virüs tıbbi açıklamaları son derece faydalı olmakta ve sosyal medya kullanmayan halkımız bu yönde aydınlatıcı bilgi almaktadır. Başbakan Sayın Ersin Tatar’ın KKTC üç büyük hastane yapılacağına ve iki ay içerisinde bu işin biteceğine ilişkin beyanatı ise adeta yüreklere su serpmiştir. Tabi ki yapım aşamasının takipçisi olacağız.Diğer önemli bir konuda Sayın Ersin Tatar bu ay kesinti yapılan kamu görevlilerinin maaşların tam ödeneceğini maaşlardan yapılan kesinti miktarının ise memurlara geri ödemeye başlayacakları haberleri de beyanatında kamu oyuna yansırken uygulanacak 2.Paket ekonomik tedbirlerin ise Pazartesi gün açıklanacağıdır. Ne diyelim ülkemiz için hayırlısı olsun...

Bu haber 4184 defa okunmuştur

:

:

:

: