HAKKÂRİ’DE KAÇ MEVSİM?

O/Hakkâri’de Bir Mevsim isimli romanın yazarı Ferit Edgü 1936’da İstanbul’da doğuyor.

O/Hakkâri’de Bir Mevsim isimli romanın yazarı Ferit Edgü 1936’da İstanbul’da doğuyor. İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümü’nde başlayan Yüksek öğrenimini tamamladığı Paris’ten dönüşte gittiği Pirkanis’te (1962) dokuz ay kalıyor ve O (Hakkari’de Bir Mevsim) isimli romanını bu büyük değişim sonrası yazıyor. (Özyurdunda Yabancı Olmak, Demir Özlü-Ferit Edgü Mektuplaşmaları, s; 5,6.)
Mavi Dergisi’nde yazmaya başlıyor, Ada Yayınları’nı kuruyor. Yazar söyleşilerde kendisini tanımlarken Elli kuşağına aidim, diyor.
Bir Gemide adlı öykü kitabıyla Sait Faik Armağanı’nı, Ders Notları isimli kitabı ile TDK Deneme Ödülünü, Eylülün Gölgesinde Bir Yazdı romanının Sedat Simavi Edebiyat Ödülünü kazanıyor. O isimli eseri, Hakkâri’’de Bir Mevsim adıyla sinemaya uyarlanıyor, 33. Berlin Film Festivali ve 2. Akdeniz Film Festivalinde ödüller alıyor.
O/Hakkari’de Bir Mevsim 1977 ilk olarak yılında basılıyor. Yazar eserinde oradayken gittiği Süryani kitapçıdan, kitapçının onun için seçtiği on kitaptan, pusuladan, haritadan, kadınların yokluğundan, adamların yoksulluğundan, dili anlamamaktan, insanı anlamaktan, ortak dilden, karın üstünde yalınayak yürüyüp ölmeyenlerden, tekneden, ırmaktan, usta bir kaptandan ve kazazededen bahsederek doğunun çetin bir panoramasını yapıyor (O/Hakkari’de Bir Mevsim, Ada Yayınları. 1983).
Ölen bebelerin (ölmeden, ölürken ve öldükten sonra) fotoğraflarını çektim (renkli ve siyah beyaz).
Satılan kızların fotoğrafını çektim (önce, satılırken ve satıldıktan sonra).
Karın altında açılan içine çıplak bir bebe ölüsünün bırakıldığı, ıslak, soğuk toprağın fotoğrafını çektim.
Ot bitmez, kar tutmaz kayaların fotoğrafını çektim.
Karın üstünde yansıyan ayışığının fotoğrafını çektim. Gün doğumunun fotoğrafını çektim (bu ikisinden mutlak bir ödül bekliyorum).
Donan gözyaşının fotoğrafını çektim.
Zazi'nin dik başının fotoğrafını çektim.
Muhtar'ın umursamazlığının fotoğrafını çektim.
Muhtar Ağa'nın yaşının fotoğrafını çektim.
Bitlerin fotoğrafını çektim.
Ellerin fotoğrafını çektim.
Yalnızlığın fotoğrafını çekemedim.
Türkülerin, ağıtların fotoğrafını çekemedim.
Çaresizliğin fotoğrafını çekemedim.
Çılgınlığın fotoğrafını çekemedim.
Ya da çektiklerim yalnız onlardı. (O/Hakkari’de Bir Mevsim Ada Yayınları. 1983. s;202)
Kahramanın kendine yazdığı ve başucuna astığı notlarda yazarın yaşam felsefesinden izler bulunuyor.
1. HER ŞEYDEN ÖNCE OLDUĞUN YERİ İYİ BELİRLE. HARİTA ÜZERİNDE İŞARETLE.
2. KİMSİN BUNU BİL. NEYİN SAHİBİSİN BUNU BİL. (BU KADARINI BİLİYORUM. BEN BU OKULUN ÖĞRETMENİ VE ÖĞRENCİSİYİM).
3. DÜŞLERİ BIRAK, GERÇEKLERE BAK.
4. YALNIZLIK YASAK
5. KENDİNE BAŞKA BİR YURT ARAMA.
6. YENİ BİR DİL ÖĞREN, YENİ BİR YURT YARAT KENDİNE.
7. BURASINI ÖĞREN, BURASINI BİL. BU İNSANLARIN DİLİNİ, BURANIN İKLİMİNİ, BİTKİLERİNİ, HAYVANLARINI, KURTLARINI, SİLAHLARINI, ÖLÜMLERİNİ.
8. TANRIYA OLAN İNANCINI YİTİRDİNSE, İNSANLARA İNAN. TANRIYA GÜVENİN YOKSA, İNSANLARA GÜVEN.
9. BAŞINA NE GELİRSE GELSİN, NERDE OLURSAN OL YAŞAMI SÜRDÜRMEYİ BİL.
10. GEREKSİZ SORULAR SORMA.

Her maddeden sonra ilginç açıklamalar bulunuyor. İkinci maddenin altına düştüğü notta, Bir okulum var, bu okulun öğrencisi ve öğretmeniyim, cümlesi var. (O/Hakkari’de Bir Mevsim, Ada Yayınları,1983. s,95).
Yazarın Kimse isimli eseri Hakkari’de Bir Mevsim Romanının içsesleri ile kurgulanan bir yapıt ve eş zamanlı ya da ardışık okuma olarak öneriliyor. (Kimse Sel Yayınları, s;7,8).
Yazarın kahramanı Hakkâri’de bir mevsim kalmış olsa da öğrencilerinin, dokunduklarının ve okuyucularının yüreğinde mevsimler boyu sürecek izler bırakıyor.

Bu haber 3551 defa okunmuştur

:

:

:

: