Artan bulaş karşısında, Sağlık Bakanlığına bağlı yetkili kurulların almış olduğu tedbirler manzumesini. Bakanlar Kurulu almış olduğu bir dizi kararlarla yürürlüğe koydu.
Dün Bakanlar Kurulu sözcüsü Sn. Özersay. Bunları basın toplantısı ile kamuoyuna açıkladı.
Ajanslardan edindiğim bilgilere göre, BK’nun aldığı önlemlerde.
Genellikle, bulaşmayı tetikleyecek, kalabalık sosyal etkinlikleri 1 Ekim’e kadar yasakladı.
Bulaşın yayılmaması için, İlçe emniyet kurullarını dün öğleden sonra itibarı ile devreye soktu.
Korona Virüsün daha ne olup ne olmadığını dünya öğrenmiş değildir.
Aşı çalışmaları devam etmektedir.
Birçok ülke, çalışmalarını finişe getirmek üzere olduklarını açıklamaktadır. Belki de bu açıklamalar, Dünyadaki insanların moralini yükseltmek için yapılan açıklanmalardır.
Doğru mu ? Yalan mı? bilemem. İleride ortaya çıkacaktır.
Bulaşın yayılmasını yurt dışından gelişlerle ve Türkiye’deki artışla ilişkilendirerek. Yurt dışından gelecek olan herkesin, 7 günlük kısa bir karantina süresine tabii olması kararı alındı.
Kararda, yedi günlük karantina süresince, herkesin karantina ücretini ödeyeceği de belirtildi.
Yani, vatandaş olsun olmasın ülke girişinde herkes, karantinaya tabii tutulacak. Yedi günlük karantina masraflarını ödemek zorunda kalacaktır.
Bu karantina masrafları ve karantina uygulamaları yurt dışından gelecek herkes için geçerli.
KKTC vatandaşları için de geçerli.
Bu masrafların, beslenme ve diğer giderlerle sağlık hizmetlerini de kapsayıp kapsamadığı biraz ketum. Açıklık yok.
Bir de yurt dışından gelen ve risk taşıyan herkes için alınmış güzel bir tedbir.
Ülke içinde risk taşıyan kişi ve kişiler için bu konuda herhangi bir kural üretilmemiş.
Yoksa, virüsün bulaşmasının riski sadece giriş kapılarında mı ?
Yurt dışı derken. Güneydeki geçişler de mi bu kapsamda ?
1 Ekime kadar, rezervasyonları yapılan, yerleri ayrılan tüm düğün törenleri bu karara göre iptal edildi.
Birçok tıp uzmanının görüşü. Virüsün, Sonbaharla birlikte tekrar dalgalanmaya başlayacağı ve soğukların artması ile daha fazla yayılma istidadı göstereceği üzerinde birleşmektedir.
Bu da bize neyi göstermektedir ?
Kışın, insan bünyesinin direnci hastalıklara karşı daha güçsüz bir durumdadır.
Her hastalık kışın daha da kendini göstermektedir. Bunun alternatifi, üşütmemek, dengeli ve düzenli beslenmekle, vücut direncini yüksek tutmaktır.
Tabii, bu aşamada koruyucu tedbirler olarak da.
Maske.
Hijyen temizlik.
Sosyal mesafe.
Ayrıca konulan kurallara uymak diye sıralayabiliriz.
Bunun için, kural koyucunun bunun denetlenmesini. Duygusal yaklaşımların dışında yapmak ve müeyyideleri yerine getirmektir.
Bu konuda da vatandaşlara büyük görevler düşmektedir.
Ayrıca, mümkün olduğunca evden dışarıya çıkmamak da bir emniyet supabı olabilir.
Öyle görülmektedir ki Virüsle uzun bir zaman dilimi içerisinde bu dünyada varlık göstereceğiz.
Ta ki bunun tıbben çaresi bulununcaya kadar da tedbiri elden bırakmayacağız.
Bu nedenle, önümüzdeki kış, çetin geçeceğe benziyor.
1 Ekimden sonra, ülkedeki durum. Yeni önlemler karşısında daha da açık şekilde ortaya çıkacaktır.
1 Ekimi bekleyelim.
Dünyayı takip edelim.
Kurallara uyalım.
Efendim, bugün 9 Eylül. 26 Ağustos 1922 ‘de başlayan Büyük Taarruz. 13 gün gibi kısa bir süre içinde, 9 Eylül’de zaferle sonuçlandı. Şimdi, Ege ve Kıbrıs’ta efelenenler. 9 Eylül’ü çok çabuk unutmuşa benziyorlar. Bu efelenenlere, 9 Eylül’ü hatırlatmayı bir görev olarak mülahaza addetmekteyim.