Kanlı Noel’i unutmadık!..

Bundan tam 57 yıl önceydi.

Bundan tam 57 yıl önceydi.
Tarihler 20 Aralık 1963’ü gösterdiğinde Rum saldırıları ilk olarak Lefkoşa’nın Tahtakale semtinde akşam üzeri kadınların üzerlerinin aranmak istenmesiyle başladı.
Olay yerinde bulunan Türkler bu duruma karşı çıkmak isteyince Rumlar kalabalığın üzerine ateş açtı, açılan ateş sonunda Zeki Halil ve Cemaliye Emirali hayatını kaybetti.
21 Aralık tarihinde garantör olarak Türk kesiminden sorumlu olan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Dr. Fazıl Küçük ve dönemin Savunma Bakanı Osman Örek, Yunan İçişleri Bakanı Yorgacis ile konuşmaya geldiğinde Baf Kapısı Polis Karakolu adeta bir seferberlik havası içindeydi.
Türk gençleri 21 Aralık’ta yapılan saldırıyı kınamak istediğinde EOKA tarafından Lefkoşa Türk Lisesi yaylım ateşine tutuldu.
Aynı gün Lefkoşa’da bulunan Denktaş’ın bürosu saldırıya uğradı. Artık EOKA birliklerine Rum milisler de destek vermeye başlamıştı.
Sokak başları tutulmuş ve Türk köylerinde insan avı başlamıştı. Işığı yanan Türk evlerine baskınlar düzenlendi ve cinayetler işlendi. Rum fanatikler, Noel Bayramını Türk halkını öldürerek kutluyordu.
Saldırıların odağında Lefkoşa’nın Kumsal kenti vardı. Rumlar Lefkoşa’yı ele geçirdiğinde Türk dirayeti kırılmış olacaktı.
Dönemin Türk Kuvvetleri Komutanı olan Emekli Tabip Tuğgeneral Nihat İlhan’ın eşi ve çocuklarına adeta bir vahşet uygulandı. İlhan’ın eşi Mürüvet İlhan ve çocukları Murat, Hakan ve Kutsi vahşice Rumlar tarafından öldürüldü.
Rumlar kendi kaderlerine kendilerinin karar vermesi adına Türklerin yoğunluklu olarak bulunduğu Kumsal Kentine saldırmayı düşündüler.
22 Aralık 1963 günü Rum saldırısı başladı. Saldırılarda EOKA’yı Nikol Sampson komuta ediyor ve Rum birlikler sürekli takviye ediliyordu.
Saldırıların başlamasının hemen ardından Yunan yönetici Makarios, Garanti Antlaşmasını tanımadığını açıklayınca Rumlar iyice saldırganlaştılar.
Kent boşaltılmalı ve Türkler güvenli bölgeye çekilmeliydi. 23 Aralık tarihinde Türkiye antlaşmanın garantörü olan İngiliz ve Yunan ortaklarına Kıbrıs’a müdahale için öneride bulundu; fakat müdahale yapılmadı.
Adada bulunan mücahitlerin özverili çalışmalarıyla 24 Aralık tarihinde 5 bin Türk vatandaşı Lefkoşa’nın güvenli bölgelerine taksim edildi.
Rumlar Kaymaklıya saldırdığında genç yaşlı demeden öldürmeye başlamış ve ellerine geçirdikleri yaşlı veya çocuk 550 kişiyi esir almışlardı.
25 Aralık tarihinde Türk tarafı müdahale hakkını kullanmak için harekete geçmiş ve Türk savaş uçakları Kıbrıs semalarında Rumlara gözdağı vermeye başlamıştı.
Makarios hemen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Dr. Fazıl Küçük’ü ve Rauf Denktaş’ı anlaşmak için İngiliz Komiserliğine çağırdı.
Türk hükümeti ile anlaşma masasına oturan Rumlar hem anlaşma sağlarken hem de geri planda Ayvasıl Türklerini öldürüp toplu mezarlara gömmüştüler.
Ayvasıl köylülerinden 21 kişi öldürülerek çukurlara atılmış ve üzerleri kapatılmıştı.
Ayvasıl toplu mezarları BM Müfettişi nezaretinde 14 Ocak 1964 tarihinde açıldı ve bütün dünyaya bildirildi.
İngiliz Komutanların da aracılığıyla “Yeşil Hat” çekildi.
26 Aralık 1963 gecesi ise Türk, Yunan ve İngiliz taraflarınca adaya müdahale kararı alındı.
23 ve 25 Aralık günleri arasında “Kanlı Noel” olarak adlandırılan safhada 200 Türk hayatını kaybederken 475 kişi de yaralıydı.
En vahimi kayıpların akıbeti de bilinmiyordu.
EOKA’ya liderlik yapan Sampson daha sonra basına yaptığı açıklamada emri Yunan hükümetinden alarak uyguladığını bildirdi ve “Kanlı Noel”i zafer olarak nitelendirdi.
Rum saldırılarının ardından 18 bin 667 Kıbrıslı Türk, 103 köyü boşaltmak zorunda kaldı.
Barış Gücü ve mücahitlerin nezaretinde bulundukları bölümleri boşaltan Türkler'in BM kayıtlarına göre Lefkoşa’da 39, Girne’de 7, Baf’da 49, Larnaka’da 21 ve Magusa’da 21 olmak üzere 137 köyü zarar görmüştü.
1963 tarihinde başlayarak 1964 yılında sonlanan Rum saldırılarında toplam 364 Kıbrıslı Türk hayatını kaybetti.
Tüm bunlar niye anlattık?
Bugünlerde nasıl geldik unutmayalım diye anlattık.
Şehitler haftası diye kuru birkaç demeçle geçiştirdiğimiz o günleri gelecek nesiller bilsin diye yazdık.
Bu toplumun bu acıları bir daha yaşamak istemiyor. Ancak yaşadığı o kayıpları da hiç unutmuyor. O yüzden Kanlı Noel’in ne unuttuk. Ne de unutulmasına izin vereceğiz. Dost düşman bunu herkes böyle bilsin.
Bu haber 10336 defa okunmuştur

:

:

:

: