Biyoteknoloji için geç kalınmamalı

Bazen bir şeyi yazmak çok zordur...

Bazen bir şeyi yazmak çok zordur... Üzerine basa basa da yazsanız, eğer yazılacak konu bilimsellik barındırıyorsa daha da zordur... Örneğin ‘Biyoteknoloji’ konusu da böyle... Türkiye’de maalesef birçok şeye sadece ülke içinden ve forma aşkı gibi bakıldığı için dünyada değişmekte olan birçok şey sanki ıskalanıyor... Üç, dört katlı bir binada en fazla bin kişinin gece gündüz laboratuarlarda çalıştığı bu firmalarda ne yapılıyor, kar etmeyen bu firmaların değeri niye milyarlarca dolar... Anlatmak, yazmak kolay değil... Sars-CoV-2virüsüne karşı aşı çalışmasında ilk ipi göğüsleyen‘BionTech’ de bir biyoteknoloji firması...
* * * *
Alman ilaç firması Boehringer Ingelheim, biyoteknoloji şirketleri Amal Therapeutics ve Vira Therapeutics'ten sonra İsviçreli biyoteknoloji şirketi NBE Therapeutics'i 1,18 milyar Euro’ya satın aldı. Basel'deki NBE, antikor-ilaç konjugatları adı verilen yeni kanser tedavilerinde uzman... Şirketin geliştirdiği ilaçı şu anda klinik denemelerinde ve meme kanseri ve diğer katı tümörlerde kullanım için test ediliyor. Alman Bayer, ABD'li biyoteknoloji firması Asklepios BioPharmaceutical Ekim ayında 4 milyar dolara aldı... Bu firma gen terapisi konusunda çalışıyor... Bayer, bu firmayı alarak gelecekte gen terapisinde dünyada lider bir konumda olmak istiyor...
* * * *
Pfizer, bir süre önce ABD’li özel bir biyoteknolojişirketi Bamboo Therapeutics’i bir milyar dolara satın aldı. Bu şirket bazı nadir hastalıklar için gen terapileri üzerine uzman... Nadir hastalıklar, tüm hastalıkların en ciddi olanları, dünya çapında çoğu çocuk 350 milyon hastayı etkiliyor... İngiliz-İsveçli ilaç üreticisi AstraZeneca, birkaç gün önce ABD'li biyoteknoloji grubu Alexion'u tam 39 milyar dolara satın aldı...
* * * *
Listeyi uzatmak, hatta sayfalarca yazmak mümkün... Bu biyoteknoloji firmaları yıllardır zarar ediyor ama tıpta geleceğin temelini hazırlıyorlar... Yıllardır zarar eden biyoteknoloji firması BionTech’in kurucuları arasındaki Prof. DR. Uğur Şahin bugün ‘En zengin Türk’ olduysa bu bir günde veya ayda olmadı... BionTech’in borsa değeri şimdi iki haneli milyar dolarlar... Yıllardır kanser tedavisinde kişiye özel aşı üzerinde çalışıyordu eşi ve ekibiyle... Alman milyarder ikizler yıllardır destekliyordu Prof. Dr. Şahin/Özlem Türeci ve ekibini...
* * * *
Biyoteknolojiye bu kadar yatırım yapan firmalar, kişiler veya fon şirketleri yatırımlarını benzin istasyonlarına, alışveriş market, restoran zincirlerine, otomobil bayiliğine vesaireye yapabilirlerdi... Ama yapmadılar... Biyoteknolojik ilaçlar/aşılar canlı organizmalar ile üretiliyor... Geliştirmek için ileri teknoloji gerektiriyor... Sentez kimyasıyla üretilen klasik ilaçlara göre farklı... Türkiye’de de biyoteknoloji hızla geliştirilmesi gereken bir alan...
* * * *
Dünyada en çok satılan 100 ilacın 48’i artık biyoteknolojik ilaçlar... Bu ilaçların pazar büyüklüğü dünyada 220 milyar doları buluyor. 2025’te 700-800 milyar dolar olabilir diyorlar... 2030’da biyoteknolojik ilaçların payının yüzde 80’i bulacağı tahmin ediliyor şimdiden... Bunu şimdiden görüp harekete geçmek gerek... Türkiye’de de Tuzla’da Biyoteknoloji Vadisi kurulacakmış... Yerli koronavirüs aşısını üretecek Koçak Farma da yer alacakmış burada... Hayırlısı diyelim...
* * * *
Covit-19 salgının ikinci dalgası çok sert vuruyor... Koronaya karşı savaşta cephenin en ön saflarında mücadele edenler yoğun bakım başta olmak üzere tüm sağlık personelidir. Bir çok kişi hayatını bu fedakar insanlara borçlu... Onlara teşekkür etmeyi de unutmayalım...

Bu haber 3030 defa okunmuştur

:

:

:

: