Amaç Kıbrıs Türk halkını Rumun insafına terk ettirmek ve adayı Türkleşsizleştirmek

İngiltere Dışişleri Bakanı Raab’ın adaya yaptığı ziyarette. Hem kuzey, hem de güneye çantasında getirdiği yeni İngiliz planını sundu. Haber Politis Gazetesinde çıktı. Plan toplam 8 maddeden oluşuyor.

İngiltere Dışişleri Bakanı Raab’ın adaya yaptığı ziyarette. Hem kuzey, hem de güneye çantasında getirdiği yeni İngiliz planını sundu. Haber Politis Gazetesinde çıktı. Plan toplam 8 maddeden oluşuyor.
Birinci madde egemen toplumlardan bahsediyor. İki egemen toplum federasyonu oluşturacak. 1960 anlaşmalarında olduğu gibi oluşturulması ile birlikte, AB ve BM doğal üyeleri olacak. 1960’ta taraflar anlaşmaları imzalayıp, referanduma gidilmeden, Cumhuriyet uluslararası niteliğe bürünerek yaşamaya başlamıştı. İngiliz planında 1960 ‘a atıfta bulunduğuna göre ve anlaşmanın her iki halk tarafından referanduma gitmesinden bahsedilmemesi karşısında. İki halkın oyuna sunulmadan, kapalı kapılar ardında işi bitirme amaçlanmaktadır.
Egemenlik halklara mahsus bir kavramdır ve güçle elde edilen bir haktır. Toplumların egemenliği olamaz. Ancak azınlık haklarına sahip olurlar. Kıbrıs Türk’ü egemenliği için çok bedeller ödeyerek bu hakkı elde etmiştir.
Bu plan da toplumsal egemenlikten bahseden Coni planı. Planın 3’cü maddesinde Kıbrıs Türkü için azınlık statüsünden bahsetmektedir.
Md. 3 . Yasama organı ( Meclis ) 36 temsilciden oluşacak. 24 Rum 12 Türk. Azınlık olan taraf için çeşitli veto mekanizmaları oluşturulacak.
Bu planın 3’cü maddesinde açık açık yazıyor. 12 temsilci ile Türk tarafı oluşacak olan bu federasyonda azınlık olacak. Ben bunu şu şekilde algılıyorum. Coni, Kıbrıs Türk Halkını, çoğunluk olarak kabul edilen Rum’a, yama yapmaktan başka iş peşinde değildir.
Toplum devletçikleri olarak uluslararası kuruluşlara üye olabilecekler. Fakat oy kullanamayacaklar. Yetkiyi merkezi hükümetlere bırakacaklar. Oy birliği olmazsa, Kıbrıs Federal Devleti çekimser oy kullanmış olacak. Toplum devletçiklerinin uluslararası anlaşma hakkı olmayacak.
Planın 6’cı maddesi ise. Kıbrıs Adasından Kıbrıs Türk Halkını temelli olarak çok kısa bir zaman dilimi içerisinde ortadan kaldırma planı ihtiva etmektedir ki planın havuç politikası burada saklıdır.
Anlaşmanın imzalandığı andan itibaren, Türk ordusu çoğu bölgeden çekilecek. Türkiye bunun ardından tek taraflı adaya müdahale hakkını geri çekecek. 10 yıl boyunca garantiler devam edecek ve sonunda tüm askerler çekilecek. Garantiler 10 yıl kağıt üzerinde devam edecek, fakat Türkiye’nin tek taraflı müdahale hakkı olmayacak. Sonunda tüm askerler geri gidecek. Bu madde garantör Türkiye için geçerli. Garantör Yunanistan ve İngiltere için tek bir kelam yok. Coni’nin üslerindeki askerlerden hele hiç kelam yok.
Bu maddeden algıladığım. Bölgesel güç haline gelen Türkiye’den çekinen İngiltere. İkinci Dünya Harbinden sonra, Orta Doğuyu ABD’ye kaptırması nedeniyle, bölgede etkinliğini yitirmişti. ABD’nin günümüzde bölgede etkisizleşmesi ile birlikte. Bölge gücü haline gelen Türkiye’ye gem vurarak. Tekrar eski günlere dönmenin hayali ile planlar üretmektedir. Eski günleri hayal eden İngiltere karşısında, eski Türkiye yok. Bunu görüyor görmesine de Nasrettin Hoca’nın göle maya çalması gibi uğraşlarına devam ediyor.
Planın 7 ‘ci maddesinde ise. Kapıların arkasında halktan gizli olarak yapılan ve zamanın Türk Lideri Sn. Akıncı ile Anastasiadis arasında mutabakata varılan toprak tavizlerini de öğrenmemiz açısından yararlı olmuştur. 7’ci maddede Sn. Akıncı ile Anastasiadis efendinin mutabakata vardığı toprak tavizinde. Maraş ve Güzelyurt da dahil %28. 2 – % 29. 2 coğrafyanın Rumlara verilmesi.
Planın maddeleri irdelendiğinde ortaya çıkan acı gerçek.
Türkiye ilk etapta, tek taraflı müdahaleden alı konulacak. Garantiler 10 yıl sonra ortadan kalkacak ve Türkiye’nin ada ile hiçbir bağı kalmayacak.
Kıbrıs Türk Halkının bekası. Çoğunluk olan Adadaki Rumların ve destekçileri olan Yunanistan’ın insafına terk edilmesidir. Coninin hazırladığı plan, biz diyoruz ya 74 öncesine kesin dönüş olamaz diye. Tam bunun aksi 74 öncesine geri dönüşün müjdesi, Rum tarafına verilmektedir.
İngiltere demokrasinin beşiği denir. Bununla öğünür. Bu plan taraflarca imzalanarak yürürlüğe girecek bir plan. Taraflar kim? Üç garantör, BM ve AB. Adadaki iki halkın referandumundan bahis yok.
“1960’ daki gibi “ deniliyor.
1960 ‘da plan bir NATO planı idi. Üç yıl yaşatıldı.
Plana Kıbrıs Türk tarafı, sert tepki göstererek kabul edilmez bir plan olduğu açıklaması yapıldı.
İngiliz planı. Kıbrıs Adasını Türkleşsizleştirmekle eş anlamlı bir plan.
Bu plandan benim algıladığım bu.
Ya sizlerin algıladığı ?
Bu haber 4641 defa okunmuştur

:

:

:

: