Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Olgun Amcaoğlu dün hem Meclis’te hem de Star Kıbrıs’a yaptığı açıklamalarda pazartesi günü 12. Sınıflar için başlayacak seyreltilmiş yüz yüze eğitim için önemli mesajlar verdi.
Geçtiğimiz günlerde 32 okul müdürü ile bir toplantı gerçekleştirdiklerini ve 12. Sınıflar için seyreltilmiş eğitim kararını öyle aldıklarını belirten Amcaoğlu, “1600 tane çocuğumuz üniversite sınavlarına katılacak. Mezun olurken, sağlıklı bir mezuniyet sağlanmalıdır… Her okul bu süreci kendi içerisinde belirleyerek, bakanlığın verdiği yetkiyle sonuçlandırmalıdır” dedi.
Amcaoğlu’nun önderliğinde milli eğitim bakanlığının oluşturduğu takvime göre hedef 29 Mart tarihinde öğretmenlerin ve personelin PCR testleri yaptırılacak. 5 hafta içerisinde seyreltilmiş eğitim ile bitirme sınavlarını yapılarak, sağlıklı bir şekilde öğrenciler üniversite sınavına hazırlanacak.
Bu arada tüm bu yol haritasının Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi ile ortak belirlendiğini de ekleyelim.
Yumurta küfesini omuzunda olan Milli Eğitim Bakanı, gençlerin gelecek kaygısı ve ailelerden gelen baskıyla elinden geleni yapıyor.
Üniversite sınavı öncesinde gençlerin bir yıl daha kaybetmemesi için tüm çabayı gösteriyor.
Peki sendikalar ne diyor?
Öğretmen sendikaları “Aşı yoksa eğitim de yok” diyor.
Sendikalar yaptığı yazılı açıklamada “Yüz yüze eğitimden yanayız ama defalarca her platformda söylediğiniz gibi eğitim çalışanlarının aşılanması yapılmadan, görevimizi uzaktan eğitim olacak şekilde sürdüreceğiz” diyerek bakanlığın kararına direniyorlar.
8 bin 754 kişi aşılanmadan okulların açılmayacağını söyleyen öğretmen sendikasına seslenen Amcaoğlu ise haklı olarak şu soruyu soruyor:
“Elimizde olmayan bir aşı için tartışma yaratırsak, 12’nci sınıfları nasıl mezun edeceksiniz? Lütfen olmayanı söylerken, ne olacağını da söyleyin de buna göre hareket edelim…”
Doğru söze ne denir…
Peki veliler ne düşünüyor?
Star Kıbrıs bugün birinci sayfasında üç okulun aile birliği başkanlarına mikrofon uzattı.
Onların da tek isteği, 12. sınıfta geleceklerini belirleyecek üniversite sınavına hazırlanan çocukların önümüzdeki birkaç haftayı en verimli şekilde geçirmesi…
Ancak bu masum istek bile sendikalar tarafından politik bir kavgaya çekilmek isteniyor. Kimse gençlerin geleceğiyle oynayamaz. Kıbrıs Türk toplumu bunu hak etmiyor. Bizden söylemesi…