Zil takıp oynayalım mı

Avrupa Birliğinin ilgili birimi, Hellim veya Halloumi veya her iki ismi de, adanın bir üretim gıda maddesi olarak tescil etti.

Avrupa Birliğinin ilgili birimi, Hellim veya Halloumi veya her iki ismi de, adanın bir üretim gıda maddesi olarak tescil etti.
Bu ne demek ?
Hellim, bundan böyle Kıbrıs adasının bir üretim malı olarak dünya ticaret literatürüne girdi ve yer etti.
Bu karar, güneyde hellim üreticilerini memnun etmiş olacak ki hellimle ilgili olarak yapacakları protesto nitelikli eylemelerini, iptal ettiler. Demek ki karar, güneydeki hellim üreticilerini tatmin etti ki bu eylemlerinden vaz geçtiler.
Bu konuda bizde belirli çevrelerden iyimser havalar estirildi, o kadar. Esas olan hellim üreticilerinden bu konuda beklenen herhangi bir açıklama, memnuniyet veya memnuniyetsizlik gelmedi.
Kıbrıs Türk Hellim üreticilerini bu alınan karar gerçekten tatmin etmiş midir ?
Karar, hellimin Kıbrıs adasına özgü bir besin maddesi olduğunu ve adada üretilip başta AB ve dünyaya ihraç edilebileceğini tescil etti.
Hellim üretimi adada yapılacak bir ameliye olarak kayıt altına alındı.
Buraya kadar tamam.
Bundan sonra KKTC’de üretim yapan hellim üreticilerinin ürettikleri hellimleri nasıl ihraç edebilecekleri meselesi ortaya çıkıyor.
Muhtemelen AB’nin ilgili birimleri bunu da açıklayacak ve adada tek tanıdıkları devlet olarak GKRY kanalı ile ihracına karar verecek.
Nasıl mı ?
Patates ihracatında olduğu gibi.
KKTC’de üretilen patatesin, güneyden ihracının akıbeti ne oldu ise Hellimi de bekleyen akıbet o olacak.
Yani, açıkçası Kuzeyde üretilen hellimin ihracının insafı yine Güneydekilerin iradi isteklerine bırakılıyor.
Bin bir bürokratik engeller çıkarılarak, hellimler buz dolaplarında yıllanmaya bırakılacak.
Her halde gidilecek köyün minareleri, Rum hellim üreticilerine gösterilmiş olacak ki hellimle ilgili eylemden vaz geçtiler.
Hellim ve diğer ihraç kaynaklı tüm ürünlerin ihraçları, KKTC limanlarından gerçekleştirilmez ise hellimin tescil edilmiş olmasının hiçbir kıymeti harbiyesi olmaz.
İhraç konusunda da Güneyden hiçbir umut beklenmesin. Güneyde Camilere yapılanlardan sonra, Güney komşularımızın kafalarının değişmediği açık ve seçik görülüyor.
Dolayısı ile Türk tarafının yeni tezi olan, egemen eşitliğe dayanan bir çözüm. Bu konularda da bir hayli önem kazanmaktadır.
5+BM gayri resmi konferansına, artık sayılı günler kaldı.
Onun öncesinde, gözle görülür bir şekilde AB ve ABD’nin Türkiye üzerindeki baskıları yoğunlaşmış vaziyette.
Kıbrıs Türk Halkını, bütünüyle güneye yamalayarak. Türk hellim üreticilerinin de ihraç sorunlarını böylece kendilerine göre çözmüş olacaklar.
Dolayısı ile 5+ BM gayri resmi toplantısı, Kıbrıs Türk Halkı açısından her alanda çok önemlidir.
Egemen eşit halkların oluşturacağı bir yapı ile Kıbrıs Türk Halkının tüm hakları sağlanmış ve garantilenmiş olacak. Buna hellim de dahil.
Dolayısı ile AB’nin hellim kararının, hellim üreticilerimize bir zafer edası ile anlatılması, hiçbir şeyi değiştirmemektedir.
İcazet ile ticaret mümkün değil.
Bunu patateste gördük.
AB’nin vaatlerinin hepsinin fos çıktığını da gözlemledik.
Kıbrıs Türk Halkı, 63’ten beri ambargolarda dünyaya tutunma mücadelesi vermektedir.
Bunca yıl sonra, bunun, egemenliğinin tanınması ile mümkün olacağını anlayarak. 5+BM gayri resmi zirvesine bu tezle gidiyor. Bu tez, Kıbrıs Türk Halkının can simididir.
Buna sıkı sıkı sarılmak zorundadır.
Bu haber 6029 defa okunmuştur

:

:

:

: