UBP Genel Sekreterliği, YDP Kurultayı, Korona salgınında artan vaka sayısı, Bakanlar Kurulunun pek değişikliğe uğramayan Sağlık Üst Kurulu tavsiyelerinde almış olduğu kararlar, Turizm emekçilerinin ve 6 sendikanın grev kararları geçen haftaya damgasını vurdu. Yoğun gündeme rağmen halkımızın en çok beğendiği siyasi kararlardan bir tanesi gösterilen ciddi insiyatif oldu. Trafik ve yollar konusunda ölümlü kazaların olduğu yerlerde ışıklandırma ve yol güzergahlarında genişletme çalışmalarının Ulaştırma ve Bayındırlık Bakanı Sayın Resmiye Canaltay tarafından başlatılması oldukça beğenilen ve takdir gören ve önemlisi cezai müeyyide olarak alkollü araç kullanan sürücülerin ehliyetlerinin elinden alınacağı kararlılığının açıklanmış olmasıdır. İşin içine sürücü belgesi ruhsatlarının iptal konusunun girmesi bundan sonraki süreçte oldukça dikkatli ve kurallara uygun sürüş yapılmasında ailelerin rahat bir nefes almasını sağlayacaktır. UBP ‘ nin Genel Sekreter seçimi yapılmış olması hafta sonunun önemli bir hadisesi idi. Seçilen yeni genel sekreterin Oğuzhan Hasipoğlu ‘nun zor bir süreç yaşayacağı aşikar nedeni ise seçimi kazanamaması halinde yapacak bir çok görevi olduğunu, yaptığı açıklamalar ile belirtmiş olması ve halkın kendini “Genel Sekreter” olsun diye seçmediğini belirtmiş olmasıdır. Şimdi seçilmiş bir genel sekreterdir ve partinin ileriye taşınması için çalışması gerekendir ve kendisine ayak bağı olabilecek diğer bütün görevlerini bırakması gerekecektir. Oğuzhan Hasipoğlu önemli bir görevi üstlenmiştir bu durumda, avukatlık görevini bundan sonraki kurultaya kadarki kısa dönemde parti içi faaliyetlerde sürdürmesi gerekecektir. Cumhurbaşkanı Sayın Ersin Tatar’ın görüşmeci heyetindeki yerini nasıl muhafaza edeceği de halkın zihnini meşgul eden ve sorulan sorular arasındadır. Bilindiği üzere Oğuzhan Hasipoğlu’nun siyasi geçmişinde hükümetin kurulması aşamasında Sayın Saner’den Dışişleri Bakanlığı beklentisi olduğu ve kırgınlığı nedeni ile uzun zaman televizyon kanallarından gelen teklifleri geri çevirdiği kendi söylemleri arasındadır. En önemlisi KKTC Cumhurbaşkanı adayı olabileceğini, çıktığı bir televizyon programında ifade etmiş ve önceliği eğer aday olur ve seçilirsem; “Son Cumhurbaşkanı olacağım “ demişti. Kendisi Cumhurbaşkanı adayı o günün koşullarında belki olmamıştır ama Cumhurbaşkanı danışmanı sıfatı ile şimdi “ Başkanlık sistemi” demek ki yarım adamızda yeniden gündemde olacaktır. Bu konuda muhalefet partilerinin duruşu ve tavrı ne olacağı sorusuna cevapları ve tutumları beklenen cevaplar arasında olacaktır. Seçim ve Halk Oylaması Yasasında değişiklik konusunda Mecliste temsiliyeti olan siyasi partilerin kararı ne olacaktır meselesi diğer önemli bir sorudur. Oğuzhan Hasipoğlu ‘nun genel sekreter olması yeni bir dönem açacak ve UBP Kurultay çalışmalarının önü açılacaktır ve kurultay tarihi belli olacaktır diye sosyal medyada görüş belirtenler vardır, UBP Genel Başkanı Ersan Saner ise konu ile ilgili her soruya verdiği cevap UBP kurultayının en geç Ekim ayı içerisinde yapılacağını basın önünde tekrarlayandır. Haliyle insan bir an düşünüyor ve diyor ki erken seçim hükümeti kurulmuş ise ve Ekimde UBP kurultayının yapılması yasal zeminde belli ise neden Kurultayın önü kapalı olsun!!! Ancak bu salgın döneminde yapılan her hareketliliğin sağlık açısından bir bedeli olacağı unutulmamalı,mali külfetin de dikkate alınarak genel seçimin, vakti zamanında yapılması mutabakatı 49 milletvekili sayesinde bir an önce sağlanmalıdır. Mümkün mü ? Hayır değildir! Şimdi adı icraat hükümeti değil erken seçim hükümeti olan iktidarın, asli görevlerini yapmaları sendika hükümet ilişkilerine bir ayar verme zamanıdır. Bu arada halka müreffeh bir yaşam tarzı sağlanmalıdır. Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Sayın Narin Şefik’in Haziran ayında bir milletvekili için yapılması gereken ara seçim ile ilgili hatırlatmaları da dikkate alınmalıdır. Öte yandan YDP Kurultayını dikkatle izledik, iki adaylı bir seçimin yapılması ile adaylar arasında ilginç aytışmalar da olduğu hoş bir atmosfer yarattı. Ne diyor Sayın Bertan Zaroğlu yorgunluğumu kazanarak atacağım! peki Sayın Erhan Arıklı, o da Galatasaray maçı için daha çok heyecan duyuyorum işte böylesine bir siyasi ortam ve özgüven çatışması. Sonuçta kazanan mı ? Galatasaray için heyecan duyan Sayın Erhan Arıklı oldu, kendini tebrik ediyoruz. Merakımız bundan sonraki süreçte siyasetin cilvesi nelere kani olacak. Göreceğiz...