Fileleftheros gazetesinde yer alan habere göre, AKEL Merkez Komitesi ofislerinde gerçekleştirilen görüşmede, Stefanu muhataplarına, Türk tarafının Maraş’la ilgili yaptığı açıklamaların “BM Güvenlik Konseyi kararlarını bariz ihlal ettiği, buna paralel olarak Kıbrıs’ın yeniden birleşmesi ile Kıbrıs sorununun çözüm perspektiflerini de sabote ettiği” iddiasında bulundu.

Türk faaliyetlerinin uluslararası toplum tarafından açık ve esaslı bir şekilde kınanması gerektiği iddiasında da bulunan Stefanu, “bu faaliyetlerin işgal gücünün Kıbrıs’ın nihai bir şekilde bölünmesine ilişkin stratejisine dahil olduğunu” öne sürdü.

“AKEL’in hiçbir zaman iki devlet çözümünü kabul etmeyeceği gibi, Kıbrıslı Türkler ve Rumlar olmak üzere halkın tümü için tehlike kaynağı teşkil eden işgalci-bölücü statükoyla uzlaşmayacağı” iddiasında da bulunan Stefanu, “Kıbrıs müzakerelerinin üzerinde hemfikir olunan temel ve çerçevede Crans Montana’da kaldığı yerden yeniden başlamasının, tehlikeli gidişatı durdurabilecek ve geri çevirebilecek yol olduğunu” iddialarına ekledi.