Gezici anketi sonuçları tartışılsa da toplumun beklentileri noktasında önemli veriler ortaya koyuyor.
Halkın şu anki en büyük sorununun ne olduğuna ilişkin dağılım incelendiğinde yüzde 40 sağlık sorununu, yüzde 26,13’ü işsizlik sorununu, yüzde 51,16 ise pahalılık sorununu işaret ediyor.
Ancak pahalılığa ilişkin nedenler konusunda iktidar partisi UBP cezalandırılmış görülmüyor.
Nitekim araştırmaya katılan KKTC Halkı’nın olası bir milletvekili seçiminde kime oy vereceğine ilişkin dağılım incelendiğinde yüzde 36.3’ü UBP’yi işaret ediyor.
Gezici’nin araştırmasına göre, “Partisinin oy oranı yüzde 2 civarında artı eksi hata oranıyla yüzde 3 civarında oyu var” dediği Bertan Zaroğlu’nun UBP’ye katılımı da UBP için önemli bir avantaj.
Zaroğlu’nun UBP’ye katılımı ile yüzde 40’lar seviyesini zorlayan UBP, tek başına iktidar hedefine ulaşacak mı? Bu elbette sürpriz bir biçimde partilerin biri baraj altında kalırsa mümkün olabilir.
Onu elbette 23 Ocak akşamı göreceğiz.
Ancak ülkede yapılan tüm eleştirilere rağmen muhalefetin güçlenemediği de şu anda net bir gerçek.
Halk yaşanan tüm sorunlara rağmen çare olarak yine UBP’yi görüyor.
UBP'nin iktidarda bulunduğu son dönemlerde yaşanan pandemi ve ciddi ekonomik olumsuz
gelişmelere rağmen 2018 seçimlerine göre oylarını koruyabilmesi bunun en somut göstergesi.
Gezici’ye göre UBP çok ciddi ve dinamik örgütsel yapısıyla, iktidara en yakın parti olarak görülmekte. Bu da partiyi çekim noktası olarak tutabiliyor.
Gezici anketi aslında bize 23 Ocak seçimlerine doğru iktidarın yanı sıra, muhalefetin de şapkasını önüne alarak düşünmesi gerektiğini gösteriyor.
Yaşanan bunca olumsuzluğa rağmen halkın adres olarak yine UBP’yi görmesi, “Bu sorunları yine UBP çözer” anlayışıyla UBP’ye yönelmesi önemli bir tespittir.
Peki muhalefet yaşanan onca olumsuzluğa rağmen neden hala çözüm adresi olamıyor? Bence bütün muhalefet partileri bu sorunun yanıtı üzerine kafa yorup politika geliştirmeli.
Aksi halde yine seçim döneminde sadece havanda su döverler. Bizden söylemesi…