Yüksek Seçim Kurulu, 23 Ocak 2022’de yapılacak Milletvekilliği Erken Genel Seçimi ile ilgili Lefkoşa, Gazimağusa, Girne, Güzelyurt, İskele ve Lefke İlçelerine ait Sandık Seçmen Listeleri’ni askıya aldı. Adayların ilçelere göre ve siyasi partilere göre isimlerini yayımladı. Seçmenlerin kontrolü gerekir. “Adayları başvuru sırasında göre ilan eden YSK’nın on numaralı duyurusuna göre seçimde, sekiz partiden 400 aday yanında beş de bağımsız aday yarışacak” belirlemesi haberlere düşendir. Bütün ilçerden belirtilen adaylara itiraz hakkı da tanınmış olup adaylar YSK tarafından geçici olarak ilan edilmiştir. 405 aday her biri bir aile olduğuna göre seçimlerdeki kalabalık ortam ve heyecan hareketlilikte tavan yapacaktır. Köşe yazarı olarak yazımı yazarken halen UBP’den Girne Milletvekili olan kendi oğlum Dr.Özdemir Berova’nın adaylığı ve seçime girecek olması bir anne olarak seçimleri daha yakından incelemek hassasiyetini bana vermektedir. Objektif bakış açım ise bilinendir. 23 Ocakta yapılacak seçim sonucunda KKTC Meclisi için 50 Milletvekilinin seçilmiş olması ile siyasi partiler çıkardıkları milletvekili sayısı ile Meclisteki koltukları paylaşacaktır. Seçim ve zorlu bir sayım sonrası sandık kurul başkanı ve üyerince imzalanan oy pusulalarının ve oy sayım cetvellerinin sonucu sandıktan çıkacak YSK ilanı ile kazanan milletvekili ve hangi partiden olduğunun belirlenmesi ile rakamlar ile hükümet modeli belirlenecek olması hakikatidir. Toplumun artık tahammülü kalmamıştır ve hükümet kurulurken naz çalım çekecek hali kalmamıştır. Her gün de erken seçim olmayacağı aşikardır. Halkımız için temennimiz UBP Genel Başkanı Sayın Faiz Sucuoğlu’nun dediği gibi istikrarın sandıktan çıkmasıdır.

Dünyadaki kötü durum, salgın derken dövizdeki kriz sorunu, sıkıntı, üzüntü kaygı tasa gibi bir açılımla karşımızdaki gerçek oluyor. Halkımızın döviz borcu derken müteselsilen gelen pahalılık ile direnme gücü gittikçe zayıflamaktadır. Kirada oturan vatandaş dardadır . Döviz borcu olan insanımız inanılmaz derecede tedirgindir.

2021 yılının son günlerine yaklaştığımız bu günlerde bir çok problem içerisinde yılın özetinde, sorunların yumağında yuvarlanıp giden yıpranmış bir Kıbrıs meselemiz de var. Ama bilinen tek gerçek bu derdin hepimizin ortak gailesi olduğudur. Ve artık federasyon denen çözüm modeli geçerliliğini yitirmiştir. Halledilemeyen çözümün Güneydeki sebepleri de paylaşıldığı sürece halkımız konunun daha çok bilincinde olacaktır. Döviz krizi ve zamlı fiyatlar sabah vatandaşımızın kapısını açtığı anda soğuk bir rüzgar gibi yüzüne vurmaktadır. Tek çare para biriminin Avro olması değildir. Halkımıza bu hususta umut pompalayan özellikle CTP ‘nin yanlış propaganda yaptığı ise bilinmekte ve halkımız arasında rağbet görmemektedir.

Konulara yaklaşımda, esastan uzaklaşırsak kendimizi ülke gerçeklerinden soyutlarız. Ne mi yapmalıyız? Her birey diğerine hangi konuda yardımcı olabilirse olmalı ve elinden geldiğince gerekli yardımı yaparsa ,olduğu noktadaki çizgiden doğruya daha dik yürüyecektir. İşte bu çizginin doğrusunda olabilmek önem arzeder olmuştur. Siyasi parti liderlerinin ve akil insanların bu zamandaki performansı dikkate alınmalı ve seçim bildirgeleri okunmalı kısa ve öz anlatımda halk, yani seçmen nezdinde bellekte yerini almalıdır. Güne söz mü? “Yeteri kadar nedeniniz varsa, her şeyi yapabilirsiniz.”