Almanya, Ukrayna'ya istediği tüm silahları vermeli mi… Yoksa bu sadece daha fazla acıya neden olacak bir savaşı uzatır mı… Bu ve benzer sorular şimdi Almanya’da alevlenen tartışmanın argümanları… Alman halkı kelimenin tam anlamıyla ikiye bölündü… Bir tarafta Ukrayna’ya ‘ağır silahların‘ verilmesine karşı çıkanlar, diğer tarafta ağır silahların bir an önce sevk edilmesini isteyenler… Ekranlardaki tartışma programları, gazetelerin yorumları bu bölünmeyi enine boyuna ele alıyor…
* * * *
Tartışma, 29 Nisan’da 28 entelektüelin şansölyeye gönderdiği bir açık mektupla alevlendi… Açık mektupta şansölye Ukrayna'ya ağır silahlar göndermemeye, nükleer tırmanışı, yeni bir dünya savaşı tehlikesini önlemek için her şeyi yapmaya çağrılıyor…
* * * *
İkinci mektup ise başka bir grup tarafından 4 Mayıs’ta yayınlandı. İkinci açık mektupta Rusya‘nın zaferini önlemek için Federal Meclis'in kararlaştırdığı Ukrayna'ya ağır silah teslimatını bir an önce gerçekleştirmesi isteniyor. Şansölyeye gönderilen açık mektupta nükleer bir tırmanış tehlikesine ancak güvenilir bir caydırıcılık ile karşı konulabileceği vurgulanıyor…
* * * *
Birbirine zıt iki görüş… Hangi tarafın haklı veya haksız olduğunu söylemek kolay değil… Toplumlar karşılaştığı salgın, savaş, iktisadi çöküş gibi büyük olayların gidişatı, kısa, orta veya uzun vadeli sonuçlarını kestirmeye çalışırlar… Tahminlerde bulunmaya çalışırlar… Ancak kötü zamanlarda yapılan tahminlerin yanılma olasılığının yüksek olduğunu söylüyor bilim insanları…
* * * *
8 Mayıs, dünya savaşının bitişinin 77. yıldönümüydü. Ukrayna’daki savaş 73 gündür devam ediyordu… Şansölye Olaf Scholz da üçüncü kez ulusa seslendi… Silah teslimatı ve yaptırımlar için dört kriterini işaret etti… /Her şeyi müttefiklerimizle yakın işbirliğiyle yapıyoruz / kendi savunma kabiliyetimizi korumaya özen gösteriyoruz / Kendimize Rusya'dan daha fazla zarar veren hiçbir şey yapmıyoruz / NATO'nun savaşa dahil olmasını sağlayacak hiçbir karar almayacağız/
* * * *
‘İlk kez bir savaş bölgesine geniş ölçekte silah gönderdik‘ diyen şansölye hemen ekliyor … ‘Ağır teçhizatı da dikkatli bir şekilde göz önünde bulundurarak devam edeceğiz…‘ Şansölye, böylece devam eden tartışmalarda bir taraftan yana tavır almak yerine bir orta yol izlediği izlenimi yaratıyor… Bunu da ‘Bu konuları yoğun bir şekilde tartışıyor olmamız güzel… ‘ diyerek bu izlenimi veriyor zaten…
* * * *
Alman politikacılara retorik dersleri veren siyaset bilimci Moritz Kirchner, 'Şansölye Scholz'un gerçekten yanıtlamadığı durumlar var… Bazen de o kadar çok konuşur ki cevabını bile duymayız. Buna yeniden tanımlama denir. Dolambaçlı cevaplar verdiği durumlar var, bu yüzden cevap aslında tam ortada, ama gerçekten fark etmiyorsunuz‘ diyor…
* * * *
Şansölye ‘ağır silah‘ tartışmalarına ‘Birinin veya diğerinin talep ettiği şeyi yapmıyoruz. Çünkü göreve başlarken Alman halkının zarar görmesini önlemek için yemin ettim‘ diyor… Sanırım bu cevap herkese yeter… Şansölye göreve başlarken Anayasa’nın 56. Maddesi‘ne göre yemin eder… Yemin şöyle… ‘ Enerjimi Alman halkının refahına adayacağıma, onların yararını artıracağıma, onları zararlardan koruyacağıma, anayasayı ve federal yasaları koruyacağıma ve savunacağıma, görevlerimi vicdanen yerine getireceğime ve herkese adaleti yerine getireceğime yemin ederim. . Allahım bana yardım et.‘