Nihayet o cesur kararlar alınıyor

16 Mayıs 2022 tarihli Star Kıbrıs gazetesinde, Meclis Ünal Üstel hükümetinin programını görüşürken “Kıbrıs’ın IRON MAN’a ihtiyacı var” diye yazmıştık.

16 Mayıs 2022 tarihli Star Kıbrıs gazetesinde, Meclis Ünal Üstel hükümetinin programını görüşürken “Kıbrıs’ın IRON MAN’a ihtiyacı var” diye yazmıştık.
Zira ülkeyi zorlu bir süreç bekliyordu. Bu zorlu süreci atlatmak için ülkenin Ünal Üstel’den beklediği tam bir liderlik sergilemesiydi.
Bunca yıldır meseleye sadece Sarayönü’nden baktığı için sorunlarını çözemeyen ülke siyasetçilerinin, cesur kararlar alması artık şart olmuştu.
Dünyada da geçmişte böyle dönemler yaşandı.
80’lerde İngiltere’de yaşananları hatırlayalım. İngiltere’nin sömürgeleri vardı. Birleşik Krallık’ın bütün ekonomisi kendisine bağlı bu kolonilerden besleniyordu.
Bu ülkelerde İngiliz malı kullanımı zorunluydu. Tekel vardı.
Ancak sömürgeler bir bir ellerinden çıkınca bir gerçeği anladılar. Artık ayaklarını yorganlarına göre uzatmak zorundaydılar.
Bu dönemde İngiltere’de iktidara gelen Margaret Thatcher halka gerçekleri söyledi.
Ayakta durmayan şirketleri, kurumları suni olarak ayakta tutmanın doğru olmadığını halka anlattı.
100 yıllık demir-çelik fabrikaları işlevini yitirmişti.
Bu fabrikaları kapattı. Devlet desteğini çekti.
Elbette kolay olmadı. Büyük eylemler, protestolar yapıldı. Ancak o yılmadı.
Gerçekçi politikaları tavizsiz uyguladı.
O yüzden başbakanlığı döneminde ona IRON LADY yani “Demir Leydi” dendi.
Demir Leydi sadece sağ siyaseti değil, sol siyaseti de derinden etkiledi. Kendisinden sonra gelen sol siyasi partiler de bu politikaları benimsemek zorunda kaldı.
Thatcher’dan sonra iktidara gelen Tony Blair de Demir Leydi’nin politikalarını harfiyen uyguladı.
“Back me or sack me” yani “ya beni destekleyin ya da gönderin” dedi.
Ülke ekonomisinin gerçekçi politikalarla düzlüğe çıkabileceğini söyledi.
Bu kararlı duruşun ardından Thatcher’ın yapamadıklarını bile yapmayı başardı.
Kıssadan hisse şudur. Ülke yönetiminden zor durumlar karşısında cesur kararlar alınmalıdır.
KKTC ekonomisi uzun zamandır suni olarak ayakta tutulmaya çalışılıyor.
Vergiler toplanamadı. İş bulamayan devlete girdi. Sahte bir cennet yaratıldı.
Tıpkı 1980’lerde gerçeklere uyanan İngiliz toplumu nasıl IRON LADY’nin peşinden gittiyse bizim de şu anda IRON MAN’e yani ”Demir Adam” a ihtiyacımız vardı.
Yaklaşık iki ay önce yaptığımız gazetede, “Başbakan Ünal Üstel’in önünde tarihi bir fırsat var. Kıbrıs’ın IRON MAN’i olabilir. İngiltere’de Thatcher IRON LADY olurken bol bol eleştirildi. Ancak şu anda İngiliz tarihine geçti. Başbakan Ünal Üstel de bu cesareti göstermelidir” demiştik.
Nihayet Üstel, o cesur kararları almaya başladı.
Önce şunu belirtelim. Ülkede özel sekör çalışanları oldukça zor günler geçirirken, kamu çalışanları bu zor dönemi bir eli yağda bir eli balda atlatamaz.
Herkes gücü yettiği oranda bu mücadeleye katkı koymalıdır.
Ülkede yaşanan ekonomik krizi atlatmak için devletin tüm kaynaklarını seferber eden Başbakan Ünal Üstel, kamuda 15-30 bin TL arası maaşlarda yüzde 10; 30 bin TL üzeri olanlardan ise yüzde 20 kesinti gibi zor bir karara imza attı.
Yapılacak reformlar öncesinde bu karar daha başlangıçtır. Bu karara toplumun tüm kesimleri destek vermeli, gereken dayanışmayı göstermelidir.
Belki Üstel kısa vadede çok eleştirilecek, hatta yerden yere vurulacaktır. Ancak günün sonunda bu ülkeyi içinde bulunduğu krizden kurtaran “IRON MAN” olarak tarihe geçektir. Bizden söylemesi…

Bu haber 6104 defa okunmuştur

:

:

:

: