Bazı olaylar vardır ki toplumu yakından ilgilendirir. Toplum, söz konusu olayı benimser, olayı yaşayan insanları kendinden ayrı tutmaz. Herkes, bu olayları kendi yaşamış gibi ayni tepkiyi gösterir. Örneğin, trafik kazaları, hayatını kaybeden insanlar için herkes üzülür. Herkes böylesi konularda yapabileceği ne varsa yapmaya hazırdır. Tabi ki toplumların hassas olduğu konulardan en önde gelenlerinden biride çocuklardır. Çocuklar, bir toplumun geleceğidir.

Çocuklarla ilgili son dönemlerde yaşadığımız ve bizi derinden etkileyen, üzen ve yorum yapmakta bile zorlandığımız olayları, daha önce “ÇOCUKLARIMIZ” Başlığıyla yayınlanan yazımda anlatmaya çalışmıştım. Bu konunun önemine, birçok gazetede, birçok köşe yazarı, birçok ilgili kişi dikkat çekti hem de günlerce. Çocuk istismarı dünyanın her yerinde yaşanıyor bu bir gerçek hatta ve hatta çocuk istismarını ticari kazanca döküp, bu yolla rant sağlayanlar bile var. Anavatan Türkiye de ve dünyanın her yerinde her gün kaçırılan, başka ailelere para karşılığı bir mal gibi satılan çocuklarla ilgili haberleri her zaman görüyoruz. Daha öncede söyledim, çocukların bu denli istismara hedef olmasının sebebi, çocukların savunmasız, saf, yalanı, kötülüğü bilmemesidir. Ama maalesef gelişmişlik düzeyi yüksek olan ülkelerde bile çocuklarla ilgili kötü olayların, çocukların kullanılmasının önüne geçilemiyor. Çocuklar, kazanç için malzeme yapılmasının yanında hiç suçları yokken, bazen anlamsız bir savaşın ortasında, bazen de ayrılan anne babanın arasında kalabiliyor. Çocuklara, ruhlarının nasıl etkileneceği dahi düşünülmeden, küçücük bedenlerinin sapıkça düşüncelere alet edilmesi son dönemlerde ülke gündeminde ilk sırayı tutuyor. Yani toplum olarak, günlerdir çocuk istismarının en iğrenç yönünü tartışıyoruz. İşin korkutucu yanı bu olaylar hızla artıyor. Son zamanlarda çocuk istismarı olayları en az haftada bir kez gündemimize düşüyor. Bunun iki anlamı var. İlk akla gelen, bu olaylar yıllardır yaşanıyor. Fakat bazı sebeplerden dolayı gizleniyordu ki bu çok ürkütücü. Bir diğer düşünce ise insanlarımız artık bazı olaylara karşı daha bilinçli. Bayramın son günü KKTC gündemi yine iki çocuğa karşı yapılmış cinsel taciz olayı ile sarsıldı. Onca yayın, onca yazı onca haber ve tartışma anlaşılan bazılarının, bazı düşüncelerini engellememiş. Yine bu konuda yargı reformuna acilen ihtiyaç olduğunu, bu konuda işlenen suçlara verilen cezaların günümüzde hafif kaldığına, bir kez daha dikkat çekmek istiyorum. Bir başka gerçek ise vicdani ceza, yargısal cezadan daha önemlidir. Bu gerçek tabi ki vicdanı olanlar için geçerlidir.