‘ESKİ YENİ TARTIŞMASI DOĞRU DEĞİL’

Siyasette yeni eski tartışmasını doğru bulmadığını ifade eden Ahmet Savaşan “önemli olan erdemli, dürüst ve çalışkan kişilerin siyasette yer almasıdır” dedi.

UBP’den Lefkoşa Milletvekili aday adayı olduğunu açıklayan Sağlık Turizmi Konseyi Genel Başkanı Ahmet Savaşan, erdemli, bilgili kişilerin mutlaka aktif rol almasını gerektiren kutsal ve seçkin bir bilim ve sanat olduğunu söyledi. Günümüzde, siyaset denilince, çıkarların önde olduğu, kirli işlerin yapıldığı, yalanların söylendiği, türlü ayak oyunlarının uygulandığı adeta bir şeytani faaliyet alanının akla geldiğini söyleyen Ahmet Savaşan, bundan duyduğu rahatsızlığı dile getirerek, bu algının yıkılması gerektiğinin altını çizdi.

İNSANLIĞIN KADERİNİ ÇİZİYOR...

İstesek de istemesek de siyasetin hayatımızın her alanına nüfuz ettiğini belirten Ahmet Savaşan, “biz siyasetle ilgilenmesek de o bizimle ilgilenmeyi ihmal etmiyor ve bizi çepeçevre kuşatıyor. Bu kadarla kalmıyor; siyaset, sadece bireyler olarak bizim değil toplumların, ülkelerin ve bütün insanlığın kaderini çiziyor, Dünya’nın dengesini belirliyor” dedi.

Turizm, sağlık ve eğitim alanlarında yirmi yıla yakın bir süredir gerek yurt içinde gerekse de uluslararası alanda topluma hizmet etmek için çalıştığını ifade eden Ahmet Savaşan, ülke insanının kendisine görev vermesi halinde bu alanlardaki hizmetlerini meclis çatısı altında sürdürmek istediğini belirtti.

SİYASETTEN UZAK DURULMAMALI...

Siyasetin sadece bir ülkenin yada bir şeyin yönetimini elde tutmak yada ele geçirmek için yapılan bir iş olmadığının altını çizen Ahmet Savaşan, “siyaset bir ülkeyi doğru dürüst yönetmek için yapılan bir iştir, öyle olmalıdır. Sadece iktidar olmak için siyaset yapılmaz. Evrensel değerlere bağlı kendi doğrularını iktidara taşımak amacıyla siyaset yapılır. Dolayısıyla yapılması gereken, siyasetten uzak durmak değil; şeytani siyasete bulaşmadan, dürüst siyasetin tarafında olmaktır. Kazanıp kazanmayacağı gibi basit hesaplara dalmadan; gündelik küçük menfaatlere aldanmadan, sadece halktan yana hizmetin peşinden koşulmalıdır” dedi.

HAYATIMIZI SARMALIYOR...

Sabah gözümüzü açar açmaz siyasetin başladığını söyleyen Ahmet Savaşan, “banyoda kullandığımız su siyasetin belirlediği fiyatlara bağımlı. Çocuğumuzun okulda olması gereken saati, hangi müfredatı göreceğini, öğretmeninin kim olacağını siyaset belirliyor. İşe giderken uyacağımız trafik kurallarını, işyerinin işleyiş normlarını, ödeyeceğimiz vergiyi, ne zaman emekli olacağımızı siyaset tespit ediyor. Akşam eve giderken marketten alacağımız ekmeğin hangi kriterleri taşıyacağını siyaset belirliyor. Bunlar siyasetin hayatımızı sarıp sarmalayan rolüne ilişkin günlük yaşamdan verilebilecek binlerce örnekten sadece birkaçı” diye konuştu.

EN BÜYÜK SEKTÖR

Günümüzün en büyük ve en hızlı büyüyen sosyo-ekonomik sektörlerinden birinin turizm olduğunu anlatan Ahmet Savaşan, turizmin ekonomik büyümeyi canlandırdığını, uygun meslekler ve iş fırsatları yarattığını, milyonlarca insanın yoksulluktan kurtulmasına ve geçim kaynaklarını geliştirmesine yardımcı olduğuna vurgu yaptı.

150 MİLYAR DOLAR

Günümüzde sağlığını geliştirmek, sağlığını korumak veya geri kazanmak amacıyla sağlık hizmeti almak ve bunun yanı sıra, tatil unsurlarını da sağlık hizmeti alım sürecinde kullanmak için başka ülkeye giden insan sayısının 30 milyonu aştığını anlatan Savaşan, bu sektörün büyüklüğünün 150 milyar dolardan fazla olduğunu söyledi.

İLGİ ARTIYOR...

Bu nedenle Sağlık Turizmi’ne olan ilginin her geçen gün arttığını ifade eden Savaşan, Dünya’daki değişimleri ve trentleri görerek, Kuzey Kıbrıs’da turizmin çeşitlendirilerek ülke içi katma değerin arttırılması gerektiğinin önemini vurguladı.

DÖVİZ GELİRLERİNİN YARISI

Kitle turizmindeki gelirlerin optimuma çıkartılması ve ayrıca sağlık başta olmak üzere spor, kültür gibi turizm türlerinin Kuzey Kıbrıs’ta geliştirilmesi için sektörün bütün paydaşları ile birlikte çalıştıklarını ifade eden Savaşan, Devlet Planlama Örgütü’nün 2017 yılında yayınladığı ekonomik ve sosyal göstergeler raporuna göre KKTC’nin toplam döviz gelirlerinin 2015 yılında 1,776 Milyon USD civarında olduğunu ve bu gelirlerin yarısına yakınının da turizmden elde edildiğinin altını çizdi.

KALKINMA TURİZMLE MÜMKÜN...

KKTC’nin kendi ayakları üzerinde durabilmesinin başta eğitim turizmi olmak üzere, sağlık ve spor gibi sürdürülebilir turizm türlerinin ülkede geliştirilmesi ve ülke içi katma değerin artması ile mümkün olabileceğini sözlerine ekledi.
Kuzey Kıbrıs’ta da hedef turist kitlesi ve turistik arz yapısının bu gerçeklere dayandırılarak belirlenmesi gerektiğine değinen Savaşan, “ülkemizde bu yeni hedef kitlenin motivasyonunu arttıran, doğal değerleri korurken, çevreye duyarlı ve katma değeri yüksek yeni değerler ve turistik ürünler geliştirmeliyiz” dedi.

“MİRAS ALMADIK” “Biz Dünya’yı atalarımızdan miras almadık, çocuklarımızdan ödünç aldık” Kızılderili atasözüne atıfta bulunan Savaşan, çocuklarımız için sürdürülebilir bir turizm politikasının geliştirilmesinin şart olduğunu söyledi. Bu hedefe ancak ülke genelinde turizm bilincinin geliştirilebilmesiyle varılabileceğini belirten Savaşan, turizm bilincini geliştirmek için eğitim ve sosyal faaliyetlerin kesintisiz olarak sürdürülmesi gerektiğini ifade etti.

YASA VE DENETİM ŞART...

Ülkemizde kanayan yaraların başında trafik kazalarının geldiğini de söyleyen Ahmet Savaşan, trafik kazalarının Dünya’da ölüm nedenleri arasında 8'inci sırada olduğunu söyledi. Dünya Sağlık Örgütü'nün Yol Güvenliği Raporu'nda trafik kazalarının 5 ana risk faktörünü hız, alkollü sürüş, kask kullanmamak, emniyet kemeri takmamak, çocuk koltuğu bulundurmamak olarak tespit ettiğini söyleyen Ahmet Savaşan ülkemizde de benzer bir tablonun bulunduğunu ifade etti.

ÖNLENMESİ İÇİN 6 ÖNLEM...

Dünya genelinde yollarda her yıl ortalama 1 milyon 240 bin kişi trafik kazalarında öldüğünü anlatan Savaşan, ülkemizde altyapıya ayrılan payın arttırılması, yaya ve bisiklet sürücüsü güvenliğinin sağlanması, toplu ulaşımın trafiğin akışını hızlandırmak ve sürüş güvenliğini garantiye almak açısından yaygınlaştırılması, kazaya neden olan 5 ana faktörü engelleyecek yasal düzenlemelerin yapılması, yasal düzenlemeleri uygulamada denetimini sağlayacak kadroların oluşturulması, trafik kazalarının önlenmesi için toplumda farkındalık yaratacak kampanyaların hazırlanmasının gerektiğine vurgu yaptı.
Bu haber 106 defa okunmuştur

:

:

:

:

DİĞER HABERLER