Yüzünde kocaman bir gülümseme ile kucaklaştık. Sohbetimiz su gibi akmaya başladı. Bembeyaz satenle örtülü sofra etrafına oturduk, balık ağırlıklı sofrada birer kadeh roze ile berrak ruhunun en naif yansıması, sanki kırk yıllık dost inciler gibi ardarda sıralanan bunca yıllık sanat ruhu içeren emek yüklü enerji ile dolu dolu yaşam... Akıncılar (Luricina) Köyü'nde dünyaya geldi sevgili Türkan Nalbantoğlu. Bir çok Kıbrıslı Türk gibi savaşın verdiği korku ve acımasızlığın ezikliğini ta içinde hissetti. İlk ve orta eğitiminden sonra yeni bir hayat hapalı bir sandık gibi upuzun bir yolculuğa çıktı. Köyünü canından çok sevdiklerinihenüz küçücük bir çocukken geride bırakıp Londra'da buldu. Sayfa sayfa yaşanan hayatın içinde anneciğinin ve babacığının elbebeği, gülbebeğiydi. Sesinin verdiği güzellikle ardarda sıralanırdı şarkılar dökülürdü ağzından nağme, nağme. Beni benle yaşatırdı. İlerlediğim yollarda diyor sevgili Türkan Nalbantoğlu. Bu upuzun yolculukta biricik eşi ile tanıştı aşklarının meyvelerini Bülent ile Levent iki tane oğulları oldu. Her akşam şarkılarla uyuturdum yavrularımı... İçimdeki sanat aşkı eşimede faydalı olur ve devam ediyor. İlk koromuzu Londra'da girişimlerimizle 2005 yılında gerçekleştirdik. İlk okuduğum şarkı Ziya Taşkent'in Rüzgar “Susmuş Ses Vermiyor Nedendir” eseri ile ciddi anlamda müzik dünyasına girdim. Londra Türk Radio L.T.R. Türk Sanat Müziği Korosu 2009 yılına kadar sayısız konserler ve yardımlarda bulunduk. İsim değişikliği sonucunda ayrıldım ve 2011 yılında kendi koromu büyük bir azimle ve hep yanımda olan biricik eşim Tuncer Nalbantoğlu'nun katkıları ile yıllardır içimde alev alev yanan çıramı bana inananlarla birlikte yapmaya başladım. Bir insanun kendi aldığı kararlarla yol alması insanı bir farklı ayrıcalıklı kılar. Vatan kültürel bir güneş gibi girdi. Bunun yanında Londra'da bir dergide köşe yazarlığı yaptığını biliyoruz sevgili Türkan Nalbantoğlu'nun . İçinden akan duygularını gözlemlediklerini çok değerli okuyucuları ile paylaşır. Bu kadar güzel bir yürek ancak bu kadar güzel olur. Büyük bir emekle aldığı bütün kararları ve uygulamaları muhtaçların yanında, hiç bir karşılık beklemeden gülen yüzler solmasın her yüz gülsün ve musikinin yüceliğini burada yaşayan gençlerimize aşılamaktır. Arzusu vermiş oldukları konserlerle her zaman değişik solistlerle halkın huzuruna çok değerli besteci üstat şef Naci Göçen Biricik aşkı, sevdalısı Tuncer Nalbantoğlu ve birbirinden değerli koro elemanları ile birlikte Vatan Kültürel Türk Müziği korosu herp sizlerle olacak... Vatan Kültürel Türk Müziği Yönetim Kurulu Üyesi Başkanı sevgili Türkan Nalbantoğlu ve Tuncer Nalbantoğlu'na yürekten teşekkür ediyorlar Star Gazetesi çalışanlarına ve okuyucularına... Biz teşekkür ederiz güzel yüreklere... Büyük aşk uğruna yazılan düete ve sonrasında şarkı olan iki satırlık sayfaya sığdırmak, anlatmak mümkün mü bu kadar güzel bir yüreği... Yolun açık olsun sevgili Türkan Nalbantoğlu...
GEL SEN BANA SOR
Nasıl anlatsam bilmem ki o büyük aşkını
Kitaplara sığmaz hiç yazılmaz ki
Bir iki sözle aşk anlatılmaz ki
Aşkla yanmadan sevda olmaz ki
Sensiz senle yanmayı gel sen bana sor
Bendeki bu yangını gelde bana sor
içimdeki hasreti gel sen bana sor
Ölümsüz aşkını gelde bana sor
Seni bana sorsalar anlatamam ki
Eşin benzerin yok söyleyemem ki
Aşkın tarifi yok anlatamam ki
Bu deli gönlüme dinletemem ki
Sensiz senle yanmayı gel sen bana sor
Bendeki bu yangını gelde bana sor
içimdeki hasreti gel sen bana sor
Ölümsüz aşkını gelde bana sor
Sizi seviyorum.... Tuncer Nalbantoğlu ve benim adıma yazılan bir şiir ve sonrasında besteye döndü.