Anastasiadis’in “Kıbrıslı Türkler AB vatandaşı” kandırmacası

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ile Rum Yönetimi Başkanı NikosAnastasiadis görüşmesinin ardından Rum basını hayli detay vermiş.

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ile Rum Yönetimi Başkanı NikosAnastasiadis görüşmesinin ardından Rum basını hayli detay vermiş.
Allah var, Rumlar kriptolara ulaşmakta da, kapalı kapılar ardında konuşulanlara vakıf olma konusunda bizden çok iyiler.
Daha önceleri BM’nin “herşeyi açıklamayın, gizli kalsın” direktifini harfiyen uğrayan bizler, Rum kesiminin bu ihtara hiç prim vermemesinden ötürü bilgi paylaşımında eskiye nazaran şeffaflaştıysak bile Rumların bu konudaki maharetlerine ulaşamadık.
Politis Gazetesiyazarlarından YorgosKakuris liderler görüşmesinde ses tonları yükselmese de, görüşmenin zor bir ortamda gerçekleştiğini söylüyor.
Kakuris’e göre, Anastasiadis, iki tarafın ilk önce müzakerelerdeki tüm başlıklarda pozisyonlarını ortaya koymamaları durumunda, al ver sürecine geçilemeyeceğini söylerken, Kıbrıs Türk tarafı toprak ve garantiler konusundaki pozisyonlarını ortaya koymaktan kaçınıyor.
Görüşme sırasında Kıbrıs Rum tarafı, ticaret ve sanayi, sendikal örgütler, imar ve iskan, aynı zamanda Avrupa konularıyla ilgili olarak dört yeni komite kurulmasını önermiş. Eroğlu KKTC’de odaların ayrı olmasına atıf yaparak, ticaret ve sanayi komitesine ilişkin konuyu incelemek için zaman istemiş. İmar ve iskan komitesi ile ilgili olarak Eroğlu, konuyu toprağın görüşüleceği zamana havale etmiş.
Yine Rum basınındaNikiKulermu, Anastasiadis, tüm boyutlarda köprü kurucu öneriler sunulmadan ve yakınlaşmalar belirlenmeden önce al- vere geçme durumunun söz konusu olmadığı yönünde ısrar etmiş. Yazar, Eroğlu’nun, ‘Kıbrıslı Türkleri endişelendirmemek için’ ısrarla toprakla ilgili öneri sunmayı reddettiğini söylemiş yazısında…
Yine yazara göre, ÖzersayEroğlu gibi düşünmüyor olacak ki, ‘toprakla ilgili bir şey verebilecekleri’ taahhüdünde bulunmuş. Bu da, tüm boyutlara ilişkin önerilerin verilmemesi halinde al-vere gidilmeyeceği yönünde ültimatom veren Anastasiadis’in öfkelenmesine neden olmuş.
***
Neyse, Rumların habere ulaşmadaki başarılarını teslim edip, esas konumuza dönelim; Eroğlu, gerek söz konusu komite için gerekse daha genel olarak AB’nin müzakerelere müdahil olmasına itiraz edip, Kıbrıs Türk tarafının AB’de olmadığını söylemiş.Anastasiadis ise Kıbrıslı Türklerin de AB üyesi olduğunu savunmuş! 95 bin Kıbrıslı Türk AB vatandaşıymış, o yüzden AB müzakerelere dahil olabilirmiş!
Kıbrıslı Türklerin hayrına bir karar çıkarmayan, üç kardeşi birden Birleşmiş Milletler Barış Gücü (BMBG) askerinin gözleri önünde evden alarak öldüren ve kaybeden Rumlar aleyhine açılmış davayı, Yağmuralanlıların açtığı davayı ve daha birçok Kıbrıslı Türk’ün açtığı davayı zamanaşımıgerekçesiyle reddeden güruh müzakerelere dahil olacak!
Hatırlatalım; Yağmuralan’da yaşayan 250 kişi, Rumların baskı ve ezası sonucu,15 Mart 1964 tarihinde Süleymaniye, Günebakan ve Yeşilırmak’a yerleşmişti. Yağmuralanlılardan ağır vergilerle ellerinden alınan topraklar iade edilmediği gibi, 1965 yılından bugüne kadar mahkemeye başvuranların hiçbiri başarılı sonuç alamadı. AİHM’e giden iki dava da sınır kapıları açıldıktan sonra Güney Kıbrıs’a yönlendirilince Yağmuralanlıların ümitleri tamamen suya düştü çünkü o dosyalar önce sümenaltı edildi, sonra zamanaşımına uğradı.
Şimdide Rum lider kalkmış, “siz de AB vatandaşınız” diyor, nasıl AB vatandaşı olmaksa bu!
Kıbrıslı Türkler AB’nin neyinden yararlandı bugüne kadar, han hamam tamirinden başka sormak gerekiyor.
Ve yaptıkları yapacaklarının teminatı olan AB’nin nasıl bir hakem olacağını Anastasiadis de biliyor, Eroğlu da… Zira Anastasiadis’in, müdahil etme talebi bu yüzden…




Bu haber 9609 defa okunmuştur

:

:

:

: