Demokrat Parti Genel Başkanı ,Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Sayın Serdar Denktaş seçim ile ilgili açıklamalarını gerek basın gerekse dünkü Meclis Genel Kurulunda yapmıştır... Ne diyor Sayın Denktaş 'Her ne kadar demokrasiler içerisinde seçim tarihleri “hodri meydanlarla” belirlenmese de; seçim tarihi belirlemesi gereken taraf iktidar partisi olması gerekirken bu görev iktidar partisi tarafından muhalefet partisine ikram edilmiş olsa da, bugünkü Meclis aritmetiği içerisinde UBP ve CTP oyları bu kararı geçirmeye yeterlidir.Bu iki Parti Başkanının sorumsuz yaklaşımları nedeniyle ülkemiz 2018’e yeni bir bütçe ile değil 2017 bütçesi ile girmek zorunda kalacak ve bu nedenle sektörlere yönelik bazı ödemelerde gecikmeler yaşanacaktır' ve ilave ediyor; 'Hedefimiz 2013 genel seçimlerinde ulaştığımız oy oranını artırarak kendi programımızı halkımız için hayata geçirebileceğimiz bir seçim sonucu elde etmektir.' Diyen Sayın Denktaş Pazar gün Balıkesir köyünde partisin katıldığı bir toplantıda kendine sorulan sorulara verdiği cevaplar ile halkın büyük bir çoğunluğunun seçim kargaşası içerisinde geçimlerini ilgilendiren ve bu maaşlara göre bütçelerini denkleştiren memurların 13. Maaşlarının Aralık ayı başında ödeneceği haberini vermişir... Serdar Denktaş Balıkesir köyünde sorulan başka bir soruya ise yine, CTP ile UBP'nin ülkeyi zamansız açıklamaları ile kaosa götürdüğünü iddia etmiştir... Nitekim Meclis Genel kurulundaki görüşmede Denktaş tutanaklarda, önemini diğer yıla taşıyacak konuşmasında bütçe ile ilgili kaygılarını yeniden dile getirmiştir... Muhalefet ise gerek Sayın Erhürman, gerekse Sayın Özgür, bütçenin tehlike arzeder duruma gelmesinde, ikdidarı hayli suçlamıştır...Sayın Soyer ise 2018 Mali yılı bütçesinin gereken zamanda Meclise sunulmasının ve görüşülmesinin sağlanmasının, yürütmenin asli görevi olduğunu konuşmasında belirtirken, bütün bu görevlerin sığdırılacağı zamanın yeterliliği konusunda önerisinin içtenliği ve sorgulanır hali seçmen nezdinde ehemmiyetini koruyacaktır... Sayın Özgürgün ise komiteye dahi gerek olmadan seçim tarihinin 7 Ocak için ,derhal Genel kuruldan karar çıkabileceğine ilişkin seçim tarihi ile ilgili kararlılığını ortaya koymuş, diğer konulardaki cevaplarını seçim meydanlarında vereceklerini ifade etmiştir... Seçim sathına girilmiştir... Adaylar ben adayım demeye başlamışlardır... 50 üstü adayın listelere girememesi hali ile oluşacak kırgınlıkların nasıl giderileceği hususu ise partilerin en büyük sorunudur... Zaman kafi değilse bile kırgınların gönlünün alınması da ayrı bir hadise olacaktır... Bundan sonraki günlerde ülkemizdeki seçim gündeminde, her an yeni bir beyanatın varlığında olacağız. Siyasette uzman kişiler bu konularda elbette seçim süresince ve sonrasında yorumlarının yapılacağı televizyon programları olacaktır...Seçmenin nabzı ölçülecektir... Kati tarih belirlenmesi ile genel seçim yapılacak, sonucu, oyları ile sandıkta seçmen belirleyecektir... Bu arada Sayın Denktaş'ın DP 'nin hükümetten çekilmesini gerektirecek bir durum olmadığı ifadesi önemliyken, seçime eski seçim yasası ile girilmesinin muhtemel olduğu görüşü yanında geçici hükümet isterseniz gelin görüşelim söylemi siyaseten son derece manidar ve stratejik bir açılımdır... Meclis görüşmelerinde ise tarihin komiteye havale edilmesi konuşulurken seçim ve halk oylaması yasasındaki son şekil, mecliste konuşmalarda yer almamış, eski yasa mı yeni yasa mı söylemleri bu gün için muallakta kalmıştır... Kim ne derse desin bu seçim yangından mal kaçırır gibi olacaktır... Bu saatten sonra diyecek tek cümle herşeyin hayırlısı olsun. Seçim öncesi olduğu kadar seçim sonrasının da önemli olduğu unutulmasın...