KKTC 'nin 4’lü hükümet kurucuları Sayın Reşat Akar ile Aytuğ Türkkan ‘ın televizyondan canlı olarak sundukları Halk Meclisi’nde bir araya geldiler. Sözlü imtihana çıkmış gibiydiler. Bakanlar Kurulu Sözcüsü Sayın Kudret Özersay daha sonra proğrama katılmıştır.Sayın Serdar Denktaş olmak üzere simalarında mevcut memnuniyetsizlik ifadeleri belirgindi. Sayın Cemal Özyiğit ‘in acaba münazaralı sorulara ne cevap vereceğim endişesi duyar gibi telaşı,Sayın Tufan Erhürman’nın ayaklarını uzatıp oturuşu ve gözlerindeki bakış hiç de ülkenin iyiye gidişindeki karizmatik gücü izleyicilere yansıtan olmamıştır. Son derece mental bir yorgunluk içerisinde görünüyorlardı ve siyasetin acımasız ağırlığının belli ki omuzlarına ağır gelen bir tarafı vardı. Sayın Akar kendinden emin bilgi birikimi ile sorularını hükümet ortaklarına sordu. İlkin Sayın Denktaş yine ayni mantalite ile bütçe 7 Nisan’da geçti biz 37 günlük hükümetiz derken, ekrandaki hükümetin 100 gün değerlendirmesi alt yazısı hiç değişmedi. 4 partinin seçim bildirgelerinde seçim boyunca seçmene anlatıp oy istedikleri yazılımlar üzerinden sorulan sorular muhataplarını buldu. Geriye dönüp baktığımızda seçim bildirgeleri ve projeleri olsaydı tek başımıza iktidar olacağız diyenler bu günkü sayıda milletvekili çıkarmazlardı, bundan sonraki seçimlerde ise bu sayılarını yaptıklarımız yapacaklarımızın garantisidir klişeli sözlerle de iktidarı elde edemeyecekleri besbellidir. Bu gibi proğramlarda televizyonların sosyal medya hesaplarından ,yazılan sorular olur, vatandaş düşüncelerini ve sorularını yazarlar.Sayfada yazılanlar hükümetin karnesi gibi olur. Vatandaşlık konusunda değiştirilmiş şekli ile çıkan yeni “Baybarsın Listesi” gündemde yerini almıştır. Listede vatandaşlık iptali olan isimler ile konuşulduğunda ,yoğun istekleri Lefkoşa'da bulunan Türkiye Büyükelçiliğinin TC vatandaşlarına verilen KKTC kimliğinin geri alınmaması hususunda devreye girmesi genel isteği vardır. Makul bir istektir. Gelelim Halkın Meclisi televizyonundaki yorgun savaşçılara ve vatandaş tepkilerine özellikle “Vicdani Red” konusunda yazılan yorumlara hak vermemek mümkün değildir. “KKTC halkının vicdanını rahatsız eden, para istemeden yapılabilecek birçok icraat varken, ateş çemberi içerisindeki bölgemizdeki tehlikeyi, Gūney'in devamlı silahlanmasını, mūzakerelerden kesilen umutları dikkate almadan ve askerlik çağına gelen gençlerimizin psikolojisine yaratacağı olumsuzlukları dūşūnmeden Hūkūmetin 'vicdani red' konusunu gūndeme getirmesinin neye hizmet edeceğinin,.bu şartlar altındaki gūvenliğimizi, bazı vicdansızların 'ne paranı, ne askerini, ne de seni' dediklerine sağlatmanın, hangi vicdana sığdırılabileceğinin açıklanması gerekir.” Son derece mantıklı düşünce tarzlarının belirtildiği bu içerik, facebook yorumunda oldukça dikkat çeken bir yazılımdır. Sayın Kudret Özersay ise partisinin seçmen yelpazesindeki bir kısım destekleyicisin oyunu almak üzere verdiği sözlerin olmayacağını bile bile ilgili mercilerden gelecek görüşlere göre karar alacaklarını ifade etmektedir. Bakanlar Kurulu Sözcü Kudret Özersay’ın her Bakanlar Kurulu sonrasında ürettikleri kararları açıklamasında, kayda değer kararların olmadığı görülmektedir. KKTC Meclisi idaresi dahil bütün bakanlık bünyelerinde otorite boşluğu vardır. Halkımız tedirgindir. Mutsuzluk ise sosyal infiallerin başlıca sebebi olacaktır. Memleket meseleleri denge unsuru ile çözülür. Birbirine göbekten bağlı 4’lü hükümette uzlaşma Sayın Özersay’ın Hele bir! bakalım sözü ile hiç olmaz. Sayın Serdar Denktaş KTHY binasının ilk ihalede alıcı bulmadığını yeniden ihaleye gidilirken bedelin %30 azaltıldığını ve devletin bu binayı alabileceğini ifade etmesi ile bu binanın Yükseköğretim Planlama, Denetleme, Akreditasyon ve Koordinasyon Kurulu 'YÖDAK ' 'ın kullanımına verilmesi kanaati kamu oyunda konuşulmaya başlanmıştır. Böyle bir karar alınması ile Yödak daha aktif, ulaşılabilir, rahat ve kuruma yakışır bir çalışma ortamına kavuşacaktır. Tercihin bu yönde kullanılması temennimizdir. Ramazan'ın ilk Cuma gününde duamız hepimiz için olsun ' Allah’ım! Ruhumu daraltma, kalbimi karartma, darda koyup aratma, hak yolundan saptırma, beni senden başkasına yalvartma'