Şükredenlerden eyle ya Rabbim

Başbakan Tufan Erhürman uhdesinde bulunan makam adına basın toplantısı yaptı.

Başbakan Tufan Erhürman uhdesinde bulunan makam adına basın toplantısı yaptı. Zaman zaman kesintiye uğrayan canlı yayını BRT1 televizyon kanalından izledik. Başbakan 100 gün diye başlayıp; 15 Şubat Güven oylaması, 7 Nisan Bütçenin geçirilmesi 19 Nisan ,yıllık ekonomik paketin son kısmının imzalandığını ve Türkiye’den para akışı olup olmadığı konusunu gündeme getirmesi, bilinenin dışında sözlerin ifadesini beraberinde getirmedi. Başbakan bir nevi şikayet edişini basın önünde yaptı ve bu gün oldu para gelmedi itirafını sözlerine ekledi. Kaynak olmadığı için de planlanan yatırımları yapmadıklarını söyledi ve ilave etti, sıkıntı budur dedi. Başbakanlığın diğer bakanlıkları denetleyen koordinatörlük görevi yaparken Başbakan olmanın bunu gerektirdiğini gelecek haftalarda her bir bakanlığın kendi faaliyetlerine ilişkin basın toplantılarını yapacağını müjde verir gibi açıkladı. Başbakan’ın kendi görevlerini anlatırken sanki diğer bakanlıkların görevlerine karışmaz bir izlenim yaratırken kendisi, anayasal görev ve sorumluluklarının ağırlığını altında yorgun bir hal sergiliyordu . KKTC'nin kalkınması ve gelişmesinin vizyonları olduğunu söylerken sorunları, kamu reforumu, yerel yönetimler,mali yönetimler olarak sıralamıştır. Bu konuların iç bünyede yapılabilirliğinden bahsetmiştir. Türkiye’deki seçimlerden de bahseden Sayın Erhürman bu aşamada ordaki belirsizlik nedeniyle bir çok konuya çözüm üretemez olduklarını ifade ederken, sosyal yöndeki hayatta kendilerince sakıncalı gördükleri konulardan gazetecilere bahsetmiştir. Özel okullara giden öğrenciler ile devlet okuluna giden öğrencilerin iki grup gençlik yarattığını ve bu gençlerin bir araya gelemedikleri için Sayın Başbakan kehanette bulunarak bu iki grubun on yıl sonra barış içerisinde bir yere gelemeyecekleri iddiasında olduğunu bir şekilde gündeme getirmiştir. Sayın Erhürman ilk basın toplantısında ne söyledi ise bu kez azaltılmış halde projelerden bahsederken ayni konuları sınıfta ders anlatır gibi değiştirilmiş şekli ile tekrar tekrar anlatmayı yeğlemiştir. 500 bin Türk Lirası hane halkı örtülü ödeneğinden ise harcadığı paranın 27 278 Türk Lirası olduğunu ve meblağın küsuratlı oluşunun fatura karşılığı ödeme yapıldığına kadar muhasebe bileğisini gazeteciler ile paylaşırken onlara basın toplantısından önce konuşma metninin kitapçık haline gelmiş halini dağıttığını defaatle söylemiştir. Gençlik Merkezlerinin den bahsederken merkezlerin açılmasının kafi olmadığını etkin çalıştırılması gerektiğini sanki karşısındakiler bilmezmiş gibi anlatıp dururken, izleyenlerde oluşturduğu imaj Sayın Başbakan’ın 100 günde laftan başka birşeyin üretilmediğini ifşa eder halininden başka birşey değildi. Döviz aldı başını gidiyor 4’lü hükümet çare diye dövünüyor, bütün olasılıkları!! masaya yatırıyor hatta daha ileri giderek Türk Lirasından başka alternatiflerin dahi masada olduğunu söylüyor KKTC'de döviz birimine geçebilecekleri alternatifini dahi düşünüp, o 'masa' neyse konuyu oraya yatırdıklarını ayrıca duyurmaktan çekinmiyor, açıklama hitamında,hayretler içerisinde döviz ödeneceğimiz günlerin imkanı mı doğuyor diye de kulaklarımıza inanamıyoruz.Para birimi değişikliği? Politikacılar konuşuyor ama Başbakan radikal tetbir derken, sonuç ürkütücü. Hükümet etmek hükümetin başında olmak kolay iş değildir. Tecrübesizliğin sonuca, etkisi yaranın büyümesidir. Yaraya tuz basılması ise 4'lü koalisyon siyasetin çöküşüdür. Bu günkü duamız ise şöyle olsun 'Takdir sеnindir, Ya Rabbi! Sеn ki imkansızı mümkün kılansın; Darda koyma bizi, dara düştüğümüzdе dе şükrеdеnlеrdеn еylе bizi. '

Bu haber 1915 defa okunmuştur

:

:

:

: