Geçtiğimiz hafta içerisinde KKTC CB Akıncı Rum gazetesi Politise vermiş olduğu mülakatta, Federal devletin tüm kararlarına etkin katılımda ısrar ettiğini söyledi. Siyasi eşitliğini tüm kararlar da ortak olmak etkin katılım ile olması gerektiğini söyleyince ertesi gün, bu defa Rum başkan Anastasiadis açıklamalarda bulundu ve Akıncı’nın bu fikrine katılmadığını açıkladı.
Federal devlette her karara Kıbrıs Türklerin katılmak istediklerini anlamakta güçlük çekiyorum, her karara katılmak istemelerinin devletin çalışmasına engel çıkaracaktı. Ortak federal devlet demek tüm kararlara katılım ile olmayacaktır, devleti sürdürülebilir olmaktan çıkaracaktır.
Anastasiaidis özellikle, Akıncı’nın şuna karar vermesini istedi. “Kurulacak olan AB üyesi federal hukuk devletinde, üçüncü ülke konumunda bulunan Türkiye’nin garantör ülke kalmasının ve burada asker tutmasının asla olamayacağını bilmesini istiyorum.” Siyasi eşitlik talep ederken bunların olamayacağını bilmesi gerekiyor.
Şimdi iki liderde 26 şubat günü BM Kıbrıs temsilcisi Speharın evinde buluşuyorlar. Liderler buluşma öncesi daha öncede olduğu gibi, halklarının ruhlarını rahat tutsunlar diye bu açıklamayı yaptılar.
Kıbrıs sorunu ne karşılıklı açıklamalar ile, ne de zamanında yapılmış yer altı kanalizasyon projeleri ile çözülebilir. 26 Şubat buluşması öncesinde suçlamanın bir önemi yoktur. Buluşup görüşmeden sonra iki lider arasında ki soğuk sular eriyecek, ve konuşma dışında bir seçeneğimiz yoktur diyecekler.
Temennim şudur ki, iki liderinde arasında ki görüşme başlangıcı tamamı ile geçekçi temeller üzerine kurulsun.