Çocuk olmanın keyfine vararak yaşamak, bambaşka bir durum. Yaşadığımız Dünya’nın içerisinde ekstradan bir de çocukların dünyası vardır, diye düşünürüm. Onlar, hayalleriyle yaşarlar. Onlara boş, beyaz bir sayfa verirsin, onlar da bu boş, beyaz sayfayı renklendirirler. Sonrasında da o çizdiklerinin gerçekleşmesini beklerler. Anda kalmanın mutluluğuyla her daim enerjik ve şimdinin geleceğine kucak açarlar. Sevdikçe severler ve daha da büyür küçücük kalplerinde barındırdıkları sevgileri. Sadece onlardır ki yardım almadan, rahatlıkla bu yaşamı olduğu gibi kabul edip de yaşamı en güzelinden yaşamanın yollarını çözmüşlerdir.
Çocukların Gözünden Dünyamız
Çocuklar, her şekilde mutludurlar. Olumlu ve olumsuz her şey, onlar için hep aynı gülümsemeyi getirir. Çocuğun ilk öğrendiği şey, gülmek ve ağlamaktır. En büyük isteğiyse, oyundur. Keşke hepimiz, çocuklar kadar oynamaya hevesli, gülmeye hazır olabilsek ve gerektiğinde ağlayabilsek, şarkılar söyleyebilsek, herkese gülücüklerle karşılık verebilsek, bizi boğan sıkıntılarımızı bedenimizden, zihnimizden boşaltmak için gözyaşı dökebilsek.
Benim 23 Nisan’ım
Çocukken böyle bayramların öncesinde, provalarda kendimi birden dansçı hissederdim. Çok da iyi değildim, laf aramızda. İlkokul dörde kadar bayramlarda boy gösterdim. Sonrasında, olmadı. Romatizmam yüzünden ilkokulun dördüncü sınıfında son provalardan birinde halk oyunu oynarken ansızın yere düşmemle bayramlarda boy göstermem sona ermişti. Bayramlara katıldığım zamanlarda da babamın iş yoğunluğundan beni izleyen tüm gözlerin tamamen yabancı olması, babamın beni ve abimi güvendiği öğretmenlere teslim etmesi ve oyunların bitişinde onlardan teslim alması, beni hep üzmüştür. Ben, bir çocuk olarak, çocuk kalbimle onu görmek, onun elini tutmak isterdim. Bilirim ki her çocuk da öyle ister ve bunu hisseder.
Çocukların Bayramı
Ülkemizde kutlanan milli bayramların hem ulusal mücadele ve zaferlerin yıldönümünü hem de coşku ve sevinci hatırlatması açısından önemi büyüktür. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün TBMM’nin açılış günü olan 23 Nisan’ı tüm dünya çocuklarına armağan ettiği bu özel gün, onun çocuklara duyduğu derin sevgiyi göstermesi açısından da önemlidir. Vatanı korumanın çocukları korumakla başladığını söyleyen Atatürk, bu derin sevginin bir bayram kutlamasıyla somutlaştırılıp ölümsüzleştirilmesine de ön ayak olmuştur. Çok sayıda manevi evladı olan Gazi Mustafa Kemal, TBMM’nin açıldığı 23 Nisan’ın aynı zamanda çocuk bayramı olarak kutlanmasını da sağlamıştır.
23 Nisan, ilk kez 1929 yılında Çocuk Bayramı olarak kutlanmaya başlamış, 1979 senesinde de ilk önce altı ülkenin katılımıyla uluslararası özelliğe kavuşmuştur. 23 Nisan, artık tüm dünya çocuklarının bayramıdır. Her sene kırk civarında ülkeden gelen çocukların katılımıyla daha da renklenen 23 Nisan kutlamaları Türkiye’yi bu konuda özel bir konuma getirmiştir. Çünkü Türkiye, çocuklarına bayram armağan eden ve bunu tüm dünya çocuklarıyla paylaşan tek ülkedir. Türk milletinin ortak iradesini ve egemenliğini simgeleyen 23 Nisan’lar her yıl tüm yurtta, dış temsilciliklerde, tüm kurumlarda ve okullarda coşku ve minnetle kutlanmaktadır. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, yeni yetişen neslin şanlı tarihini özümsemesi ve Atatürk’ün emaneti olan Türkiye Cumhuriyeti’ni geleceğe gururla taşıması açısından en özel bayramlardan biridir.
Tüm milletimizin ve çocuklarımızın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlu olsun.