Fatmacığım, evinde ve atölyende zaman zaman çekimler ve buluşmalar gerçekleştirdik. son
Son sergin beni adeta BÜYÜLEDİ… Telaşlarını atlattıktan sonra bir röportaj gerçekleştirmek istedim.
Kahvelerimizi içerken sorularıma da geçelim istersen…
- Ne zaman nerde doğdun?
11.11.1963 Lefkoşa’da doğdum
- Nasıl bir çocuktun?
Sakin, uyumlu, sevgi dolu bir çocuktum.
Annem - babam, hayata hep güzel bakan, her olayda güzellikler bulup coşku ile yaşayan ve yaşatan bir aile oldukları için bu bizim yaşamımıza da aynı şekilde yansımıştır.
- Okuduğun okullar?
İlkokulu evimize çok yakın yürüme mesfesinde olan Ortaköy İlkokulu (bugünkü Yeniyüzyıl Anaokulu binası)
Ortaokulu Şehit Hüseyin Ruso Ortaokulu
Liseyi Lefkoşa Türk Lisesi (Tabii Bilimler Bölümü)
2006-2008 Yakın Doğu Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Plastik Sanatlar
2021-2023 Kıbrıs Amerikan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi
- Sanata yatkınlığın ve seni etkileyen öğretmenler?
İlkokul öğrenimim döneminde genel olarak eğitimde el becerileri ve yetenekler ön plandaydı. Derslerin yanı sıra her çocuk yeteneklerine göre “ kol faaliyetleri “ adı altında uygulanan bir programla resim,el işleri,müzik,dans,spor,tiyatro,bahçecilik,dikiş-nakış gibi dallardan birkaçını seçerdi.
Pazartesi ve Perşembe günleri öğleden sonra yapılan çalışmalara katılmak zorundaydı.(O yıllarda Cumartesi günleri de öğleye kadar okul vardı 1976 yılında kaldırıldı)
Ben okulumda her zaman aktif ve öğretmenlerim tarafından sevilen bir öğrenciydim.
Ağaç Bayramı, 23 nisan Çocuk Bayramı gibi törenlerde konuşmaları yapar, şiir okur, dans gösterilerine katılır, orkestrada akordiyon çalardım.
Benim hayatımda ilkokul öğretmenlerimin hepsi bana farklı yönlerde katkıda bulunmuştur.
İlkokul 1. Sınıfta öğretmenimiz Meral Hüseyin her gün okul zili çalmadan önce bize, bugün bile hiç unutamadığım hayat dersi veren hikayeler anlatır bazı günler de akordiyon çalardı.
İlkokul 3. Sınıf öğretmenim aynı zamanda okulun müdiresi Sevim Rıfkı disiplini şefkatle öğreten bir öğretmendi.
Sadece kız öğrencilerin katıldığı ev idaresi adlı derste Müfide Akalın öğretmenimiz ( aynı zamanda da sınıf öğretmenimizdi ) ve ben hep onları örnek alıp onlar gibi başarılı ve çalışkan bir yetişkin olmayı hayal ederdim.
Ortaokul ve Lise yıllarında da beni çok etkileyen öğretmenlerim olmuştur bunlardan biri de lise 1. Sınıfta iken, okulumuza geçici edebiyat öğretmeni olarak atanan Ayşe Tural Hocamızdı.
Mükemmel Türkçesi, kelimeleri tane tane vurgulayarak konuşması ve güzel şiir okumasıyle tüm sınıfı etki altına alan, hayran bırakan bir öğretmenimizdi.
- SERAMİK nasıl başladı?
Seramiğin hayatıma girmesi tamamen tesadüf oldu diyebilirim. Başarılı eğitim hayatım,
liseyi takdir belgesi ile bitirip ( maalesef o günkü şartlardan dolayı ) son bulduğu zaman, kendimi doğru ifade edebileceğim bir yolun arayışı içerisinde oldum, hep…
Evdeydim, çocuklarımla ilgileniyordum, onlarla birlikte resim yapıyor,onlara akordiyon çalıyordum…
En önemlisi de ( hayatımda hiç eksilmeyen bir şey ) DURMADAN OKUYORDUM.
1998 yılında Atatürk Meslek Lisesinin yaygın eğitim kurslarına başlamak, hayatıma yeni bir yol açtı. Dekoratif resim kurslarına devam ederken, o yılın sonunda kurs hocamın tavsiyesi üzerine seramik bölümüne de kayıt yaptırdım ve ÇAMURU KEŞFETTİM…
Çamuru keşfettiğimde aslında KENDİ HAYATIMI da şekillendirirken buldum kendimi… Öte yandan aynı zamanda seramiğin SONSUZLUK olduğunu da öğrendim.
Yaygın eğitim kurslarının yanı sıra Semral Öztan Seramik Atölyesinde ve İstanbul Üniversitesi Seramik Cam Çini bölümü hocalarından Ufuk Ateş Baş Çini Atölyesinde eğitim aldım.
Atölye çalışmaların?
3 yıllık yaygın eğitimimi ve kurslarımı tamamladığımda evimin garajını atölyeye dönüştürerek çalışmalarıma başladım.
Aynı dönemde Sözen ARİFOĞLU arkadaşımla birlikte gençlik merkezinde bir yıl seramik eğitmenliği yaptık ve dönem sonunda sergimizi açtık.
2006 yılında Kıbrıs’ta kurulan ilk “ Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesinin” ilk öğrencisi oldum. Yüksek onur belgeleriyle devam eden okul hayatım artan sorumluluklarım dolayısıyla 2 yılın sonunda sona erdi ve aile şirketimizde eşimle birlikte çalışmaya başladım.
2015 yılında iş hayatımın yanı sıra KURS ODAKLI ATÖLYE çalışmalarım da başladı. Pandemi dönemine kadar seramik eğitmenleri ve kalabalık bir kursiyer ekibiyle her dönem sonu sergilerimizle güzel çalışmalar yaptık.
Pandemi döneminde seramik çalışmalarımın yanı sıra DOĞAL SABUN yapma merakım oluştu ve Türkiye Eğitim Akademisinin online sabun şampuan eğitimlerine katılıp diplomamı aldım.
Bu eğitim dönemimde yarım kalan LİSANS EĞİTİMİMİ de tamamlama kararı alarak “ Kıbrıs Amerikan Üniversitesinin Güzel Sanatlar Fakültesinin Plastik Sanatlar” bölümüne başladım ve eğitimin benim hayatımda VAZGEÇİLMEZ bir tutku olduğunu anladım.
Lise mezuniyetimin tam 40. yılında yeniden öğrenci olmak, sorumlu olduğun için değil kendin istediğin için çalışmak ve öğrenmek inanılmaz keyifli ve muhteşem bir duygu… Hayatımdaki EN BÜYÜK HAZ…
Kıbrıs Amerikan Üniversitesi 2022-2023 Akademik yılını okul birincisi olarak tamamladım. Bu büyük mutluluk ve onur, 42 yıl sonra ulaşabildiğim büyük bir paye…SANAT TUTKUMUN bana açtığı IŞIKLI bir yol… Hissettiğim gurur ve mutluluk sözcüklere sığmaz…
SANAT AŞIKLARININ vazgeçmeme duygusunu ben de tattım ve YÜREĞİMDE HİSSETTİM…
25 yıllık sanat hayatım boyunca birçok karma sergiye katıldım, atölye sergilerimizi organize ettim.
2022 yılında cam şişelerin farklı form ve karakterlerinden oluşan “ DİYALEKTİK “ adlı ilk kişisel sergimi, geçtiğimiz haftalarda da seramik masal karakterlerimden oluşan “ REZONANS “ adlı kişisel sergimi açtım.
SANATLA YAŞAMAK, hayata farklı bakmak, herkesin gittiği en kısa yoldan değil de daha derin daha dolambaçlı yollardan yürümek; o yollarda karşılaştığınız her şeyi sanatınız aracılığyla yansıtmaktır.
Bu derinliğe bir defa ulaşmışsanız, sizin YAŞAM FELSEFENİZ bu olmuşsa, bu yolun vazgeçilmez olduğunu tutkuya dönüştüğünü anlıyorsunuz.
“ Ayşe Hocam, bana zaman ayırdığınız, benimle ve çocuklarımla yakından ilgilendiğiniz, sevginizle bizi IŞITTIĞINIZ için size çok teşekkür ederim. “
Fatma ÖZOK / Seramik Sanatçısı
Sevgili Fatma Özok’un MEZUNİYET KONUŞMASI
Sayın Rektör Yardımcım, dekanlarım, hocalarım, konuklarımız,okul arkadaşlarım
Hepiniz hoş geldiniz...
Bugün burada, Kıbrıs Amerikan Üniversitesi 2022-2023 Akademik yılı mezunları adına, hayatımın en önemli konuşmasını yapmaktan onur ve gurur duyuyorum.
Hayatta, her şey mümkün.
Müsadenizle burada oluşumun kısa bir hikayesini sizlerle paylaşmak istiyorum. Hayat yolumuz bizi hayal ettiğimizden çok farklı yönlere götürebilir.
Hayatımızdaki olumsuzlukları görmek yerine olumlulara bakarak, ilerleyerek ve bizi biz yapan gerçeklerimizle, içimizdeki çocuğu unutmadan ona sahip çıkarak yolculuğumuzu şekillendirmeliyiz.
Ben, çamuru keşfettiğimde, onunla birlikte, aslında kendi hayatımı da şekillendirirken buldum kendimi. Yaşadığım olumsuz gibi görünen durumlarda ‘’ama’’ diyeceğim pozitif yanların da olduğunu anladım.
Bundan tam 42 yıl önce 1981 yılında Lefkoşa Türk Lisesi’nin
‘’Tabii Bilimler’’ yani fen bölümünden yüksek onurla mezun oldum.
-O dönemde üniversite eğitimi alabilme şansım olamadı ve bu, içimde derin bir özlem olarak kaldı..
Ama bu durumun olumlu yanları da vardı ve bu dönemde hayatımın ‘’iyi ki’’ leri oldu. Öncelikle onlara; eşime ve çocuklarıma beni her zaman destekledikleri için çok teşekkür ederim.
Okumak benim için tutkuyken, üniversitede Tıp fakültesi veya eğitim fakültesi gibi yerlerde olmak hayallerim varken, mümkün olamadı...
Ama kendimi aramaktan, hayatta kendime hedefler koymaktan hiç vazgeçmedim. Ve.. Güzel sanatlar gibi tutkuyla bağlanacağım bir alan keşfettim.
-Liseyi bitirdiğim yıllarda ülkemizde tek seçenek olan yurtdışında eğitim olanağım olamadı... Ama ülkemizde
kurulan çok değerli eğitim kurumlarımız, üniversitelerimiz sayesinde 25 yıldan sonra eğitimime başlayabilme şansım oldu.
-2006-2008 yıllarında başarıyla devam eden öğrencilik hayatım, artan sorumluluklarım dolayısıyle yine yarım kaldı...
Ama öğrenme merakım ve kitaplarım hayatımda hep var oldu.
Ve Bugün
Dolu dolu bir iş hayatım, sivil toplum örgütlerim, sanat çalışmalarım, atölyem gibi birçok yoğunluklarım varken, hayatımda ukte kalan, eksikliğini hiçbir şeyle dolduramadığım üniversite eğitimimi tamamlamış olmaktan mutluluk duyuyorum, aynı zamanda eğitimin benim için hiç bitmeyen bir serüven olduğunu kendime tekrardan hatırlatmış bulunuyorum.
Bu benim için zoraki bir şey değildi. Yoğun ve güzel hayatımın en büyük eksik parçasıydı. Çok istediğim bir şeydi. Bu sebeple eğitim sürecince keyif alarak ve gerçekten öğrenmek için çalıştım.
Verilen sorumlulukları, hocalarımız ödev olarak verdiği için değil,
kendim istediğim için yaptım. Hiçbir zaman not odaklı olmasam da....
Notlarım da tutkuyla çalışmamın güzel bir hediyesi oldu.
Konuşmamın sonuna yaklaşırken...
Eğitimimi tamamlamak için bu çok özel üniversiteyi
‘’Kıbrıs Amerikan Üniversitesi’ni’’ tercih etmemde en büyük etken olan Rektörümüz Prof. Dr. Sayın Gökçe Keçeci başta olmak üzere eğitimimde katkısı olan tüm hocalarıma, Kıbrıs Amerikan Üniversitesi akademik, idari ve tüm kadrolarında bulunan herkese çok teşekkür ederim...
Çok değerli hocalarım;
Hepinize, toplumun mimarları olduğunuz, bu konuda verdiğiniz büyük emek ve çabalarınız için okul arkadaşlarım adına da çok teşekkür ederim. Sizler eğitim alanında yaptığınız bu kutsal görevde tüm bilgi ve donanımınızı öğrencilerinize aktararak onların geleceklerini şekillendiriyorsunuz.
Öğrenci arkadaşlarım;
Ne mutlu sizlere ki, bu değerleri yaşamınıza katma şansınız oldu.
Eğitim, sadece meslek edinmek adına değil, yaşamınızın her alanında sizlere rehber olacak olan bilgi, kültür ve donanıma sahip olabilmek için büyük bir destektir. Yaşamınıza kattığınız bu değerlerle tüm çalışmalarınızda başarılar dilerken, sizleri ve ailelerinizi bu değerlere önem verdiğiniz için kutlarım.
Son söz olarak... Kendimizden vazgeçmezsek... Ne olursa olsun vazgeçmezsek... Günün sonunda içimizde bizden yardım bekleyen çocuğa sarılırsak hayatta her şey mümkün.
Hepinizi sevgiyle kucaklıyorum.
Saygılarımı sunuyorum. Teşekkür ederim....
FATMA ÖZOK