2010 Cumhuru reis seçimlerine kısa bir süre kaldı en önemlisi KKTC de faaliyet gösteren partiler siyasetini belirledi ve destek olacağı adayı seçti ve ona göre de medya aracılığı ile halkımıza mesajlar iletiliyor.
Siyasi partilerden destek alan yalnızca Cumhurbaşkanı Talat ve Başbakan Eroğlu bu iki adayın dışında kalan diğer beş aday siyasi partilerimizden lehte ve aleyhte destek almadılar, ben tüm adaylara başarılar dilerim. Ancak öne çıkan sn Talat ve sn Eroğlu, UBP ve DP sn Eroğlu’nu destekliyor en son gerçekleştirilen erken genel seçim sonuçlarına baktığımız zaman, iki partinin halktan aldığı destekle Eroğlu birinci turda Cumhurbaşkanı olur. Ancak gerçekte öylemi bunu zaman gösterecek öngörü de bulunmak gerekirse ülkede yaratılan seçim heyecanı Eroğlu’ndan yana bunu inkâr etmek imkânsız bu gelişen desteği rahatlıkla görebiliyorsunuz. Peki, ama bunun sebebi ne diye düşünecek olursak en başta Kıbrıs sorununa çözüm bulma ümidi ile anlaşma yolunda başlatılan görüşmeler süreci. Talat ve ekibi geçtiğimiz hafta ilerlemelerle ilgili yaptığı açıklamalarda gerçekte anlaşma umudunun olmadığını anlıyoruz. Çünkü sorunun çözümünü sağlayacak esas hayati konularda yakınlaşma bile yok,
—Mülkiyet
—Harita ve Toprak
—Güvenlik ve Garantiler
—Nüfus Yapısı
Bana göre çok önem taşıyan olası anlaşmanın maliyetinin nasıl karşılanacağıdır, kimse bundan söz etmiyor yaklaşık 100.000 insanımızın tekrar yer değiştireceğini hesaplarsak maliyetin ne kadar çok fazla olduğunu görürüz milyar dolarlar dersek abartmış olmayız. Dünya ekonomik krizde, Yunanistan da battı, Rum tarafı ekonomik daralma içerisin de KKTC’nin durumu malum kendimize yetemiyoruz, Türkiye her derdimize koşuyor. Beklide çok yüksek maliyetten dolayı ortada net bir şey yok.
Bana göre bu belirsizliklerden dolayı insanımız artık iki kez düşünmeye başladı bir serüvene atılıp haklarımızın korunamayacağı bir anlaşmayı onaylamaktansa gerçeğimiz olan devletimiz KKTC’yi savunmaktır. Bu şekilde düşünen insan sayısı artmaktadır.
ERoğlu’nun desteğinin artmasının bir sebebi de Cumhurbaşkanı sn Talat yedi yıldır iktidarda iki yıl başbakanlık ve beş yıl Cumhurbaşkanlığı süresi içerisinde halkı anlaşma için motive etmeye çalıştı. Yürekten inandı Talat anlaşma olasılığına ancak Rum tarafı ve başta Hristofyas olmak üzere sn Talat’ı hep yanıltılar, maalesef sn Talat bu kabuğu kıramadı ve dar bir çıkmazın içerisinde kaldı.
Halkımız 1974 barış harekâtı sonrası mal sahibi olduğu Kıbrıs da ortaklık haklarının sağladığı ayrı kurumsal haklar ışığında kurmuş olduğu devletinden bu karmaşık günlerde vazgeçmeyi düşünmemekte ve Birleşik Kıbrıs olgusuna uzak durmak istemektedir bunun sebebi Rum tarafının tavrıdır, bundan dolayıdır ki Eroğlu’nun desteği artmaktadır.
Ancak şu çok iyi bilinmelidir ki halkın ulusal davası olan Kıbrıs konusunu bir bireye endekslemek hatalıdır, bu gerek Talat gerekse de Eroğlu. Talat ekibi yedi yıldır çalışıyor son bir yılda da Eroğlu hükümeti de destek oldu ancak bırakın sonuç almayı ortak açıklamayı bile kabul etmedi Hristofyas bundan dolayı sn Talat gerçekten zorda.
Eroğlu diyor ki ekip kurup görüşmelere devam edeceğim masadan kalkma yok isterse Hristofyas kalkabilir, ancak halkın kabul edeceği kalıcı yürüyebilir bir anlaşmayı görüşürüm diye açıklıyor Eroğlu doğrusu da bu değil mi? kim gelecek nesillerin risk altında olmasını ister bu Rum halkı için de geçerli aslında Rum halkı birleşik Kıbrıs olgusunu çok riskli görüyor. Talat’ın Birleşik Kıbrıs’a çok inanması şahsını zorda bıraktı, yine de önde yarışan iki adaya da başarılar dilerim. Atatürk bizden vicdanı ve fikri hür gençler istiyordu bende düşüncelerimi büyük önderin şartıyla aktarıyorum.