Suna ERDEN

Özoğlu Mustafa Diker’e tecavüz edip, kimseye söylememesi için döve döve öldüren Erol Diker dün Lefkoşa Kaza Mahkemesi’ne getirilerek tahkikat duruşmasına çıkarıldı. Başta taammüden adam öldürme, doğaya aykırı tecavüz olmak üzere aleyhine 6 dava getirilen sanık Erol Diker, hakkında başlatılan tahkikat duruşmasının ikinci oturumunda vahşi cinayetin perde gerisi aktarıldı. Sanık Erol Diker’in olayla ilgili verdiği iki ifade mahkemede okundu. İfadelerde anlatılanlar herkesin kanını dondurdu.

GÖZLER BU DAVADA: Lefkoşa’ya bağlı Haspolat köyünde tecavüz ettiği oğlu Mustafa Diker’i 6 Nisan 2012 tarihinde acımasızca öldüren Erol Diker, dün Lefkoşa Kaza Mahkemesi’ne çıkarıldı. Kıdemli Yargıç Fügen Ulutekin’in huzurunda görüşülen tahkikat duruşmasının ikinci oturumunda, İddia Makamı Başsavcılık adına Savcı Aliye Özçınar hazır bulundu.

CİNAYETİN ARDINDAN…:Mustafa Diker cinayetinin soruşturmasını yürüten tahkikat subayı polis müfettişi Arslan Coşkun tanık kürsüsünde olguları aktardı. İlk duruşmada sanık Erol Diker ile Mustafa Diker’in annesi Şemse İri’nin tanışmalarını, Mustafa’nın dünyaya gelişini ve babasına teslim edilişine kadar olan süreci aktaran Coşkun, dünkü duruşmada Mustafa’nın cesedi bulunduktan sonra yaşanan süreci, Özlem Diker, İbrahim Diker ve Erol Diker’in olaydaki rolünü mahkemeye anlattı.

CESET ÇÜRÜMÜŞTÜ: Coşkun, 13 Nisan’da saat 11.05 sıralarında Taşkent’te sakin Mustafa Çandar’ın 155 polis imdat hattını arayarak, çöplükte morarmış bir ceset bulduğunu bildirdiğini söyledi. Bilgi üzerine olay mahalline gittiklerini, çöplükte moloz bir rafın altında sırt üstü yatar bir vaziyette kırmızı eşofmanlı, çürümüş ve vücudunun çeşitli yerlerinde larva,kurt ve sinek olan bir ceset bulduklarını açıkladı.

AMCASI TEŞHİT ETTİ: Coşkun, olay mahalline gelen Adli Tıp Uzmanının cesedi incelediğini belirtti. Coşkun, cesedin morga kaldırıldığını söyleyen Coşkun, Mustafa Diker’in ailesinin teşhis için hastaneye çağrıldığını ifade etti. Coşkun, morga maktulün amcası İbrahim Diker’in teşhis için girdiğini ve “Bu Mustafa’nın cesedidir. Saçlarından ve üzerindeki eşofmandan anladım” dediğini söyledi.

ŞÜPHELERİ DOĞURDU: Morga kaldırılan cesedin otopsisinin yapıldığını açıklayan Coşkun, maktulün kesin ölüm nedenin anlaşılmadığını, maktulden kan ve doku örneği alındığını ifade etti. Coşkun, Mustafa Diker’in baş ve boyun kısmında ciddi darp olguları olduğunu, anüsünün normalin üzerinde açıklık gösterdiğini, ancak ölmüş olan normal kişilerde 4 santim, çocuklar da ise 2 santim açıklık olması gerektiğini, maktulde 4 santim olmasından dolayı anal ilişki şüphesi oluştuğunu, anüs bölgesinden spam örnekleri aldıklarını söyledi.

AİLE SORGULANDI: Coşkun, Mustafa Diker’in ölü olarak bulunmasından dolayı ailenin sorgulandığını, aynı gün Lefkoşa Polis Müdürlüğü’nde bulunan Özlem Diker’den açık ifade temin edildiğini belirtti. Coşkun, Erol Diker’in de mesele ile ilgili sorgulandığı sırada, “Vicdanım sızlıyor. Daha fazla dayanamayacağım. Mustafa’yı ben öldürdüm, döve döve öldürdüm. Sonra da çöplüğe attım. İbrahim de bana yardım etti. Her şeyi anlatmak istiyorum” diyerek gönüllü ifade vermek istediğini açıkladı.

Sanık Erol Diker’in verdiği ilk ifade mahkemeye ibraz edildikten sonra Coşkun, duruşmada sanığın ilk ifadesini okudu.

EROL DİKER’İN İLK İFADESİ: “Ne olduysa geçen Cuma akşamı oldu. Mustafa elinde kitap televizyonun karşısında oturuyordu. Ders çalışmadığı için tokat attım.Yatak odasına gitti. Peşinden gittim, bayılana kadar dövdüm. Mustafa kendinden geçince ayılması için soğan koklattım. Sonra banyoya götürdüm, yıkadım.Yıkadıktan sonra yatak odasına götürdüm. Sonra eşim Özlem Diker eve geldi. Sinirli olduğumu görünce sebebini sordu. Mustafa’yı ödevlerini yapmadığı için dövdüğümü söyledim. Mustafa kendine gelince bir kez daha dövdüm, burnu kanadı, masanın üzerine düştü. Özlem banyoya götürdü ve bir şey yapmamam için banyonun kapısını kitledi.”
“Mustafa’yı alıp yatağa yatırdık. Dayanamadım yine dövdüm. Fenalık geçirinde tekrar banyoya götürdüm, suya soktum. Hızımı alamadım, boynundan tutup duvara çarptım. Ansızın düştü, başını musluğa çarptı. İbrahim geldi, Mustafa’yı giydirip salona götürdü…”
“…Gece olmuştu. Salonda yere yatak serdik, Mustafa ile ben uyumaya başladık. Bir ara uyandım, Mustafa’nın altını ıslattığını gördüm. Kasılıyordu, dilini ısırıyordu.Yine banyoya götürdüm, dengesini kaybedip başını yere çarptı. Kasılıp kaldı.Yatak odasına götürdüm, yatağa yatırdım ve salona dönüp uyudum. Sabah kalkıp baktığımda Mustafa’nın öldüğünü anladım… İbrahim ile birlikte cesedi Taşkent’teki çöplüğe attık. Aklıma Mustafa’ın evde kalan ayakkabıları geldi,Özlem’i arayıp çöp atmasını istedim…”

“…Cesedi attıktan sonra işe gittim, öğlen saatlerine kadar çalıştıktan sonra Özlem’i alıp ve gittim. Çocuğun kaybolduğu yalanını yaymaya karar verdik. Özlem ile evden çıktık, ayrı ayrı komşulara Mustafa’yı sorduk. Sonra polise gidip Mustafa’nın kaybolduğunu söyledik…Mustafa’yı çöpe attığım andan itibaren vicdan azabı ile kıvranıyordum. Ben böyle biri değildim, nasıl bu hale geldim…”

PORNO KOLEKSİYONU YAPMIŞ: Coşkun, sanık Erol Diker’in ilk gönüllü ifadesini okuduktan sonra olayla ilgili olguları aktarmaya devam etti. Sanık Erol Diker’in Haspolat’taki evinde arama yaptıklarını,Mustafa Diker’e ait kıyafetlerin, Mustafa’nın yatak odasındaki üzerinde kan olan ödev kağıdının, çarşafların ve 25 adet porno CD’nin emare olarak aldıklarını açıkladı. Coşkun, sanık Diker’in verdiği ifadedeki darp beyanlarının doğruluğunu tespit ettiğini belirtti.

EROL DİKER,“SİNİRLERİM BOZUKTU: “Sanık Erol Diker’in ilk gönüllü ifadesinden sonra doktor kontrolünden geçirildiğini ve hiçbir rahatsızlığı olmadığına dair rapor aldıklarını söyledi. Polis memurunun bu beyanı üzerine söz hakkı alan sanık Diker, “Sinirlerim bozuktu” ifadesini kullandı.

TÜM DELİLLER TOPLANDI: Erol Diker, Özlem Diker ve İbrahim Diker’în Lefkoşa Kaza Mahkemesi’ne çıkarıldığını ve ilk etapta 3 gün tutukluluk emri aldıklarını söyleyen Coşkun,17 Nisan’da ikinci kez mahkemeye çıkarılan sanıklar aleyhinde 8 gün ek tutukluluk kararı aldıklarını ifade etti. Coşkun, Erol Diker,Özlem Diker ve İbrahim Diker ve maktul Mustafa Diker’den kan ve doku örnekleri alındığını,emarelerin TC Hacettepe Üniversitesi Entomoliji bölümüne gönderildiğini açıkladı.Coşkun, MustafaDiker’den alınan kan ve doko örneklerini babalık testi için TC Emniyet Müdürlüğü Ankara Criminal Daire Başkanlığı’na gönderildiğini ifade etti.

İKİNCİ İFADE VERMEK İSTEDİ: Coşkun,17 Nisan’da hücrede bulunan Erol Diker’in görevli polise ifade vermek istediğini söylediğini ve sanığın Cürümleri Önleme Şubesi’ne getirildiğini söyledi. Sanığın, “Bazı şeyler söylemek istiyorum. Ama nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum; utanıyorum” diyerek ikinci bir ifade vermek istediğini açıklayan Coşkun, sanıktan ikinci bir ifade alındığını söyledi.
Sanık Erol Diker’in verdiği ikinci ifade de mahkemeye ibraz edildikten sonra Coşkun,duruşmada ikinci ifadenin tam mahkemede okudu.

SANIK DİKER’İN 2.İFADESİ: “…Tiksiniyorum kendimden. Mustafa eve geldikten sonra eşim ile aram açıldı. Bir ay içerisinde yalvar yakar sadece 2 kez benimle ilişkiye girdi. Yataklarımızı ayırdı. “Mustafa gitsin,seni yanıma geri alırım” diyordu.

“…Mustafa ile yatmaya başladım. Eşim erken kalkıp işe gider,erken de yatardı. Ben de bazı geceler internette seks filmleri izliyordum. Kadınlarla ters ilişkiye girilmesi hoşuma gidiyordu…İlk zamanlar Mustafa’yı sadece okşuyordum…Bazı geceler onunla ilişkiye girmeyi düşündüm…ama cesaret edemedim…Bir gün çok içmiştim. Seks filmi izledim…O gece Mustafa ile….karar verdim. Mustafa bağırdı…ağzını kapattım…döverim diye tehdit ettim. Kurtulmaya çalıştı ama başarmadı…4 dakika sonra işim bitti. Anüsüne baktım kanama yoktu. Bir şey var mı diye sordum, “yok”dedi. Tehdit ettim, birine söylersen döverim dedim…”
“Birkaç gün sonra eşin Özlem, “Bu çocuk yürüyemiyor. Her tarafı pişik olmuş. Ona bir şey mi yaptın” diye sordu. O geceden sonra Mustafa sık sık evden kaçmaya başladı. İçime şüphe girdi. Birilerine anlatır diye korkuyordum. Mustafa’yı öldürmeden önce yine evden kaçmıştı. Eve getirip sağlam bir şekilde dövdüm.Yine o gece içki içmiştim.Yatak odasına gidip Mustafa’nın yanına yattım…titremeye başladı, kurtulmaya çalıştı ama başaramadı. Ağzını kapattım…4-5 dakika sonra işim bitti.

“Mustafa ağlamaya başladı. Her tarafı mos murdu 4 gün okula göndermedim. Mustafa’nın sık sık evden kaçması beni iyice düşündürmeye başladı. Mustafa birine bir şey söylerse yanardım…Onu öldürmeye karar verdim. İlk önce bıçak kullanmayı düşündüm. Ama etraf kan olur ve evdekiler şüphelenir diye yapmadım.”

“Bir bahane bulup döve döve öldürmeye karar verdim. Olay günü Mustafa’yı ders çalışmıyor bahanesiyle saatlerce dövdüm…bayıldığı zaman banyoya soktum….Akşam saatlerinde Özlem eve geldi. Ders çalışmadığı için dövdüğümü söyledim. Rastgele yumruk vuruyordum, tekme tokat atıyordum.Tekrar baygınlık geçirince Özlem onu banyoya götürdü. Kafaya koymuştum, onu öldürecektim. Banyodan çıktığında yine kendine gelmişti.Ölmediğini görünce sinir oldum ve tekrar dövdüm.Başını duvara çarptım.Sonra İbrahim geldi. Akşam saat 18.00’dan gece saat 01.00’e kadar Mustafa’ya dayak attım. İbrahim yapma dedi.Yere serdiğim yatağa yatırdım,kasılıyordu.Onu salladım,bağırdı. Evdekiler onu öldürmek istediğimi anlamasın diye banyoya tekrar götürdüm.”
“…Ölmesini bekliyorum ama ölmüyordu. Yatağa yatırdım hala ölmemişti, hımırdanıyordu. Özlem de yanımdaydı .Bunu bitirmeye karar verdim.Yastığı yüzüne kapattım,nefesi kesildi.Özlem yatağına gitti,ben de salondaki yer yatağına yattım.Sabah kalktık, İbrahim anlamasın diye bağırıp ağlamaya başladım.Özlem hastaneye götürmeyelim başımıza kalır, bir yere atalım” dedi. Hepimizin aklına yattı. İbrahim ile birlikte çöplüğe attık…”
“…Şeytana uydum. Böye bir şerefsizliği nasıl yaptım. Bana ne ceza verseler hakkımdır.İnsanların yüzüne bakamam artık. Ne yapsam Mustafa öldü, geri gelmez…”

Coşkun’un olguları aktarmasının ardından mahkeme, duruşmayı 23 Ağustos 2012 tarihine erteledi.