Döviz piyasasında son birkaç aydır hayli inişler ve çıkışlar yaşanmaktadır. Özellikle Amerikan Doları’ndaki iniş ve çıkışların sebebi, Amerikan Merkez Bankası’nın tahvil alımlarıyla ilgili almış olduğu kararıdır. Dünya ticaretinde mal ve emtia fiyatları Amerikan Doları bazında belirlenmektedir. Petrol, Doğal Gaz ve diğer metaller de, hep ABD Doları’na endekslenmektedir.
*****
Ülkemizde tükettiğimiz birçok mal ABD Doları’na endekslendiği için, Dolar’ın TL karşısında değerlenmiş olması, başta akaryakıt ve tüpgaz fiyatlarına da olumsuz yansımaktadır. Yaz aylarında yükselmeye başlayan akaryakıt fiyatları, elektrik ve üretimde enerji ile alakalı tüm ürünlere yansıtılmış, hayat daha da pahalılaştırılmıştır. Türk Lirası’nın son birkaç aydaki değer kaybı, neredeyse yüzde 15’i aşmıştır. Bunun nedeni, Türkiye’de bulunan büyük miktarlardaki sıcak paranın geri çekilmiş olmasıdır. TL’deki değer kaybı, ABD Dolarlarını daha salim limanlara yönlendirmiştir. Türkiye ekonomisinin ne kadar kırılgan bir yapıya girdiğini tekrardan söylememe gerek yoktur. İstanbul’daki Gezi Parkı olayları, ardından PKK ile sürdürülen görüşmelerin sonuçlandırılamayacağının anlaşılmış olması ve Suriye ile muhtemel çatışma olasılıkları, Türkiye’nin ülke riskini artırmış, yabancı yatırımcılar da,Türkiye gibiyükselmekte olan ekonomilerden, gelişmiş ülkelere paralarını yönlendirmişlerdir.
*****
Türkiye’nin bundan sonra izleyeceği ekonomi politikası, istikrarın devam için çok önemlidir. Dünya ekonomisinin yavaş yavaş durağanlıktan çıkacağı sinyallerini verdiğini, özellikle küçük oranlı da olsa, enflasyon oranlarında ve faiz oranlarında artışlar olacağını, bunun sonucunda da yatırımcılar için gerekli olan istikrar, düşük yatırım riski ve göreceli yüksek getirili varlıklar, paranın eski limanlara kaymasına neden olacaktır. Hal böyle iken, Türkiye’de Erdoğan hükümeti spekülatif kazanç sağlamaya meyilli şirketleri şimdiden uyararak, talebin yükseldiği durumlarda aşırı fahiş fiyat artışlarını önlemeye, kendi tüketicisini korumaya çalışmaktadır. Uçak bileti fiyatlarına üst baraj konulması için düğmeye basılmış olmasının esas nedeni budur.
*****
Bizim ülkede de kullanılan para birimi Türk Lirası’dır. Dövize endeksli olmayan hiçbir mal ve hizmet yoktur. KKTC Maliye Bakanlığı, dövizin dalgalanmasıyla pahalılaşan hayatı ucuzlatmaya yönelik herhangi bir tedbir almayı düşünüyor mu? Tüpgaz ve akaryakıt artışı, okul harçları, ev kiraları ve daha sıralamadığım birçok mal ve hizmeti ödeyebilmek için tüketici perişan durumdadır. Mali tedbirleri almaktan başka bir açıklamsını duymadığımız Sayın Maliye Bakanı Zeren Mumgan’dan, halkımız olumlu bir açıklama beklemektedir. Hükümetin ortağı olan Ekonomi’den sorumlu Bakan Sayın Serdar Dentaş’ın da, bu konuda herhangi bir açıklaması olacak mıdır? Yeni Bakanlar Kurulu kararlarından zam mı, yoksa ucuzlatma kararı mı çıkacak, doğrusu merak konusudur. Umarım İnönü Meydanı, yeni kalabalıklara sahne olmaz. Endişelerimi halktan gizlemek istemiyorum!