Bu ülkede bir karar vermemizin zamanı geldi de geçiyor bile.
Hukuk devleti miyiz, yoksa guguk devleti mi?
Yasalar herkese karşı aynı mı işliyor? Yoksa bazıları yasalar karşısında korunuyor mu, ayrıcalıklı mı?
Bazıları “KKTC hukuk devleti” diyor.
Örneğin BRT Müdürü Özkurt, seçim yasağını çiğnediği iddiasıyla tutuklanıp cezaevine konabiliyor.
Yine bir başka örnekte Universal Bank’ın iki önemli ismi hakkında çeşitli suçlamalarla soruşturma açılabiliyor.
Ancak bazen en basit olayda ülkede hukuk devleti kavramını zedeleyen ciddi zafiyetler de gösterebiliyoruz.
Hukuk devleti olmak demek yapacağımız tüm işlerin yasalara uygun olması demektir.
Hiçbir güçlü ismin, ya da şirketin, yasalardan daha üstün olmadığını kavramamız demektir.
Oysa ülkemizde öyle mi?
Star Kıbrıs ve Adanews’in bugünkü manşetlerini ele alalım.
Afik Grubu’nun İskele sahilinde Dere Yatağı’nda kurduğu Caesar Beach Bar, yetkililerin gözü önünde içki ruhsatı olmadan yasadışı içki satıyor. Kimsenin kılı dahi kıpırdamıyor.
Oysa daha bu ayın başında Yeniboğaziçi’nde faaliyet gösteren bir iş yeri hakkında, yetkili makam tarafından verilmiş geçerli alkollü içki satış ruhsatı olmadığı gerekçesiyle işlem yapılmış, iki kişi tutuklanmıştı.
Peki bir mekanda yasalar işletilirken, diğer mekanda gözler neden kapatıyor?
Bu nasıl çifte standart?
Hukuk çifte standardı asla kaldırmaz.
KKTC’de içki satışı ve canlı müzik yayını için belediye, kaymakamlık ve polis başta olmak üzere bir çok makamdan izin alınması gerekirken, Caesar Beach Bar’ın bu izinlerin hiçbirini almadan nasıl açık kalabildiği merak konusu oluyor.
Belli ki İskele Kalecik’te gücü yeten istediğini yapabiliyor. Ancak şunu hemen belirtelim. Hukuk kişiye göre uygulanamaz. Uygulanırsa onun adı hukuk olmaz.
İçki ruhsatı bir insana değil bir mekana, bir yere verilir. Sen ‘benim içki ruhsatım var’ diye o izni istediğin yerde uygulayamazsın.
Hatırlatmakta fayda var. Bu yasadışı işler gerçekleşirken, gözlerini kapayanlar da bu işten mesuldür. Bizden söylemesi…