CHP:'Petrol ve doğalgaz araştırma, Türkiye'nin ulusal güvenliğini ve çıkarlarını birinci derecede ilgilendirmektedir'

CHP'nin Dış İlişkilerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu (Adana milletvekili), Rum Kesimi'nin Akdeniz'de petrol ve doğalgaz araştırma faaliyetlerinin, Türkiye'nin ulusal güvenliğini ve çıkarlarını birinci derecede ilgilendirdiğini, hükümetin buna göre davranması gerektiğini açıklamış.

CHP'nin Dış İlişkilerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu (Adana milletvekili), Rum Kesimi'nin Akdeniz'de petrol ve doğalgaz araştırma faaliyetlerinin, Türkiye'nin ulusal güvenliğini ve çıkarlarını birinci derecede ilgilendirdiğini, hükümetin buna göre davranması gerektiğini açıklamış.

CHP'nin bu konudaki görüşünün bilinmesi çok önemli!
Bu açıklama Türkiye'de iktidar ve muhalafetin Rum Kesimi'nin İsrail ile kalkışacağı bir maceraya karşı 'tek ses' olduklarını sergilemeleri açısından çok da değerli.

Sosyalist Enternasyonal üyesi CHP'nin bu konuda görüşü açık ve net!
Sayın Loğoğlu ''Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin Doğu Akdeniz'de sözde kendisine ait olduğunu iddia ettiği münhasır ekonomik bölgede petrol ve doğalgaz çıkarma faaliyetlerini aralıksız sürdüreceğini ilan ettiği anlaşılmaktadır. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Doğu Akdeniz'deki gergin durumu fırsat bilerek burada Türkiye aleyhine bir avantaj sağlayabileceğini düşünüyorsa, ciddi bir yanılgı içindedir.'' diyerek CHP'nin bu konuda görüşünü dünyaya duyurdu.

Rum Kesimi ile anlaşmalar imzalayarak bölgede gündeme gelebilecek sıcak gelişmelere rağmen petrol ve gaz aramaya kalkacak şirketlere yönelik mesajı da çok açık Sayın Loloğlu'nun: ''Stratejinin siyasi, hukuki, diplomatik ve askeri boyutları belirlenerek Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin bu faaliyetleri önlenmelidir. Kıbrıs meselesi hala çözüm beklemektedir. Dolayısıyla, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin Kıbrıs'ın tümünü kapsayan hiçbir iddiasının siyasi ve hukuki geçerliliği olamaz. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile bağlantı kurmuş petrol şirketleri ile bu şirketlerin ait oldukları ülke yönetimleri de bu konuda sorumlu davranarak Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin sonunu getiremeyeceği ve hüsranla sonuçlanacak tahriklerine kapılmamalıdır.'

CHP bu konuda en yetkili sözcüsünün açıklaması ile aynı zamanda Rum Kesimi'nin Akdeniz'de petrol ve doğalgaz araştırma faaliyetlerinin, Türkiye'nin ulusal güvenliğini ve çıkarlarını birinci derecede ilgilendirmekte olduğunu da özellikle belirtmiş oldu.

Türk Kamuoyu da bu konuda hükümet ile muhalefetin aynı çizgide olmasını memnunlukla karşılamakta.
Türkiye ve dolayısıyla KKTC'nin bu konudaki duyalılıklarının uluslararası kamuoyuna anlatılması acilen gereken adımların başında geliyor.
CHP özellikle üyesi olduğu Sosyalist Enternasyonal üyesi partileri bilgilendirerek onların Rum Kesimi propaganda faaliyetlerinden mümkün olduğunca az etkilenmesini sağlayabilir.

AK Parti, CHP ve MHP üyesi milletvekillerinden oluşan delegasyonlar AB'nin başkenti Brüksel'de ama aynı şekilde Avrupa Parlamentosu'na yönelik olarak hem Brüksel hem de Strazburg'ta ve de Berlin, Paris, Londra ve Roma gibi önemli AB üyesi ülkelerin başkentlerinde Türkiye'nin Akdeniz'de ulusal güvenliğini korumasının ve çıkarlarını savunmasının en doğal hakkı olduğunu anlatmalılar.

Bu konuda Türkiye kökenli milletvekilleri ve politikacılar da çok yararlı olacaktır.

1 Ekim'de Rum Kesimi'nin bölgede çok tehlikeli sonuçlar doğuracak bir duruma neden olmakta olduğu muhatablarımıza anlatılmalıdır.
Türkiye bölgeye 'saldırgan amaçlı' bir müdahale için değil, sadece ve sadece ulusal güvenliğini ve çıkarlarını korumak için savaş gemilerini yollamak zorunda kaldığını anlatabildiği oranda Rum Kesimi ve onun 'şimdilik' destekçisi İsrail'in uluslararası kamuoyunu yanıltmaları mümkün olmayacaktır.
Bu haber 681 defa okunmuştur

:

:

:

: